49|Bölüm

90 6 0
                                    

Asım taksi yaklaştıkça eve dönmeyi düşünür olmuştu, ilk kez Oktar'dan böyle bir şey istemişti ve şimdi de çok çekiniyordu. Telefonu elinde döndürmeyi bıraktı ve kilidini açıp son aramalara girdi. Oktar'ı yeniden aramaya başladı. Daha ikinci çalışta telefon açıldı. Oktar'ın sesi duyuldu.

"Yaklaştın mı yavru?" Asım derin bir nefes aldı, iyi ki Oktar'ı aramıştı. Bir an başı ile onayladı genç çocuğu, bu gece bu hatayı çok yapmıştı aklı bambaşka yerlerdeydi.

"Evet Oktar." Oktar montunu üstüne geçirdi, ilkbahar zamanıydı ve akşamları hasta edecek bir serinlik oluyordu havada. Annesi mutfak kapısından eğilip baktı oğluna, çıktığını gördü.

"İniyorum şimdi." Oktar kapıyı açtı, ayakkabılıktan ayakkabısını alıp dışarı bıraktı ve hızlıca giyinip asansöre adımladı. Asansör aşağı indiğinde taksi siteye yanaşmıştı. Asım, Oktar'ın attığı mesajdan evin numarasını söyledi. Güvenlik hızlıca daireyi arayıp sordu ve kapıyı açtı. Taksi içeri girip bir süre devam etmiş ve Oktarların binalarının önünde durmuştu.

Oktar taksiye hamle yaptı, arka ve ön kapıyı aynı anda açtı. Asım'ın ödeme yapmasına izin vermeden taksici ile konuşarak pos cihazı üzerinden ödeme yaptı. Annesi onun ödemesi için tembihleyip durmuştu. Asım taksiden inerken kendini daha da mahcup hissetti. Taksi yeniden hareket ederken Asım başı hafif eğik konuştu.

"Keşke ben ödeseydim." Oktar elini sırtına attı Asım'ın, hafifçe okşadı.

"Annemden tam talimat, benim ödediğimi kanıtlamak için fişi bile istedi." Sırıtmıştı Oktar ancak daha kısa boylu diğer çocuğun hiç hali yok gibiydi. Laubaliliği kesti ve Asım'ı binaya yönlendirdi.

İkili birlikte dairenin olduğu kata çıktıklarında evin kapısı açıktı ve Pamir ile Ada Kutay kapının önüne gelmiş ev halkı ile vedalaşıyordu.

"Yine gel Ada Kutay!" Hande Hanım onu çok sevmişti, çok şeker ve düşünceli bir çocuktu. Ada Kutay başı ile onayladı Hande Hanımı. Asım ve Oktar'da kapıya gelmişlerdi. Evden ayrılan çift yeni gelen Asım'ı selamlayıp asansöre binerek ayrıldı.

"Hoş geldin Asım!" Hande Hanım sıcak gülümsemesi ile karşıladı şirin çocuğu. Oğullarından daha önce Asım diye bir arkadaşlarını hiç duymamıştı ancak endişe etmesine gerek yoktu çünkü Oktan ters bir durum olsa annesine muhakkak söylerdi.

"Hoş buldum efendim!" Asım utana çeline eve girerken ev halkı geriye doğru çekilip ona alan tanımıştı. Oktar'da içeri girerken kendi ve Asım'ın ayakkabılarını alıp erkek kardeşinin onun için kapağını açtığı ayakkabılığa koydu.

"Ay efendim falan yok, ben Hande." dedi anneleri elini uzatırken. "Hande abla diyebilirsin." Başı ile onayladı Asım, Hande'nin ardından babaları elini uzattı Hande Hanım onu uyarmıştı tanışması ve garip davranmaması için.

"Kerim ben de Asım, memnun oldum!" Asım ebeveynlerle tanışmıştı ve sonra Hande Hanımın hamile olduğu için erken yatması gerektiğini öğrenmiş ve onlara iyi geceler dilemişti.

Oktar, okul arkadaşı Asım'ı mutfağa götürdü. Asım ne kadar aç olmadığını söylese de annesinin yemek ikram etmeden yatırmayın sözleri ile ikizleri uyarıp durduğunu duyunca yemeği kabul etti. Mutfaktaki ada tezgaha oturdular, Asım baş köşede ikizler iki yandaydı.

"Sizi bu saatte rahatsız ettim, üzgünüm ancak pek arkadaşım yok ve aklıma ilk sen geldin." Son kelimeleri Oktar'a bakarak söylemişti. Oktar gülümsedi, birilerinin ona güvenmesi güzel hissettirmişti.

"Sorun yok." dedi Oktan, sorun değildi çünkü.

"Anlatmak istediğin bir şey olursa dinleyebiliriz." dedi Oktar, böyle anlarda o da en az ikizi kadar olgun davranıyordu işte. Çocuksu Oktar kısa süreliğine tahtı olgun Oktar'a bırakıyordu, bunlar genelde nadir yaşanır ve kısa sürerdi.

Pembe Prens|BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin