Episode 10 - Sorun Değil Güzelim

296 89 19
                                    

bak sizi düşündüğümden hızlı hızlı bölüm yazıyorum, sizde beni düşünüp yorum yapın ulan 🥹

🎃

Sabah ilk işim kalkıp anime vb. eşyaların satıldığı dükkanlara gitmek olmuştu. Çünkü akşam Sana unnie'ye mesaj attığımda bana bu tarz yerlere gitmemi söylemişti. Hatta birkaç tanıdık yerin konumunu atmıştı. Bana neden sorduğum hakkında beni sorguya çekmemesi ona olan minnetimi arttırmıştı.

Geldiğim ikinci dükkanın kapısında dikildim. Girmeden önce dua ediyordum o CD'nin burada olması için. Bir önceki gittiğim dükkanda yoktu hayal kırıklığıyla buraya kadar gelmiştim. Öğleden hemen sonra toplantım vardı fakat yine de ona hazırlanmak yerine o CD'yi arıyordum. Çünkü Ryujin'in duyguları o aptal toplantılardan daha önemliydi benim için.

Dükkan kapısı camdan olduğu için suratımı yapıştırmış içeriye bakıyordum ki karşıdan ellerinde poşetlerle dışarı çıkmaya çalışan müşteri yüzünden kapı açılınca içeriye doğru düşmüştüm. Tam düştüğüm yerden müşteriye küfürler savuracakken beni omuzlarından tutup kaldırdığında sözlerim ağzıma tıkılmıştı.

Straykids grubundan Hyunjin'di beni kaldıran. Araştırsan lise arkadaşım olduğu için samimi zannedilirdik ama öyle değildi ikimiz sürekli kavga ederdik. Keşke ona kaldırdığı için teşekkür edebilseydim ama etmeyecektim çünkü beni gördüğü an kahkahalarla gülmeye başlamıştı.

Sinirle ona baktım "Komik olan ne?" dedim pantolonumun tozlanmış kısımlarını silkelerken. Hyunjin bana bakıp daha da gülmeye başladı. Cidden sinir olmaya başlamıştım.

"Sen hep böyle sakar mısın?" dedi kahkahalarının arasından. Elleriyle kapıyı işaret etti "Orada suratını yaslamış ne yapıyordun?" diyerek devam ettirdi.

Ben ise sinirden nefesimi tutuyordum, insan içinde onunla kavga edersem oldukça yanlış anlaşılırdık hatta şu an bile konuşarak yanlış anlaşılıyor olabilirdik. Onu dükkanın içine çektim neyse ki pek müşteri yoktu.

"Bundan o grup arkadaşlarına bahsedersen saçlarını gece gelir kökünden kazırım. Kel kafana bakıp ağlarsın bu sefer." dedim işaret parmağımı ona kaldırarak tehdit ettim. Hyunjin'in anında sırıtan bakışları değişmişti onun yerine korku yerleşmişti gözlerine. Saçları onun hassas noktası olduğunu biliyordum ve bilerek bu fikri savunmuştum. Hyunjin çaktırmadan saçlarına solundaki aynadan bakıp yutkundu.

"Tamam tamam aramızda sır olarak kalacak. Hem sen neden geldin buraya bu tür zevkin olduğunu bilmiyordum." dedi eliyle animelerin ve mangaların olduğu rafları gösterek. Başımı iki yana salladım, Japon animelerine ilgim yoktu zaten.

"Böyle bir zevkim yok zaten, bir CD bulmam gerek." dedim gözlerim hala Ryujin'inkine benzer CD kutularını arıyordu. Hyunjin baktığım tarafa baktı.

"Operasyona mı çıktın yoksa ah ne heyecanlı." dedi kıkırdayarak, beni ciddiye almadığını sürekli sırıtmasından anlayabiliyordum. Sağımda rafta duran peluş Pikachu oyuncağını kafasına attım fakat o çevik hareketlerle kurtulmuştu.

Oflayarak onu omuzundan ittirdim ve CD kutularına yakından baktım. Hyunjin de arkamdan gelmiş benim baktığım şeylere bakmaya başlamıştı.

"Senin işin yok mu ya gitsene." dedim sinirle. Eline aldığı kutulara saçma sapan şeyler söyleyip sinirlerimi bozuyordu.

"Var ama seni gıcık etme fikri daha cazip geldi." dedi şakasına omuz atarak. Dönüp sinirle ona baktım ama bir anda dikkatimi çeken şeyle gözlerim açıldı.

Attack on titan animesine ayrılan kocaman bir raf vardı. Koşarak oraya gidecektim ki birine çarparak yere düştüm. Lanet olsun hiç önüme bakmıyorum ki!

Debut ٭ RyejiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin