Keyifli okumalar.
"Akşam için plan yaptık," dedi Derin.
Ona baktığımda sırıtıyordu.
"Ne planı?" diye sordum heyecandan uzak çıkan sesimle.
"Dörtlü date..." dedi, göz kırptı.
"Derin!" dedim buram buram ikaz kokan sesimle. "Şu adamdan uzak dur dedikçe inatla yakınlaşmaya çalışıyorsun!"
Derin umursamazca omuz silktiğinde kolundan tuttum.
"Derin! O adamdan haz etmiyorum! O adamla konuşmandan haz etmiyorum! O adamın hayatımızın içine girmesinden haz etmiyorum!"
Derin karşı çıkan bakışlarını bana yolladı.
"Bütün bunları neden yaptığını biliyorum! Yapma!"
Derin kolunu hışımla geri çekti.
"Canberk!" dedi öfkeyle. "Sultan'la başka türlü nasıl konuşmayı düşünüyorsun?! Ben Soner'i oyalıyorum!"
Alaylı bir kahkaha döküldü dudaklarımdan.
"Oyalama Derin! Saçma sapan oyunlarından vazgeç! Yavşak herifin tekiyle baş başa kalma!"
"Bu benim tercihim!"
"Tercih?" dedim inanamıyormuşcasına.
"Sikerim böyle tercihi! İstemiyorum! Anlıyor musun?! İstemiyorum!" dedim dişlerimin arasından.
Derin'in yaptığı doğru değildi. Ben ondan böyle birşey yapmasını istememiştim. Sultan, Soner'in gerçek yüzünü görmüştü, bile isteye onunla evlenmek istemesi kendi seçimiydi. Ve artık yorulmuştum, pes etmek belki de en doğrusuydu. Artık bu hikayeyi değistirebileceğime olan inancım yoktu.
Karşıdan gelen Osman'ı gördüğümde omuzları düşük, kafası önde bir şekilde yürüyordu.
"Osman?" diye seslendiğimde bana baktı.
"İyi misin sen?"
"İyiyim," dedi kırgın çıkan bir sesle.
Osman, Derini farkettiğinde, "Merhaba," demişti.
"Merhaba, Derin ben,"diyerek gülümsedi Derin.
"Herşey yolunda mı?" diye sordum.
"Herşey boka sardı," diye cevap verdi Osman. Derin'e baktığında, "Kusura bakma bir anda ağzımdan kaçtı," demişti mahçubiyetle.
Derin gülümseyerek, "Arada olur öyle şeyler," dedi.
"Neler oluyor kardeşim?" diye sordum.
"Aylin'le," dedi acısı gözlerine yansımıştı. "Ayrıldık..."
"Neden? İyi anlaşıyordunuz?"
Osman burukça bana baktı.
"Bazen sadece anlaşmak yetmiyor."
Bu cümle içime oturmuştu. Hayat bazen öyle bir noktaya geliyordu ki, elinde olmayan nedenlerle uzaklara savuruyordu bizi.
"Kaybedenler kulübüne hoşgeldin," dedi Derin. "O halde akşam sende bizimlesin."
"Derin!" dedim bıkkınlıkla.
"Sen ona bakma," diye Osman'a döndü. "Akşam sekiz gibi yola çıkacağız. Balıkesir'de çok güzel bir mekan açılmış, kafamız dağılır."
Osman'ın mavi gözleri düşünceli bakıyordu.
"Siz takılın," dedi sadece.
"Kaybedenler kulübünün üyeleri itiraz kabul etmez," dedi Derin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARIM ELMA
General Fiction"Gitmek isteyeni durduramam..." dedi genç kız, ağlamamak için alt dudağını ısırdı. "Ama seni hep beklerim..." Genç adam dilini damağına vurdu. "Bekleme!" dedi buz gibi çıkan bir sesle. "Gelmeyeceğim!" Genç kızın sol gözünden bir damla yaş yanağına...
