M-11

223 14 156
                                    

🧁*🦁

** Arslan Karayel **

Elimle kapıyı sonuna kadar araladım. Üzerimdeki ceketi çıkarırken bar sandalyelerinden birine oturdum. Bar'ın açılmasına saatler vardı. Kimseler yoktu henüz. Ceketi yanıma bıraktım öylece. Köstebek, her zamanki gibi bar tezgahındaydı ve bardakları kuruluyordu.

"Hayırdır Karayel? Bu ara çok sık gelmeye başladın."

Ellerimle sızlayan gözlerimi ovuşturdum. Önüme bırakılan dolu bardağa baktım ardından. Elime aldım ve baş ağrımı geçireceğine inandığım şeyi mideme indirdim.

"Şşt! Sana diyorum."

"Sanırım... Her şeyi batırdım."

Gülerek arkasına döndü. Kıvırcık saçlarını tepesinde toplamıştı yine. İki yıl önce hayatını kurtarmıştım. İyi tanıyordum onu ve sivri dili yüzünden yanıma almıştım. Herkesin söyleyemediklerini yüzüme karşı umarsızca vurabiliyordu.

"Beni eve çağırdığın gün bir boklar yediğini anlamalıydım biliyor musun?"

"Ne yaptığımı ben bile bilmiyorum. Sen nasıl anlayacaksın?"

"Ben senin ciğerini bilerim Karayel. Beni hafife alma."

Gözlerini devirip işine döndü. Elimdeki bardağı çevirirken bardağa yansıyan soluk yüzüme baktım. Son yudum boğazımdan aşağı giderken bardağı ona doğru ittim.

"Yenile."

"Ne oluyor sana? Dökül!"

"Hiçbir bok olmuyor Leyla. Doldur şunu."

"Adımla seslendiğine göre sen gerçekten sıyırmışsın!"

Bardağı sertçe önümden aldı ve yenisiyle değiştirdi hemen. Yüzüme bakmadan tezgahın diğer tarafına geçti.

Parmaklarımdaki kurumuş kan lekesine baktım. Bardağın içindeki sarı sıvı boğazımı yakmaya devam etti. Her şeyi nasıl bu kadar batırdığımı düşünüyordum günlerdir. İçinden çıkılamaz bir şeye sokmuştum kendimi. İlk defa kendimden korkuyordum.

"O kız değil mi?"

"Ne diyorsun köstebek?"

"O gün eve gelen kız yüzünden mi bu haldesin?"

"Seni ilgilendirmez."

"Bok gibi de ilgilendirir. Kız senden nefret etsin diye beni çağırmadın mı?"

"Seni ilgilendirmez dedim!"

"Bu arada oyunculuğuma biçtiğin fiyat şimdi gözüme az geldi."

"Leyla!"

Elindeki bardağı kurulamayı bırakıp tezgaha yaslandı ve yüzüme baktı. Bu kız söz konusu olunca ne yapacağını ben bile kestiremiyordum bazen.

"Korkuyor musun?"

"Doğru konuş!"

"O zaman ne?"

"Bana bakınca beni görüyor. Diğer yüzümü görüyor. Bu... Bu çok tuhaf Köstebek."

"Tuhaf olan sensin."

"Başına gelmiş gibi konuşuyorsun."

Ellerini beline bağladığı önlüğe kurulayıp tezgaha yasladı. Kimsenin beni anlayacağını düşünmüyordum zaten. Kendi içimde boğulmak bana yetiyordu.

"Dengesiz misin Karayel?"

"Dengesizim lan! Ne var?!"

Aklımı kaybetmekten korkuyordum. Hızlı soluk alış verişlerim yüzünden göğsüm hızla inip kalkıyordu. Bardağı alıp kafama dikledim.

MasalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin