Instagram: @gulsenkilicaslanoffical
Şimdiden keyifli okumalar diliyorum. Bölüm sıklığını satır arası yorumlarınızın sıklığı belirler, bilginize...
Yorgunluktan bitap düşmüş şekilde yatarken kapı tıklandı ve bizim istilacı işe gittiğini haber vermeye geldi. Kapının eşiğinden odama bakarken attığı eleştirel bakışları, tek tek her bir dağınık noktada bir saniye durakladı. Anladık en temiz, en titiz sensin, diye bağırmak geldi içimden. Bunun yerine, çok yorgun olduğum için dinlenmek istediğimi söyledim ve o da çekip gitti. 1-2 dakika sonra da uzaklaşan arabasının sesini duydum.
Yarı uykulu evi düşünmeye başladım. Burayı son gördüğümde, arazi üzerinde sadece kaba inşaat vardı. Babamın, heyecanla bana, odaların büyüklüğünü ve benim odamın muhakkak deniz göreceğini, söylediğini hatırlayınca gözlerim doldu. Babamdan bana miras kalabilen üç şeyden biriydi bu ev. O yüzden asla ama asla vazgeçemezdim buradan. Tabi Diren'in bir inşaatı villaya çevirmiş olduğu gerçeğini de yok sayamazdım. Bakımlı bahçeden, evin her köşesine kadar büyük emek ve para harcanmıştı. Evi ilk gördüğümde bile içim ısınmıştı. Peyzajdan iç mimariye kadar her şey muntazamdı. Henüz evin tamamını gezmemiş olsam da konumu ve dış görünüşü bile ona ilk görüşte vurulmama yetmişti.
Ortada çok sevdiğim, bana daima sahip çıkmış Neslihan teyzenin hatırı olduğu için en doğru ve adil olanı, bu eve harcadığı her kuruşu fazlasıyla ve faiziyle Diren'e geri ödemek olacaktır. Şimdilik tek sorun bende öyle bir para yoktu.Bir miktar vardı ve muhtemelen bu evi adam etmek için harcanan paranın çeyreği bile ancak ederdi. Zaten o para benim için bir yatırım aracı olacaktı. Üniversitede bilgisayar mühendisliği ve yazılım okumuştum. Bir oyun tasarımcısı olmaktı hedefim. Para bu işi kurmamda lazım olacaktı. Oyunu tamamlarsam zengin olacağıma eminim, kendimden ya da yapacağım işin başarısından zerre şüphem yok. Bu böbürlenme ya da kibir değil, tamamen mantık çerçevesinde potansiyelimi ve ortaya koyabileceklerimi biliyor ve projemin geleceğini matematiksel olarak ön görebiliyor oluşumdan.
İnsanların konsol oyunları oynarken nasıl keyif aldığını bilirsiniz. Bir hikayenin içinde olma kısmı beni de çok çok cezbettiği için bir oyun tasarlamaya karar vermiştim. Ama atlama, zıplama, koşma, bir şeyleri parçalama, birilerini öldürme gibi görevler için oyun koluna abanıp saatler harcama kısmını da bir o kadar aptalca buluyorum. Bence işin eğlencesi benim yönlendirdiğim bir hikayenin içinde olabilmek.
Bazı oyunlarda görev kısmı daha kolay olup, ilerlemek daha hızlı olsa da tam olarak aradığım şey değildi hiçbiri. Çok cinsiyetçi şekilde oyunların çoğu erkeklere yönelik tasarlanmıştı. Bense aşk hikayelerinin içinde yönlendirmeler yapılacak bir oyun tasarlamak istiyorum. Bunun da telefon oyunu şeklinde olanı vardı ama berbat ötesiydi. Size sözde 3-4 seçenek sunup yine sonunda kendi istediği yöne yönlendirmiş oluyordu hikayeyi. Ayrıca bir seçenek daima ücretliydi. Oyunumda yetişkin içerikler de olacak. Yani hem romantizm hem de erotizm barındıracak. Kadınların yanında, genç yetişkin erkekleri de burda bala düşen sinekler gibi yakalamış olacağım. Oyunu tasarlayabilmek için donanımı satın almam ve kurmam gerekiyordu. Grafikler ve efektler konusunda iyi olsam da mekanlar ve şehir planı için bir mimara da ihtiyacım vardı. Hikaye yazma konusunda da çok kitap okumak dışında büyük başarılarım yoktu. En nihayetinde Wonder Woman değilim. Aklımda bir hikaye taslağı olsa da bunu senaryoya çevirecek bilgiden yoksundum. Senaristlik için bir okul ya da kursa gitmeliydim. Tabi tüm bu işlerle uğraşırken sermayemi yememek için bir de iş bulmalıyım. Evet, en önce iş bulmalıydım. Biraz uyuyayım da... İş için sonra...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DAHA FAZLA SEN...|+18 (kitap adı değişti)
RomanceEtine dolgun, bol kıvrımlı ve birazcık, çok azıcık tombul bir kız olan Evrim ile sporu takıntı haline getirmiş, sağlıklı yaşam gurusu ve kas yığını Diren'in yolları bir ev yüzünden kesişir. Evrim'e miras kalan evin, onun haberi olmadan illegal bir...