Aşk Sahası

dedikodu

İyi okumalar kuşum❤️‍🔥

•••

"Boyun posun devrilsin Pars,

Sahalarda topların ilerlemesin Pars,

Şutların gole dönmesin Pars,

Boyun devrilsin Pars, ay bunu demiştim öyle değil mi?

Boyun iki kere devrilsin Pars, e bu da üç oldu."

Ellerimle alnımı ovarak oturma odasında bir sağa bir sola volta atan Hazel'e baktım.

Hareketlerini izleyeceğim diye resmen fenalıklar basmıştı beni.

"Sahaların çimsiz, kramponların bağcıksız kalsın Pars...-"

"Ay yeter be!" Diye isyan ettim. "Ayrıca o kramponların bağcıksız modelleri de var."

"SUS!"

Elimle ağzıma yalancı bir fermuar çektim ve oturduğum koltukta çiçek oldum.

Can güvenliğim tehlikede komşular yetişin!

"Bunu nasıl yapar ya, bunu sana nasıl yapar... Yazık değil mi kundaktaki bebelerinize?"

"E yuh ama Hazel."

Hazel, elini tehditvari bir şekilde bana salladıktan sonra tekrar sağa sola volta atmaya başladı.

"SUS SEN! Hem mağdursun hem de sesin çıkmıyor, ben seni böyle mi yetiştirdim kuzum?"

Söz hakkı istercesine işaret parmağımı havaya kaldırdım, Hazel yanlış bir şey söylersem bir cetvelle olmasa da mutfaktaki oklavayla beni dövecek gibi duruyordu.

"Öncelikle." Dedim, elime aldığım yastığı kendime siper ettikten sonra konuşmaya devam ettim. " Ben mağdur değilim ve ikinci olarak da beni sen yetiştirmedin."

"İlke adam sevgili yapmış."

Omuz silktim.

Umurumda falan değil diyerek bas bas bağırmak istiyordum fakat bal gibi de umurumdaydı.

Hazel sabah elinde tabletle odama gelip haberi gösterdiğinde boğazıma oturan yumru hala gitmemişti.

"Yapabilir." Dedim düz bir sesle.

"İlke sen demedin mi bu adama omzuma yattı, elimi tuttu. Sonra grupta bir çeşit imalarda bulundular diye sen demedin mi?"

"Dediysem ne olmuş?" Diyerek omuz silktim.

Tamam İlke, en umursamaz sensin tamam.

Hazel sonunda volta atmaktan vazgeçmiş olmalı ki koltukta yanıma oturdu ve kucağımda duran yastığı bir kenara koydu.

"Yoksa sen hala şokta mısın?" Dedi ve yanağıma tokat attı.

Yok daha neler!

"Hazel ne yapıyorsun Allah aşkına ya?"

"Kendine getiriyorum."

"Ben kendimdeyim." Dedim, koltuktan kalktım ve camın önüne oturdum.

Sabahın köründe uykumdan Pars'ın haberlerde belirtildiği üzere 'Alman bir güzelle' dip dibe görüntüleriyle uyandığım için inanılmaz kendime gelmiştim.

Aslında tam da dip dibe değildi, sadece eli kızın belindeydi ve arabaya binerken görüntülenmemesi için üzerine siper olmuştu.

Sen kendini mi avutuyorsun?

"Ne istiyorsun kızım? Ağlaya yırtına depresyona mı gireyim?" Diye isyan ettim.

"He üzüldün yani?" Dedi Hazel, ayağa kalkıp yanıma gelmişti.