Emanet

İlk Kuşku

Aradan tam 3 ay geçmişti. Koskoca, dolu dolu tam 3 ay. Cenk ve Ayşe, birbirlerine okadar bağlanmışlardı ki; biri birşey söylese diğeri hemen inanıyordu. Biri yapma dese diğeri yapmıyordu. Birbirlerine karşı O kadar güven sağlamışlardı. Bu zamanda bulunması zor birşeydir güven. Ama onlarda fazlasıyla vardı. Tek bir sorun vardı Ayse için. Cenk ailesi yüzünden çeşitli davetlere katılıyordu, çesitli etkinliklerde boy gösteriyordu. Babası ona iş öğretmek için her gittiği yere götürüyordu onu. Nede olsa koskoca holdingin varisiydi Cenk. Bu yüzden Ayşe için tek problem buydu. O tür ortamlardaki kızları kıskanıyordu. Onlar zenginlerdi ve ilişki namına bir prensipleri yoktu. Bu gece şu otelde şununla, yarın gece şu otelde şununla beraberlerdi. Ayşe o kızlara güvenmiyordu. Ama sadece güven eksikliğini kızlarda yaşamıyordu. Sonuçta Cenk bir erkekti ve kız konusunda kolay kandırılabilirdi. O yüzden Cenk'i de göz ardı etmiyordu. Buluştukları zaman Cenk'e çapraz sorular soruyor, ona sarılırken boynunu, yakasını üzerini kokluyordu. Bazen ne diyecek, tepkisi ne olacak diye "kız kokusumu bu?" diye bir anda soruyordu. Ama Cenk acık gözlülüğüyle durumu kurtarıyordu. Birgün sınıfta otururlarken Ayşe Cenk'ten telefonunu istedi. Telefonunda gezinirken gözü birşeye takıldı. Mesajlarda " buda benimki" diye bir mesaj vardı. Sonunda da yüzsüz gibi gülücük vardı. Ayşe beyninden vurulmuşa döndü resmen. Yoksa Cenk numarasını bir kıza mı vermişti? Bu olabilirmiydi? Neden olmasın? Ayse bozuntuya vermeden numarayı kendi telefonuna kaydetti. Sonra suratı düştü Ayşe'nin. Cenk "Ayşem, kartanem neyin var noldu?" diye sordu fakat Ayşe "yok birseyim. Karnım ağrıyor sadece." deyip geçiştirdi. Morali bozuldu tabi. Akşam eve gelince numarayı aramak istedi. Acaba arasamıydı? Ya açan erkek olursa diye düşündü. Ama cesaretini topladı ve numarayı aradı. Telefon bir süre Çaldıktan sonra açıldı. Karşıdaki bir kızın sesiydi ve "alo" diyordu. Duyduğu ses karşısında şok olan Ayşe ilk başta birşey diyemedi fakat sonra "afedersin yanlış numara" deyip kapattı. Ardından telefon elinden kaydı gitti. Öylece kalakaldı kızcağız. Gözleri titredi ve ardından simsiyah gözlerinden bir damla yaş süzülüp çenesinin altına bıraktı kendini. İnanamadı Ayşe. Hayatında İlk defa sevdiği adam onu aldatmışmıydı yani? Yatağına uzandı ardından uyuya kalana kadar hüngür hüngür ağladı. O bunu haketmemişti. O sadece saf sevgisini sunmuştu ona başka hiçbişey yapmamıştı. Güvenip kendisini kollarına bıraktığı adam düpedüz başkasıyla oynaşıyordu, belkide sevişiyordu.. Ayşe sadece ağladı. Sabaha kadar ağladı. Hıçkıra hıçkıra, içli içli ağladı...