Merhaba okurlarım yeni bölüm geldi . Bölümü Simgenin Prensesle prens şarksını dinleyerek okuyun.
Zaman durmuştu dedikleri zaman bu olsa gerek . Sağ elim Boranın avcunda sol elimle boynunu tutuyordu.
Gözleriyse gözlerime öyle bir bakıyordu ki sadece bu 10 dakika 29 saniye boyu Annemin meleği olmak istedim sadece ilk kez geleceği düşünmeden anı yaşamak istedim. Karşımda ki adama asla güvenemezdim ama bu 10 dakika boyu güvene bileceğim tek kişide oydu.İlayda- Sencede fazla yakın değilmiyiz?
Bora- Bunları önemseme dedim ya 10 dakika 29 saniye boyu sana cenneti yaşatıcam buda gerilim gerektiren sorular yok demek güzellik
İlayda- Hani bu gece son olucaktı yani teklifin var ya o
Hafifçe kaşları çatıldı.Bora- 3 gün demiştim değilmi?
Evet anlamında kafamı salladım.
Bora - Ama bu gün o günler gibi olmayacak. Yani 3 cü gün değil bu bizim için şans değerlendirelim bence
Yüzümde gülümseme oluştu .
Boraya eşlik etdim dansta .
Ara sıra Gökçe ve Koraya bakıyordum. Hem gülüyorlardı hemde dans ediyorlardı ilk kez omuzlarımda yük yokmuş gibiydi ve bunu bir kişiye borçluydum . O kişiyse bunun gayet farkındaydı.Tamaranın dilinden :/
Nöbetim 3 saat önce başlamıştı . Çoğu doktor evlerine gitmişti bazılarysa benimle aynı günde nöbeti oldukları için kendi katlarındaydılar.
Hayalin yanına gitmiyicektim çünkü kendim uyutmuştum onu ama bir oda hariç bu gün hiç onu görmemiştim kolidordaki olayı saymazsak.Telefona baktığımda saat 22:35 ti kendi katlarımı dolaştım . Hiç bir problem yok gibiydi. 88 numaralı odanın yanına yaklaştığımda
İçerden garip bir ses geliyordu sanki bir şey duvara vuruyordu 3 saniye sonra aynı ritimde tekrar o sesi duyuyordum .
Ne olduğunu bakmak istedim ve kapıynın kulpunu indirdim.
Yağız yerde oturmuş kafasını yatağa yaslamış elindeki küçük topu duvara atıb onunla oynuyordu .
Kafasını döndermedi ama göz ucuyla bana baktı sonra kafasını şaşkınlıkla bana çevirdi.Ayağa kalktı yüzünde bir gülümseme belirdi .
Yağız - Buraya bir daha gelmiyiceğini sanmıştım
Tamara- odadan ses geliyordu bakmam gerekirdi
Yağız- Nasılsın?
Tamara- İyiyim teşekkür ederim sen?
Yağız - Özür dilerim Sakura çiçeyim yaptığım için
Gözlerim dolu bir şekilde gülümsedim .Tamara- Aslında sana teşekkür etmem gerekiyordu
ama keşke işi tamamlasaydın
Yağız- İsteyerek olmadı Tamara kendimi tutamadım
Tamara- Sana kızgın değilim ki ben ama keşke kurtulmasaydım
Yağız- o zaman ben bu hastanede yalnız kalırdım Hayalde ve bir çok kişi
Tamara- Onların beni sevdiğini nerden biliyorsun?
Yağız- Sevmemeleri ayıp olur
Bana bir adım yaklaştı bir adım daha ve o bana yaklaştıkça ben geri geri gidiyordum. Sonunda duvara yapıştım o da benim üzerime eyildi. Gözlerine bakmamaya çalışıyordum.
Yağız - Kırmızı elbise sana çok yakışıyor gözlerini de ön plana çıkartıyor . Mavi de giyin bence sana çok güzel yakışır yarın giyseneGözlerim irice açıldı Yağızın dedikleriyle gözleri boynuma gitdi. Derin bir ah çekdi. Biraz sonra neye baktığını anladım boynumdaki yaptığı morluğa bakıyordu ve çok üzgündü.
Daha önce hiç dikkat etmemiştim benden biraz uzundu ben 1.78 dim o 1.90 gösteriyordu. Kafamı kapı tarafa çevirdim ona bakmamaya çalıştım fakat hiç beklemediği bir şey oldu.
Kafasını boynuma getirdi ve morluğun üzerini çok kez öptü. Ben neye uğradığımı bile anlamazken
Yağız- Umarım acısını biraz hafifletmişimdir Sakura çiçeyim. Geçmezse istersen başka bir şey yaparız ne dersin?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Hayaller
SpiritüelAzeri bir piskolok kız , tımarhaneye giren şizofren bir adam ve sondaki ölüm oyunu Tamara : kimse kötü olarak doğmaz . Hayatdaki bazı seçenekler onları kötü olmaya zorlar. Yağız : ikinci cümleniz doğru ama ilk cümleniz için aynı kelimeyi kulanama...