Yeni Bölüme Hoş Geldiniz.
Umarım keyifle okuyacağınız bir bölüm olması dileğiyle..
Hepinize Keyifli Okumalar dilerim.♥
15. ESKİ BİR DOST
"Çıkarsız bir hayat, menfaat sahibi kör gözlerin en büyük düşmanıdır."
"Kadın, Ekrem Kaya ismini verdi. Şuan da soruşturmayı bu isim üzerinden yoğunlaştıracağız." Dedi Beril. Suratımdaki durgunluğu bozmayıp sıkıntıyla nefesimi dışarı verdim. Yine her zaman ki gibi aynı hikayeydi. Babam bu tepkimi fark edince kısık bir ses tonuyla, "Canının sıkkın olduğunu biliyorum ama onlar da gece-gündüz annen için uğraşıyor." Dediğinde söylediklerini pek umursamadım.
"Ben dışarıdayım." Odadan çıkıp, kapıyı kapattım. Şuan ki umursamaz tavrım hakkında ne düşündükleri umurumda değildi. Kendimi dışarıya atıp, banklardan birine oturdum. Hava bulutlu ve kuru bir soğuk vardı. Havaya aldanmayıp, üzerimdeki incecik bir elbise ve mantoyla bankta otururken başımı göğe kaldırdım. Gri bulutlar hayatımdaki gölgelerden farksız değildi. Hayatımın ışığını söndürenler, bugün benden şikayet ediyorlardı.
"Yanınız boş mu?" Yabancı bir ses tonu kulak perdelerime hücum ettiğinde kafamı bana seslenen kişiye çevirdim. Karşımdaki kişi babam gibi kırklı yaşlarının sonunda bir beyfendiydi. Ak saçlı, uzun boylu ve oldukça düz bir fiziğe sahipti. Adama sadece kafamı sallayıp, yandaki boşluğa kaydım. "Teşekkür ederim." Nazik bir şekilde söylediği üzerine cevap vermeyip, gözlerimi karşımdaki kapıya çevirdim. Yanımdaki adam öylece oturuyor eline aldığı bir şeyi sallamaya başladı. İster istemez rahatsız olmuştum. Gözlerime hafifçe ellerine kaydırdım. Elinde bir Şah taşı vardı. Öylece elinde çeviriyor taşa bakarak gülüyordu. Bu tepkisi üzerine acaba sapık olabilir mi diye iç sesim beynimi kemirmeye başladığında tekrar önüme döndüm ellerimi ellerime kenetleyip, derin bir nefes aldım. Burada o kadar boş bank varken ne için benim yanıma oturmuştu bilmiyordum ama içimde ufak bir şüphe balonu şişmeye başlamıştı.
"Kusura bakmayın, böyle direk oturdum. Ben, Engin." Elini bana karşı uzattığında kafamı çevirip adama baktım. İçimde şüphe ile dolan balonun şişmesine izin verip, sadece yalancı bir şekilde gülümsedim. Elini tutmayacağımı anlayınca zorla gülümseyerek geri çekti. "Pekala tekrardan kusura bakmayın." Diyerek gülümsediğinde kafamı olumsuz bir şekilde sallayıp ifadesizce baktım. Birkaç dakika boyunca yanımda öylece sessiz bir şekilde oturdu. Ta ki elindeki şah taşını bana uzatıp, "Satranç oynamayı sever misiniz küçük hanım?" Bu sorduğu soru üzerine suratımdaki ifadesizliği bozmayıp, "Oynamayı bilmiyorum." Dedim ve tekrar önüme döndüm.
"Pek konuşkan biri değilsiniz sanırım." Bu sözlerine karşılık ona bakmadan "Yabancılarla konuşmayı sevmem." Umursamaz bir şekilde verdiğim bu cevap üzerine "Pekala senin yaşında bir evladım olduğu için bu tepkini olumlu karşılıyorum." Diyerek elindeki şahı kenara koyup, gülümsedi. "Eski bir dostum için buradayım. Peki siz?" Soruları beni bunaltırken nefesimi sıkıntıyla dışarı verip, daha fazla dayanamadım.
"Tanımadığınız bir insanı bu kadar darlar mısınız?" Ağzımdan çıkan bu sözler üzerine sinirime yenik düşmüştüm. Bu tepkim üzerine adam suratıma durgunca bakıp, "Sakin ol, beni yanlış anladınız küçük hanım. Asla düşündüğünüz biri değilim." Diyerek kendini savunmaya geçtiğinde kafamı olumsuz bir şekilde sallayıp, arkamı döndüm ve koşar adımlarla içeri girdim.
Bu adam kimdi ve garip davranışları, bedenimi korku-şüphe fırtınasına kapılmasına neden olurken, kendimi kadınlar tuvaletinde buldum. Nefes nefese kaldığımda ellerimi saçlarımın arasından geçirip, yüzümü soğuk suyla yıkadım. Ayna da kendime bakıp, "Bu korkuyu yaşamamış gibi ol." Kendimi toparlayıp, çantamın içinden telefonumu almak için elimi attığımda elime bir şey takıldı. Elime takılan şeyin ne olduğuna bakmak için kafamı uzattığımda gördüğüm şeyle gözlerim kocaman açıldı. Elime takılanı çıkardığım bu biraz önceki adamın elin olan şah taşıydı. Bu da neyin nesiydi ve niçin çantama koymuştu?
![](https://img.wattpad.com/cover/234311182-288-k11706.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇURUMDAKİ YALNIZLIK •BAŞLANGIÇ•
Teen FictionYalnızlığın Başlangıç Hikâyesi Bu bir arayış hikayesi. Ya da ölmüş bir çocukluğun hikayesi. Kimisi sevgiye muhtaç, kimisi sevgiye küskün. Her şey dünyaya gözlerini açar açmaz başlamıştı. Kendisine nefes aldırmayı müjdeleyen varlığı çok kısa süred...