°°°
"O daha iyi, sonunda rahat bi uykuya daldı."
Jisung oturduğu koltukta gözlerini uykudaki Jungkook'da gezdirirken Jimin'i onayladı.
"Bir anda bayılınca çok korktum, neyseki ilaçlar iyi geldi. Birde bu evde durmamız ne kadar doğru? Yani.. Jungkook burada durmasa daha iyi."
"Uykudayken ellemeyelim, çok yorgun uyuyabildiği kadar uyusun sonra bakarız."
Jisung kafasını sallamış sonrasında bedenini koltukta biraz daha rahat bir hale getirmişti. Jungkook bir anda bayılınca hızlıca bir doktor çağırmıştı yanlarındaki yaşlı adam. Sonrasında da karşı apartmanda kendi evine girmişti.
Jungkook'a birkaç ilaç içirdikten sonra doktor iyi olduğunu söyleyerek evden çıkmıştı. Şimdi ise derin bir uykuya dalmış azda olsa rahatladığını düşünmüşlerdi.
Jimin ve Jisung büyük bir sessizlikle evde otururken kapının çalmasıyla ikiside birbirine baktı.
"Ben bakayım, belki sabah ki adam gelmiştir."
"Bekle ben de geleyim."
Jimin kafasını sallayarak arkasından gelen jisung'la ilerlediğinde yavaşça kapının karşısına geçmiş ve kolu indirmişti.
"Sen."
Üzerinde uzun siyah kabanı, altında siyah kumaş pantolonu ve bedenini saran boğazlı bir siyah kazak vardı. Saçları fazlasıyla özensiz, dağılmış birazda yağlanmış gibiydi. Göz altları uykusuz kalmış gibi kararmış duruyordu.
"Taehyung?"
Jisung öne atılarak emin olmak ister gibi karşısındaki adamı süzdü. Nefes alışverişleri gerginlikle atarken geri çekilip eliyle içeriyi gösterdi.
"Jungkook, orada."
"Biz çıkalım Jisung."
Jisung Jimin'e bakıp kafasını salladığında tekrar önünde konuşmadan duran adama baktı.
"Eğer gideceksen gelme."
Taehyung önündeki çocuğun dediklerini cevapsız bırakıp sadece yüzüne baktı. Kendi evine girmek için izin bekler gibi dururken Jisung cevabını aldığını düşünerek hızlıca içeri girdi ve montunu alarak Jimin'le dışarı çıktı.
Taehyung karşısında açık olan kapıya bir süre baktı ve bekledi. Sonrasında adımını atıp içeriye girdiğinde sessizce ayakkabılarını çıkardı. Üzerinde onu sıcak tutan kabanını çıkartarak astı.
Sonrasında adımlarını içeriye doğru yönlendirdiğinde koltukta uyuyan bedeni gördüğünde yavaş ve sessiz adımlarla yanına ilerledi.
Jungkook yüzünü yastığa gömmüş ağzı hafif aralık uyuyordu. Fazlasıyla yorgun düştüğü belli oluyordu. Yanakları kızarmış saçları yastığa serilmişti.
Taehyung koltuğun yanına eğilip bir bacağının üzerine oturdu. Bir süre karşısında uykudaki bedeni izledi. Dizinde duran elini kaldırıp yavaşça ve uyandırmayacak şekilde uyuyan çocupun yüzünde gezdirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hüznün otuzuncu günü
Fanfic° Sana beslediğim güzel duygular tarafından terk edildiğim bu an, içimdeki çaresizlik ve hüzün. Mutlu olmak isterken kalbimde hissettiğim kırıklık, üzerime yağan kar ve ben. Birde duvardaki senin hüzünlü çiziklerin. "Acısını hissetmiyorum. Elimden a...