Her kes sesin geldiği yere doğru gittik.
"Noldu Sude ya? Neden çığlık atıyorsun?" Dedim kaşlarımı çatarak.
"Alev ya görmüyor musun? Birisi pastamın bir dilimini yemiş..."
"Bu mu lan? Bu mu? Bunun için mi her kes toplandı buraya? Bu yüzden mi bağırdın? Lan sen ruh hasatası mısın? Kafan mı güzel?" Diye bağırdı Sinan.
"Ya bu bir facia zaten..." diyerek cevap verdi Sude.
"Sikmişim faciayı..." diyerek oturmaya diğer odaya gecti.
"Ne diye sinirleniyor ya?"
"Tamam Sude'cim tamam..." diye Elif söylendi.
"Ama Elif..."
"Tamam Sude!" Diye bağırdı birden Elif.3 gün sonra...
"Harbiden kimseye çekici gelmiyor mu bu olay?"
"Hangi olay Alev? hangi olay?" Dedi Murat.
"Mesela sen gecenin bir yarısı ormanda ne yapıyordun?" Diyerek gözlerini kıstı Alev.
"Kızım anlattım ya..."
"Evet anlattın ama..."
"Ama?... ama bana güvenmiyorsun..."
"Öyle değil... anlattıkların da çok fazla tesadüf var... bak şimdi... Sen hava almak için dışarı çıkıyorsun aynı zamanda da Elif'in çıkacağı tutmuş. Sinanda Elif'in arkasından çıkmış... Sen de merak edip Elif'in arkasından gidiyorsun ama kayıp oluyorsunuz ve Sinan yaralı bir şekilde geri dönüyor ama Elif ortalıkta yok ve sende... Sonra birden ikiniz de aynı an da ortaya çıkıyorsunuz. Bu kadar tesadüf fazla değil mi?" Dediğimde Murat gözlerini devirerek "Siz Kerem'le ne ayak?" Diye başka konuya geçti...
"Murat... Ama..." Sözümü bitirmeden...
"Elif'te Sinan'la takılıyor..."
"Takılmıyoruz sevgiliyiz." Dedi Elif gözlerini Murata dikmiş bir şekilde.
"Ders çıkışı bir yerlere mi gitsek?" Diye mırıldandı Asya.
"Ne gibi yerler?" Dedim imâlı bi tavırla.
"Karakol, orman ne bileyim Cinayet birosu, Mahkeme falan gibi." Diyerek bağırdı Murat. Gözlerimi devirerek.
"Bana uyar." Dedim.
"Buz pateni... Nasıl olur?" Dedi kısık sesle Asya.
"A güzel olur aslında." Dedim yüzümdeki gülümsemeyle.
"O, zaman ders çıkışı buz patenindeyiz..." dedi Murat sırıtarak.
"Bana uyar." Diye bir ses yükseldi arkamızdan. Hepimiz başını çevirdiğinde Elifi gördük. Yanımıza yaklaşarak... "Var mı itirazi olan?" Dedi.
"Yok canım ne itirazı olacak.?" Dedi Murat.
"Tamam o hâlde." Dedi Elif gözlerini bana dikerek.4 saat sonra...
"Ee gidiyor muyuz?" Dedim okuldan çıkar çıkmaz.
"Tabii ki de..." Dedi Kerem. Keremi görünce gülümsemem büyüdü... Ben ve Asya, Elif'le birlikte onun arabasıyla gidiyorduk. Sinan ve Murat'ta Keremin arabasıyla gidiyordu.Patenlerimizi giyinip hemen içeriye daldık. Kerem benim elimden tutmuş birlikte zaman geçiriyorduk.
"E Asya elini vermeyecek misin?" Dedi Murat.
"Vermemi ister misin?"
"Ne olduğuna bağlı..." Dedi sırıtarak.
"Yapma... Ayıp ya..." Dedim gülerek. O sırada Murat elimi tutarak beni kendine çekti.
"Seni seviyorum." Dedi bi an da. Dona kaldım... Sadece "Ben de..." diye bildim.
"Sev bakalım...""Aylin olayını neden bu kadar büyüttün Alev?" Dedi Kerem.
"Sence? Sana ait olan bi kartın orada olduğu için ola bilir mi? Ya da kızın intihar ettiğine inanmadığım için?..." dedim gözlerimi ona klitlemiş bi şekilde.
"Ben yapmadım."
"Biliyorum."
"Güveniyor musun?" Dedi kaşlarını kaldırarak.
"Evet." Dedim gülümseyerek. O da bana bakarak gülümsemeye başladı. Biz bakışırken Elif'in düştüğünü gördük. Kerem elimi bırakıp Elif'e doğru gitti... Aynı zamanda Sinan da.Ikisi de aynı an da ellerini uzattılar. Şok olmuştum. Kerem'den böyle bi şey beklemiyordum. Hangisini seçecektim? Kerem mi? Sinan mı? Ne yapmam gerekiyor? Kerem'in benim yerime Alev'i seçtiği gerçeği geldi aklıma ve o sinirle elimi Sinan'a doğru uzattım.
Yavaş yavaş Kerem'e karşı duygularım azalıyordu... Kendisini içimde öldürüyordu."Iyi misin?" Dedi merakla Sinan.
"Iyiyim merak etme..." dedim ve gözlerimi bir saniyelik Kereme çevirdim... Bana gözlerini kısarak bakıyordu.
Çıkışta yanıma gelip... "Beni kıskandırmaya çalışırken nasıl bir aptal gibi gözüktüyünün farkında mısın?" Dedi yüzündeki hafif alaycı gülümsemeyle.
"Peki sen bu durum da nasıl gözüktüyünün farkın da mısın?" Dedim alaycı gülümsememle. O an tüm gülümsemesi öfkeli bakışlarını ortaya çıkardı. Hiç bir şey demeden çekip gitti."Bu yaptığın artık ikinci oluyor." Dedim ve arabaya doğru yürümeye başladım.
"Alev? Ne yapmışım?" Dedi Kerem kaşlarını çatarak.
"Beni bırakıp Elif için gittin... Luna park'ta da aynısını yapmıştın." Dedim gözlerimi devirerek.
"Özür dilerim tamam mı?"
"Tamam değil. Beni bırakıp Elif için gidiyorsun." Dedim ve yürümeye devam ettim. Kerem kolumdan tutup beni kendine çekti.
"Tamam, özür dilerim Alev." Dedi.
Gözlerimi devirerek, arabaya bindim.
Bir kaç saat sonra eve vardık."Ya Elif... Sen anlamıyor musun? Ha tabi istersen Aylini öldürdüğünü Alev bilsin ne de olsa sınıf arkadaşı... bilmeye hakkı var." Dedim öfkeyle.
"Murat saçmalama... Eğer öyle bi şey olursa sende bana yardım ettin. Hatta Sinan'ı bıçakladın... Üstelik beni tehtit ettin."
"Tabii Sinan'i ben bıcakladım evet... Sana da ben yardım ettim Aylin konusunda ona da okay ama sen birini öldürdün. 2 yerinden bıcaklayarak öldürdün hemde." Dediğimde başımı çevirdim ve arkamda birinin olduğunu gördüm...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cinayet
Teen Fiction"Bu son." "Bu son değil." "Bu kez gerçekten son..." "Bu son değil."