Freen: "Daha sık gelip bizde kalmanı istiyorum."
Becky: "Ne!?"
Freen: "Daha çok bizde kal. Uzak kalmamış oluruz."
Becky: "Ama zaten okulda beraberiz. Çalışmalar ve görevlerde de beraber olacağız."
Freen: "Umrumda değil. Dediğimi yap yeter."
Becky: "Verdiğin her emire uymak zorunda mıyım?"
Kalkıp yanıma gittim. Bar taburesini kendime döndürdüm. Tekrar yapmamam gerek ama kendime hakim olamıyorum. Yüzümü onunkine yaklaştırdım. Kızardı ve gözünü başka bir yere sürükledi.
Becky: "Cevabın yok mu?"
Hala cevap vermiyordu. Sadece hızlı hızlı nefes alıyordu. Yaklaşmaya devam ettim. Tam dudaklarımız değecekken kendimi geri çektim. Yerime oturdum ve yemeğe devam ettim.
Freen: *orospu çocuğu.*
Tepkisi çok komikti. Kalkıp yanıma geldi saç tutamımı alıp oynamaya başladı.
Freen: "Evet. Bir emir veriyorsam uymak zorundasın."
Becky : "Pardon?"
Şimdi kızaran bendim. Siktir çok yakın. Nefesini dudaklarımda hissedebiliyorum. Yakasından tutup kendime çektim. Hemen uyum sağladık. Fakat çok geçmeden Heng geldi.
Heng: "Biliyorum siz yediniz ama biz a-"
Yakandık.
Heng: "Siz napıyorsunuz?"
Becky: "Ee benim ağzımda yemek kalmış. Freen farketti onu siliyordu."
Freen: "Aaa evet. Sadece lekeyi sildim. Biz aç değiliz saol. Siz söyleyin."
Heng: "Tamam siz bilirsiniz."
Çok şüphelenmedi galiba. Freen yerine oturdu. Yemek yemeye devam ettik. Bitince ben odama çıktım. Tabii ki misafir odasına. Yatağımda uzanıp onu düşünüyordum. Bütün bunlar nasıl gerçek olabilir ki?
Line'dan bildirim geldi.
Freenn🐰: Napıyorsun?
Bb💗: Uyumak üzereyim birşey mi oldu?
Freenn🐰: benimle uyumak ister misin?
Bb💗: düşünmem lazım
Freenn🐰: hadi ama birşey olmucak zaten
Bb💗: tamam geliyorumYatağımdan kalkıp odasına gittim, kapıyı tıklatıp içeri girdim. Yarı yatar pozisyonda telefona bakıyordu. Beni görünce düzeldi. Eliyle yanını işaret etti.
Freen: "Gel yat."
Gidip oturdum. Biraz önce birşeyler yapmış olabiliriz ama utanıyordum. Ve utanan tek kişi ben değilim.
Freen: "Oturarak mı uyursun"
Lan öyle denir mi? Uzandım ve sırtımı Freen'e döndüm. Freen de yattı. Bir kaç dakika sonra ona döndüm ve arkasından sarıldım. Titremesini hissettim. Ellerim belini dolamıştı.
Becky: "Korma ısırmam."
Cevap vermedi. Ben ise daha sıkı sarıldım. Çok geçmeden ikimizde uyuya kaldık.
Sabah kapının kırılacakmış gibi tıklatılmasıyla uyandık ikimizde. Gözümü açtığımda gördüğüm ilk şey Freen'in göğüsüydü. Kafam Freen'in göğüsündeydi. Bacaklarımız birbirini sarmıştı. Hemen kalktım. Freen gidip kapıyı açtı.
Freen: "Kapıyı kırsaydın Nam."
Nam: "Böyle hızlı vurmama rağmen uyanmadın ben napayım. Neyse. Becky odasında yok gördün mü?"Beni görebilecek bir yerde değildi. Yavaşça yatağın altına doğru gittim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUNBOZAN
Fanfictionbeckfreen sevenler için: Tayland'a yıllar sonra gelmiş bir kız ve kimliğini gizleyen üniversite öğrencisi bir ajan