"24.BÖLÜM KAVUŞMA ARİFESİ"

530 32 5
                                    


MERHABALAR AŞKUŞLARI NASILSINIZ?
Artık bölümler her cuma 21.00 da gelecektir.
Kısmen bir düzene oturduğumuzu belirtmek isterim.
Sizden tek ricam okuduğunuz bölümlere dönüp yıldızlarımızı doldurmak ve önümüzde ki bölümlerde duygu ve düşüncelerinizi yazmanızdır. Şimdiden teşekkür ederim keyifli okumalar.

Lütfen bölümü dikkatli okuyun!
Sizi seven yazar
-E
🎀

Ayten Alpman, Ben böyleyim

Ayten Alpman, Ben böyleyim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"24.Bölüm Kavuşma Arifesi"
🕯️

Mutlu olmak için iki şeyi ortadan kaldırmak gerekir: kötü bir geleceğin korkusu ve
kötü bir geçmişin hatırası.

Zamanla anlıyorsun seni kıran şeyleri dönüp dönüp okuduğunda iyileşemeyeceğini. Seni kanatan şeyleri kendine hatırlattığında iyileşmeyi geciktireceğini... Benim hikayem unutulması gereken o kötü sonu başından belli olan bir romandı. Yanlış durakta inilen, kendini bulduğun yerde istenilmediğini fark ettiğin o son istasyon.

Hislerim bu zamana kadar kendi kanımdan olan insanlar tarafından hep ziyan edilmişti. Okulda öğretilen ilk şey bir ailenin varlığı, birliği, gerekliliği. Ama hiçbir kitap asıl en büyük kötülüklerin bile isteye yapıldığı o dört harfli kelimenin gerek anlamını yazmazdı. Ben bu insanlara nasıl düşman olmayı bilmediğimden kendimle savaşmıştım uzun süre. Kendimi hırpalamış bütün öfkemi kendime kusmuş bütün eylemlerimin kin yüklü kalıplarını kendime layık görmüştüm.

Gözlerim aynadaki yansımamı izlerken içimde hâkim olamadığım mutluluk engel olamadığım gülümsememle dakikalardır kendimi izliyordum. Her şeyin bir düş olabilmesini korkusuyla elimdeki mutluluğu ziyan etmek istemezcesine dizginlerimi elimde tutmaya çalışıyordum. Soğuk suyun birikintisi tekrar yüzümle buluşurken yavaş yavaş içimdeki bütün kötü düşünceleri havaya asılı bırakıp yüzümdeki damlaları kâğıt havluya sürmüştüm.

Saatler önce Seca'nın uyandığı haberini alırken aklıma sadece varlığından daha önce haberimin bile olmadığı adama haber vermek gelmişti. Ellerim titreye titreye yazdığım üç satırlık mesajın aslında tamamiyle yeni hayatıma verdiğim ilk onayım olarak görmüştüm.

Her şey gelir geçer sen yeter ki yanındaki yoldaşının varlığından haberdar ol demişlerdi. Anlattığında dinliyor mu, dinlediğinde seni anlıyor mu demişlerdi. Bir bedenden daha fazlası olabiliyor mu?

Onun ardından yere düşen gölgesi bile sırtıma dağ olurken biz onunla konuşmadan anlaşan iki dilsiz, görmeden hisseden kördük.

Belki bana söylemesi gereken gerçekleri vardı, belki anlatması gereken doğruları ama ben hepsini geçip sadece onunla bugünü yaşamak istiyordum. Geçmiş acı verirken ben dilimin ucuna gelen sözleri söyleyemediğimden dolayı içimi kemirip durmasını değil, aklıma ilk geleni söylediğim için huzurlu hissetmek istiyordum. Ben artık hesapsız kitapsız sadece birini sevmek istiyordum. Belki çoğu şeyi bilmiyordum ama bana bakınca değişen gözlerinden haberdardım.

APATE GünahlıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin