Bölüm 5

591 20 0
                                    


Keyifli okumalar, umarım beğendiğiniz bir bölüm olur.

🌸

(13 Temmuz 2006 )

"Büyüdüğümüzde seni İstanbul'a götüreceğim, seninle o koca şehri gezmek istiyorum," dedi küçük çocuk o anları gözünde canlandırmaya çalışıyordu.

Sultan'a baktığında dalgın bakışlarıyla karşıyı izliyordu. Canberk, Sultan'ın kendisiyle gelmek istemeyeceğini düşündü bir an, küçük kalbi cız etmişti.

"Sultan?" diye seslendi tereddütle.

Küçük kız buğulu gözleriyle baktı karşısında ona merakla bakan çocuğa.

"Bir gün sana benimle gel dersem gelir misin?" diye sordu bu sefer Canberk.

Duyacağı cevaptan korkuyordu, aklının bir köşesinde sürekli 'ya gelmek istemezse?' sorusuyla boğuşuyordu.

"Beni yanında kabul eder misin ki?" diye sordu Sultan.

Canberk duyduğu cümle karşısında bocaladı. Ne demekti şimdi bu? Canberk hayatının her noktasında Sultan'ı yanında istiyordu zaten.

"Elimde olsa seni bir dakika burada bırakmam. Sadece yaz tatillerinde görüşüyoruz ve bu bana yetmiyor. Arkadaşımın sürekli yanımda kalmasını istiyorum. Büyüdüğümüzde bu sorunu ortadan kaldıracağım. Hep yanımda kalacaksın," dedi Canberk ve gülümsedi.

Sultan'ın içi ferahlamıştı. Bir an arkadaşının ondan utanacağını düşünmüştü.

"O zaman gelirim," dedi Sultan.

İki çocuk birbirlerine sımsıkı sarılmışlardı.

"Sana yeni ezberlediğim bir şarkı söyleyeyim mi?" diye konuştu Canberk.

"Olur..." diye ellerini çırptı Sultan.

Canberk, Sultan'ı kahvaltıya eve çağırmıştı. Babaannesi ve dedesi kahvaltıdan sonra evin önüne çıkmışlardı. Evde kimsenin olmaması Canberk'in işine gelmişti, sesinin kötü olduğunu düşünen küçük Canberk, Sultan'dan başka kimsenin şarkı söylerken onu duymasını istemiyordu.

Sultan'ın yanında istediği gibi hareket edebiliyordu, Sultan asla onu yargılamazdı, Sultan asla onunla dalga geçmezdi...

"Hadi..." dedi tezcanlılıkla Sultan. "Dinlemek istiyorum..." derken içi içine sığmıyordu.

Canberk arkadaşını daha fazla bekletmeden eline kumandayı aldı, kumanda mikrofon görevini yapacaktı.

Salonun kapısından çıktı, birkaç saniye sonra, "Sevgili Seyirciler, Canberk Akel'in mini konserine hoşgeldiniz. Şimdiden kulaklarınızda bırakacağım hasar için özür dilerim."

Sultan'ın kıkırdağını duyan Canberk'te kendini tutamamış gür bir kahkaha patlamıştı.

Canberk kapının eşiğinden bir adım attı ve şarkıya başladı.

Dinle
Bu şarkım sana dinle

Söyle
Nasıl sevdiğimi söyle

Küçük Canberk bir yandan şarkıyı söylüyor, bir yandan dans ede ede yürüyordu.

Müptela oldum aşka seninle
Kayboldum gözlerinde
Uçurumsun sen bu bedende

YARIM ELMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin