Hafifçe yutkundu ardından tam anlatmaya başlayacakken kapıya anahtar sokma sesi geldi. Sanırım babam gelmişti. Miran acaleyle odamdan çıktı ve kapıyı kapattı. Ardından babamla konuşmaya başladılar.
Ben babamı nasıl affedeceğimi bilmiyordum. Annem onun yüzünden ölmüştü ve şuan onu kafaya bile takmıyordu. Babam gerçekte böyle bir insan mıydı? Hayır benim babam annemi çok seviyordu ve ondan asla ayrılamazdı. Belki üzüntüsünü içinde yaşıyordur diye düşünürken kapıma birisi tıkladı ve ardından kapımı açtı.
-Günaydın kızım
-Günaydın. Yanıma geldi
-Ben yokken Miran'la bir sıkıntı çıktı mı? Hayır anlamında başımı salladım "iyi o zaman ben şirkete geçiyorum" alnıma bir öpücük kondurup evden ayrıldı.
-Prens?
-Geliyorum şimdi prenses. Gülümsedim. O bana her "prenses" diyişinde mutlu oluyordum. Ardından elinde bir kaç tane kıyafetle odama geldi
-Bugün bunları giy. Hadi gel dışarı çıkalım sana orda her şeyi anlatırım.
-Tamam diyerek yatağımdan kalktım. Miran odadan ayrıldıktan sonra onun getirdiği kıyafetleri giydim. Makyajımı da yaptıktan sonra saçımı toplarken odaya Miran girdi. Ellerim saçlarımdayken arkamı dönüp Miran'a baktım. Yüzümü inceledikten sonra eline bir pamuk ve makyaj temizleme jelini aldı. Bende o sırada saçımı topladım. Makyaj temizleme jelini pamuğa döktükten sonra parmaklarıyla beni çenemden havaya kaldırdı. Ardından makyaj temizleme jelini sıktığı pamuğu hafifçe yüzüme değidirdi.
-Miran. Makyajımı siliyordu. İşaret parmağını dudaklarıma getirerek "şşş" sesi çıkardı. Ardından narince makyajımı silmeye devam etti.
Ben anlamaz gözlerle ona bakarken pamuğu bütün yüzümde gezdirdikten sonra. İki adım geriye doğru çıktı ve yüzümü daha çok inceledi.
-heh şimdi tam oldu.
-Miran? Makyajımı neden sildin? Aramızdaki mesafeyi iyice kapattıktan sonra "çünkü böyle daha güzelsin " dedi. "Ben prensesimin doğal gözükmesini istiyorum" hafif gülümsedim
-sen nasıl istersen prens. O bana hep böyle diyordu. Oda gülümsedi. Ardından elini bana uzatarak
-Artık çıkalım mı prensesim? Elimi onun elinin üzerine koyarak ona karşılık verdim ardından evden çıktık.
..............................
Dışarda bir kafede oturtuk. Miran boğazını temizleyerek anlatmaya başladı.
-Öncelikle kardeşimin adı Yiğit. Hiç anlatmak istemiyor gibiydi. Yiğit'in okuldan bir sevgilisi vardı. Adı da yanlış hatırlamıyorsam Cemre'ydi. Yeniden boğazını temizledi. Cemre ile Yiğit zar zor görüşüyorlardı. Nedenini bende bilmiyorum. Sonra Cemre'yle hiç görüşememeye başladılar. Yiğit sürekli gizli gizli ağlıyordu. Bir gün onun yanına gidip sorduğumda hiç bir şey anlatmadan yanımdan uzaklaştı. O zamandan beri ona hiç sormadım. Bir kaç gün sonrada bu işlere bulaştığını öğrendim. Yaklaşık 6 aydır yüzünü daha görmedim. Belki burda onu bulurum diye bende bu işe başladım.
Miran rahatlamışa benziyordu.
-Peki kardeşini bana anlatırmısın? Yani görünümünü.
-Neden ki?
-Belki onu da babamın yanında görürüm.
-açık kahve saçları, mavi gözleri, ve ince dudakları vardı. Miran bunları anlatırken nutkum tutuldu çünkü ben Yiğit'i tanıyordum. O geçen gece çamaşırhane de bir çocuğun babasını öldüren kişiydi....
..............................
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANLI EL
Actionlise son sınıf öğrencisi Almina hayatına normal bir şekilde devam ederken bir yeteneğini keşfeder . Evet onun bir yeteneği vardı ve yeteneği de aynı anda iki farklı ortamda bulunabilmesidir. Bu onun hayatını mahvetmiştir çünkü gittiği ortamlar norma...
