26

7 1 2
                                    

Yine burdaydım. Kapısının üzerinde koca harflerle 'Element mahkemesi' yazılan yerin, element mahkemesinin tam önündeydim

"Dönüşüm" diyerek Yuna görünümüme kavuşdum

Kapıyı açdım ve içeriye girdim. O an orada olan her kes yüzünü bana doğru çevirdi

Ben ağır adımlarla Element yöneticilerinin oturdukları tahtın tam önüne gelirim ve orada dururum

Element yöneticilerinden biri "Merhaba Yuna Rüzgar" dedi

"Merhaba Element yöneticileri"

Element yöneticilerinden bir diğeri ise "Yuna Rüzgar, burda olma sebebinizi öğrene bilirmiyiz?" diye sordu

"Benim size söylemem gereken çok önemli bir şey var"

"Nedir o çok önemli olan şey?"

"Ben şimdi, aslında, yani, demek istediğim şu ki, ben insanlara yardım etmek istiyorum"

"Sen element olduğun kadar, hem de bir insansın. Tabiykide insanlara yardım ede bilirsin"

"Ama benim yardım etme şeklim bir insanın yardım etmesi gibi olmiycak"

"Daha açık konuşun, Yuna Rüzgar"

"Demek istediğim, ben özel güçlerimi insanlara yardım etmek için kullanmak istiyorum"
Bu dediğimi duyunca mahkeme salonunda olan her kes böyle bir şey dediğime çok şaşırırlar

"Yuna Rüzgar, mahkeme ehlini böyle saçma fikirlerinizle, sakın bir daha rahatsız etmeyin"

"Bunun nesi saçma?"

Dedem Rüzos yanıma gelerek "Yuna, Elememt yöneticileri haklı. Bunu yapamazsın. Bizim gizli kalmamız gerek." dedi

Ben kaşlarımı çatarak yüksek sesle "Ben kararımdan dönmüyorum. İnsanlara yardım edicem, o kadar. Ayrıca lafımın üstüne laf söylenmesinden hoşlanmam. Dediğim gibi olucak, yoksa..." dedim

Element yöneticilerinden biri "Yoksa ne?" diye sordu

"Yoksa hepinizi karaelemete haps ederim"

Bunu söylediğimde Element yöneticilerinin gözlerinden korkdukları anlaşılıyordu

Element yöneticilerinden bir diğeri "Yuna Rüzgar, siz şuan da bizi resmen tehtid ediyorsunuz" dedi

"Sizi tehtid etmiyorum, önceden olucakları söylüyorum"

"İnsanların hayatlarını özel güçlerinle mi kurtarmak istiyorsun yani?"

"Evet"

"O zaman yapılıcak şey belli"

"Nedir?"

"Biz buna mahkemede bakılacak bir dava gibi bakıcaz ve kararımızı vericez"

"Ne zaman olur bu mahkeme?"

"1 hafta sonra"

"Her salise başı biri intahar edip canına kıyıyor. Ben o kadar bekleyemem"

"Tamam o zaman, yarın uygunmu?"

"Size vaktim yok diyorum. Sizse hala bana yarın olurmu? diye soruyorsunuz"

"Şimdi yapalım o zaman mahkemeyi"

"Sonunda mahkeme için doğru bir zaman buldunuz"

"O zaman biz konuşalım. Sonra kararımızı açıkliycaz"

"Tamam, ama çabuk olun"

Element yöneticileri aralarında bu durumu tartışırken, bende Element yöneticilerinin kararı vermelerini bekliyordum. Nerdeyse yarım saat geçmişdi ve sonunda Element yöneticilerinden biri konuşmaya başladı

"Kararı açıklıyoruz"

O an resmen heyecandan ayaklarımın bağı çözülmüşdü

"Sayın Yuna Rüzgar, siz bu gün mahkeme salonuna gelerek 'Ben özel güçlerimi insanlara yardım etmek için kullamak istiyorum' dediniz ve eğer buna izin vermezsek, bizim hepimizi karaelememte göndermekle tehtid etdiniz. Bizde tüm olasılıkları göz önüne bulundurarak bir karar verdik. Sayın Yuna Rüzgarın dünyada insanlara yardım ede bilmesine izin verdiğimizi açıklamış bulunuyoruz..."

Son cümleyi duyunca çok mutlu olmuşdum ve bu mutluluğun sembolü olarak yüzüme bir gülümseme konmuşdu

"Ama Sayın Yuna Rüzgarın özel güçlerinin olmasından dolayı, Yuna Rüzgar yerine bu işi kopiyası Kopiya Yuna yapıcakdır"

Bu kelimeleri duyduğum da yüzümde gülımseme yok olur

"Siz ne demek istiyorsunu? Bu işi kopyama nasıl yıkarsınız ya? Ben kopiyam için değil, kendim için istemişdim"

"Kopyalar işlerimizi bizim yerimize hall etmek için vardır ve ayrıca, eğer sen sinirlenirsen kötü insanlara özel güçlerinle zarar vericeğini sanki biz bilmiyor muyuz ki? Kopiyanınsa sadece ışınlama gibi güçleri var ve bu iş için en uygun kişi o. Ya bu işi o yapar, ya da hiç bir şekilde yapamazzsın"

"Ama ben bir insanım. Kötü insanlara zarar verme hakkım var"

"Evet doğru söylüyorsun, sen bir insansın. Ama insan olduğun kadar,  hem de elementsin. İnsanlara zarar vere bilirsin, ama özel güçlerinle değil, sadece insan gibi zarar vere bilirsin"

"Ben bunu yapa bilirim"

"Sen sinirlendiğinde gözün hiç bir şey görmüyor Yuna Rüzgar"

"Başka yolu yok mu?"

"Malesef ki yok"

Ne kadar istemesem de bunu kabul etmek zorundaydım. İnsanlara yardım etmek istemişdim. Ha benim elimle olmuş, ha da kopyamın. Sadece artık masum insanlara zarar gelmesini istemiyordum ve o yüzden kararımı vermişdim

"Tamam o zaman. Dediğin gibi olsun"

"Anlaşa bildiğimize sevindim Yuna Rüzgar"

Yanımda duran Dedem Rüzos elini omzuma koydu ve gülümseyerek "Çok doğru bir karar verdin Yuna" dedi

Ben hiç bir tepki vermedim veDedem Rüzosun elini omzumdan çekdim

"Karar vermek benim elimde olsaydı, emin olun ki, böyle bir karar vermezdim" dedim ve Dedem Rüzosa konuşması için fırsat bile vermeden onun yanından çekildim

Element yöneticilerinden biri "Yuna" diye sesledi beni

"Efendim Element yöneticileri?"

"Zamanının kısıtlı olduğunu söyledin. Hadi git ve sonumuzu getir"

"Sonumuz demeyelim. Biz ona en iyisi yeni başlangıç diyelim"

"Umarım pişman olmazsın Yuna Rüzgar"

"Ben pişman olmiycam, asla olmiycam" diyip mahkeme salonunun kapısa gelip, mahkeme salonundan dışarıya çıkarım ve düşünce yeteneğimle ışınlarım

Yıldırımın efsanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin