Seda gideli bir saat olmuştu. Ben hala yatağın üzerinde oturuyordum. Şu iki saat içinde çok fazla güvene ihtiyacım olacaktı. Ben bugün kuzeye açılacaktım evet doğru duydunuz artık duygularımı içimde Tutamıyordum.
Telefonu çıkardım ve kuzeye mesaj attım.
-gönderilen : İMKANSIZIM.
Kuzey yanıma gelir misin? Seninle bir şey konuşmak istiyorum.
Onu imkansızım olarak kaydettim. Çünkü; o benim tek imkansızımdı. Kalbim içindeki sevgi yüzünden her geçen gün ağırlaşıyordu. Taşıyamıyorum artık bu yükü. Bugün kuzey herseyi öğrenecek. Ondan kalbimi geri isteyip ona geri verecem.
Çok geçmeden kapı çaldı. Sanırım Tuğba abla kapıyı açtı. Daha sonra odanın kapısı direk açıldı. Plan bitmişti. Kuzey gelmişti. Planımız sadece bir mesajdi. Daha sonrası bana ait olacaktı.
-deniz bişey mi oldu? Niye çağırdın benimle ne konuşacaksın.
-Hayır birşey olmadı gel otur seninle çok önemli bişey konuşmam lazım.
Kuzey bişey demeden yatağın diğer tarafina oturdu ve gözlerini gözlerime kenetledi.
-seni dinliyorum.
-nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Sözümü sakın kesme. Çünkü ben bu cesareti bir daha bulamam.
-deniz başla artık.
-kuzey ben çok kötüyüm. Adını duyunca bile heycanlanıyorum. Sensiz kalınca kendimi bulamıyorum. Seni özlüyorum her an. Yanında olunca kendimi çok güvende hissediyorum. Kokun bile bana güven veriyor. Benim ilk öpücüğümün sahibisin kuzey. Beni ilk öptüğünde hissettiklerimi anlatamam. Ben sana ne ara bu kadar bağlandım bilmiyorum. Hani bana demiştin ya kalbinin sahibi benim kimseye aşık olamazsın diye. Kalbim sende kalsın artık bana göre sahibini buldu. Bana geri versen bile sana geri vereceğim. Günün birinde sende kalbini verecek bir kız bulursan kalbimi kırma tamam mı? Çünkü ; o seni çok seviyor...
Hüngür hüngür ağlıyordum. Son sözümü kısık sesle söylemiştim. Ama duymuştu. Kuzeyin gözleri kızarmıştı. Şaşkın olduğu belliydi. Ikimizde sessizdik. Odadan sadece benim ağlama sesim vardı. Kuzey hicbirsey demiyordu. Bu bana acı veriyordu.
-birşey söylemeyecek misin?
-......
-kuzey Susma. Bana daha fazla acı çektirme.
-....
-ben gözümün önünde Sinemle olan ilişkine rağmen sevdim seni. Tüm gururumu ayaklar altına alacak kadar çok. Senin önünde bu duruma düşecek kadar çok sevdim. Susma kuzey Susma...
-deniz
-efendim
-biz imkansızız. Ben sana zarar veriyorum. Ne kadar istemeden de olsa zarar veriyorum. Beni unut. Kendin için unut.
-kuzey yapma böyle benim iyiliğim sensin. Ben senden gelecek her türkü kötülüğe razıyım. Ayrıca benim başıma gelen olaylardan sen suçlu değilsin.
-sen zarar görünce kendimi suçlu hissediyorum. Biz imkansızız anla bunu artık. Mutlu olmaya çalış.
-ama.... beni bir kere anlamaya çalışsan ölür müsün? Sen korkaksin sen ve benin biz olmasından korkuyorsun. Bu yüzden bana acı çektiriyorsun.
-deniz ben sana acı çektirmek istesem neden senin ayrı bir evde yaşamana izin verim. Ya da neden 20 tane koruma tutayım.
-böyle yaparak sadece bedenimi korusun ama benim kalbimin korunmasına ihtiyacım var. Çünkü benim en zayıf noktam o tamam mı?
-eşyalarını topla gidiyoruz
-nereye
-eski evine.
-gerçekten mi?
-şu anda şaka yapabilir miyim sence?
-tamam beni bekle o zman aşağıda.
-tamam çabuk ol.
Plan işe yaradı. Artık ondan uzak durmak zorunda olmayacağım. Ama sorun şu ki onun kalbi yine benim kalbimden uzak kalacaktı. Bu bana acı veriyordu. Ama ben gururumu bir kenara bırakacak kadar çok seviyorum onu. Hızlıca eşyaları topladım. Zaten çoğunu yerleştirmemiştim.
Isim bitince eşyalarımı da alıp odadan çıktım. Salonda beni bekleyen Kuzeyin yanına gittim. Eşyaları elimden aldı ve kapıya doğru ilerlemeye başladı. Bende arkasından onu takip ettim.
Sessiz bir yolculuğun ardından eve varmıştık. Kuzey hızlıca bavulla birlikte eve doğru ilerlemeye başladı. Bende hemen arkasından onu takip ediyordum. Benimle konuşmuyordu , beni duymuyordu , beni önemsemiyordu... Ruhum artık ölümden fark sızdı.
Kuzey bavulumu odaya koyduktan sonra tam kapıya yönelmiştiki onu kolundan tuttum. Bir koluna birde bana baktıktan sonra konuşmam gerektiğini anladım.
-böyle yapma
-nasıl
-biliyorum bundan sonra hersey eskisi gibi olmayacak.
-Hayır herşey eskisi gibi olacak.
-o zman sen eskisi gibi olmayacaksın.
-deniz saçmalama hadi iyi geceler.
-.........
Hicbirser demeyince odadan çıktı ve gitti. Kendimi göz yaşlarım eşliğinde yatağa attım. Bu gece göz yaşlarım adım gibi denize dönüşmüştü sanki. Her bir damla bana yine kuzeyi hatırlatıyordu. Unutmam lazımdı ve unutacaktim. Bunu başarabilirdim.
Sabah erkenden uyandım. Aynanın karşısına geçmemle çığlık atmam bir oldu. Mavi gözlerim balon gibi olmuştu. Uzun saçlarım birbirine girmiş bir şekilde iğrenç duruyordu. Beni sadece duş paklardı.
Uzun bir duşun ardından kurulanıp banyodan çıktım. Altıma beyaz dar paça pantolon üstüme su yeşili salaş bir t-short giydim. Saçlarımı at kuyruğu yapıp aşağıya indim.
Kuzey daha önce ilk defa gördüğüm bir kadınla sinirli bir şekilde konuşuyordu. Ayak seslerimi duyunca her ikiside bana döndü. Kuzey sanki benim görmemem gereken bir şeyi görmüşüm gibi endişeliydi. Kadın ise çok mutlu.
Kadın oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi ve bana sarıldı. Bu kadın kim ya. Daha sonra bana söylediği sözlerle Bayılacak gibi oldum...
-kızım sonunda seni buldum. Affet beni...
Arkadaşlar biraz kısa bir bölüm oldu affedin. Normalde sınır koymuştum ama bir türlü geçemediği için sınırı kaldırdım. Yorumlarınızı bekliyorum. Hepinizi çok seviyorum <3 <3 <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın içindeki beyaz
ChickLitBir kız buzdan duvarları yıkacak kadar güçlü müdür? peki beyaz siyaha aşık olabilir mi? bu bir beyaz siyah hikayesi değildir. Bu beyazın siyaha karşı mücadelesinin Hikayesidir. ama araya aşk girerse.......