Siyahın içindeki beyaz

Siyah bir yer...

Yaklaşık yarım saattir yoldayız ve ne kuzey ne de ben tek kelime etmedik. Kuzey durmadan saate bakıyordu. Acaba ne oldu? Acaba sorsam söyler mi? Denemeden bilemem. Bu yüzden sormaya karar verdim.

-kuzey nereye gidiyoruz?

Bana doğru kafasını çevirdi ve  buz gibi sesiyle

-siyah bir yere...

-nasıl yani

-deniz soru sorma. gideceğimiz yerde bir an olsun yanımdan ayrılma. Tuvalete bile gidecek olursan benimle birlikte gideceksin tamam mı?

-tamam.

Siyah bir yere... ne demek şimdi bu. Korkum tüm vücudumu ele geçirmeye başladı. Kuzey ormanlık alana saptı.

Yaklaşık 20 dakika sonra kuzey arabayı durdurdu. Etrafa göz gezdirirken resmen ağzım açık kaldı. Mükemmel bir yerdi burası. Peki kuzey neden buraya siyah bir yer demişti. Kocaman bir köşk ve etrafı rengarenk çiçeklerle çevrili bir bahçe duruyordu karşımda. Kuzey anahtarı çıkarıp arabadan indi bende arkasından indim ve Kuzey kilitledi. Kuzeye biraz daha yaklaştım. Neticede ilk defa geldiğim bir yer.

Ilerlemeye başladık. Kuzey çok gergindi. Iyi de onu bu kadar sinirlendiren neydi. Her baktığımda gerilen vücudu apaçık bir şekilde ortadaydı. Kuzeyi bir çok kez sinirli görmüştüm ama bu sefer çok farklıydı. Bugünün sonundan çok korkuyorum. Ama yanımda kuzey var beni ne kadar sevmese de belki korur.

Büyük bir kapıdan içeriye girdik. Icerde bir sürü masa vardı. Her masa yaklaşık dört kişilikti. Sandalyelerde erkekler ve onların arkalarında eğilseler her yerleri meydanda olacak kızlar vardı. Igrenc bir yer diyebilirim. Kuzey etrafa göz gezdirdi. Ve hafif şişman göbekli ve sarışın bir adama gözlerini dikti.

Kuzey seri adımlarla adama doğru ilerlemeye başladı mecburen bende. Yanına geldiğimizde ayağa kalktı ve kuzeye alayla baktı. Ben bu adamı öldürürüm.

Kuzeyin suratına baktığımda sadece nefret vardı. O adamdan nefret ettiğini anlamamak için salak olmak lazımdı. Adama elini uzattı.

-hoşgeldin kuzey  görüşmeyeli uzun zaman oldu.

-ne istiyorsun çabuk söyle.

Kuzey elini sıkmadı. Adam da alayla kafasını sallayarak elini geri indirdi.

-bu ne acele. Yanında ki güzel bayanla beni tanıştırmayacak mısın?

Bana doğru döndü ve elini uzattı. Kuzeye baktım resmen beni gözleriyle öldürdü. Bende bir bildiği vardır diye elimi uzatmadım. Kuzey bana daha yumuşak bakmaya başladı. Kuzey adama sinirli bir şekilde bakarak sözlerine başladı.

-ondan uzak dur. Yoksa bir daha uzatacak bir elin olmaz.

-bu kadar değerli mi bu kız

-sanane lan sanane ne bok istiyorsan söyle ....

-özel konuşmamız lazım

Kuzey bana döndü ve elimi tutarak uzaklaştırdı. Adam yanına birini çağırarak bana bakıp bişeyler söyledi.  Bu adamı hiç sevmedim. Çok takmayarak kuzeye döndüm.

-sen konuş ben seni beklerim.

-bak burası çok tehlikeli. Şimdi seni arabaya bırakacam sakın arabadan bir yere ayrılma deniz.

-tamam. Kendine dikkat et o adamı hiç sevmedim.

Kuzey hicbirsey demedi. Arabaya beni bindirdikten sonra yanımdan ayrıldı.  Arkasından kapıları kilitledim. Ve beklemeye başladım...