Araba yolculuğumuz oldukça sessiz geçti. Gecenin bir yarısı başlayan seyahatimizde kimsenin konuşmaya hali yoktu, herkes uyku mahmuruydu. Yükselen tiz çığlığın sahibi Beste'ydi. Çadırından çıktığı sırada koca bir böceğin saldırısına uğramıştı. Onu, yere düşmüş sarı ışıklı fenerinin yanı başında ağlarken bulmuştuk. Defalarca uyarsak da kırmızı ışıklardan daha estetik ve vintage durduğunu söyleyerek beraberinde getirdiği fenerdi bu. Profili için fotoğraflar çekerken kullanacaktı. Sanırım artık serumlu kol fotosu atması gerekiyordu.
Böceğin türünü öğrenememiştik. Ancak elinin üst kısmı şişmeye ve kızarmaya başladığında, Duru bir doktorun görmesi gerektiğini söyledi. Eh, hepimiz bu yola beraber baş koyduğumuzdan onu yalnız bırakmak da olmazdı. Zaten yaşanan olayın endişesiyle kimsede heves kalmamıştı. Açıkçası sonunda vahşi doğadan ayrılacağımıza sevinmiştim. Doğayı severdim ama asla oraya ait değildim. Aramızdan tek üzülen Doruk olmuştu. Arkadaşım önceki hayatında muhtemelen bir orman kaçkınıydı.
Hepimiz apar topar hazırlanıp, hocalarımızın da izniyle kamp bölgesinden ayrılarak tekrar yola koyulduk. Maceramız kısa sürmüştü lakin aklımda dönüp duran son anılarımla birlikte bana yeter de artardı bile. Kutay'ı neredeyse öpecek olmamın şokunu hala bünyemden atamamıştım. Tamam ilk o beni öpmüştü. Hayır, elimi öpmüştü. Ve o yumuşak temasları kanımı öyle kaynatmıştı ki aramızdaki çekimi reddedememiştim.
Yolculuk boyunca kafamın içinde Göktuğ ve Kutay'ın kıyaslamasını yapıp durdum. Hislerim kesinlikle birbirinden farklıydı. Geçmişten beri Göktuğ benim için ulaşılmazdı. Ve ulaşılmaz olarak gördüğüm onun, bana duyduğu ilgiyi seviyordum. Fazla toksik bir düşünceydi ve bunun şu an farkına varıyor olmak benim aptallığımdı. Göktuğ'un arkadaşlığı iyiydi. Ama ilişki için birbirimize uygun değildik. Bunu anlamıştım. Kendimi geri çekerek uzaktan bize baktığımda yanlışlık apaçık ortadaydı. Belki Göktuğ'un da benimle ilgili yapması gereken buydu. Artık ilişkileri konusunda bir karar vermeli ve kendi yoluna gitmeliydi.
Kutay ise farklıydı. Bana hissettirdiği bambaşka duygular vardı. Onunlayken belirsizlik yoktu. Bana bir öyle bir böyle davranmıyordu. Güven veriyordu. Sahte sevgilim veya değil, aramızda anlaşmalar var veya yok. O, her zaman Çirkin'di. Kişiliği değişmiyordu, sözleri değişmiyordu. Bir sonraki lafından ya da hareketinden çekineceğim hiçbir şey yoktu. Yanındaki insanı asla arkasında bırakacak biri değildi. Sırtımı ona yaslasam, ben geri çekilene kadar yoruldum demezdi. Sorumluluk sahibiydi, düşünceliydi, bilgiliydi. Yaptığı hiçbir hareket öylesine değildi. İnsanı oyalamazdı, yanıltmazdı. Bunların yanında kahredici bir güzelliği vardı. Onun kendine bakış açısına kıyasla öyle çekiciydi ki gözlerimi kontrol etmem gerekmese sıkılmadan saatlerce izlerdim. Dik duruşu, güçlü adımları vardı. Geniş omuzları ve kalın kollarıyla sizi sardığında içine hapsediyor, resmen çevrenize ev inşa ediyordu. Koyu yeşil gözlerinin boş baktığı tek bir an yoktu. Tanışmamızdan bu yana ne zaman bakışlarımız denk düşse, içlerinde anlaşılmak için kıpırdaşan bir sürü mana oluyordu. Devamlı birbirine giren siyah saçları, kıvrık kirpikleri, yüzünün sol tarafındaki pürüzleri, öpülesi dudakları...
Öpülesi?
Nefeslenerek kendimi yatağa bıraktığımda nem maskem yüzümde oynadı. Yol boyunca bir kere cesaret edip de Kutay'la konuşamamıştım. O da pek hevesli sayılmazdı. Bacağıyla ilgilenerek fazla mı ileri gitmiştim? Gerçi öyle olsa beni öpmezdi değil mi? Elini öptü. İç sesime aldırış etmeyerek devam ettim. Çığlık olmasa ben onu öper miydim? Gözümün önüne avuç içime bıraktığı dokunuşlarla kızaran dudaklar geldiğinde boğazım kurudu. Mesaj atsa mıydım? Uyumuş muydu? Ne yazacaktım? Aramız nasıldı? Tuhaf mıydı? Her zamanki gibi davranabilirdim değil mi? Çıldıracaktım.
Hale: Uyudun mu?
Sapık dayı mısın sen? Sil şunu.
⊘ Bu mesaj silindi
Hale: Bugün çok zahmet verdik sana da değil mi?
Evet dese ne diyeceksin?
⊘ Bu mesaj silindi
Hale: Ya ne gündü ama hahahahah
Daha itici olamazdın herhalde.
⊘ Bu mesaj silindi
Hale: Kutay, müsaitsen biraz konuşmak istiyorum.
Resmiyete bak sen, kutuplarda yok bu kadar buz kütlesi.
⊘ Bu mesaj silindi
Hale: Ya yatağa yeni girdim ama uyuyamadım konuşabilir miyiz?
Üstümde ne mi var? Hiç ayıcıklı pijamalarımla dantel iç çamaşırım ya.
⊘ Bu mesaj silindi
Hale: Öpüşme hakkında konuşalım
ELİNİ ÖPTÜ!
⊘ Bu mesaj silindi
Hale: Benim seni öpmek istemem hakkında konuşalım
Direkt aşk itirafı yapsaydın.
Biraz hoşlanıyorum sadece.
Nerede benim külahım?
⊘ Bu mesaj silindi
Hale: Eve vardın mı?
İş görür bu.
~~~
Textinge geçiş bölümü sayabiliriz bence bunu :)
<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzak'a Yakın | Texting
RomanceHale, sosyal medyada yazdığı bir yorumun hayatını bu denli değiştireceğini nereden bilebilirdi ki.