Devrim B22: |İntikam Part II |

20.8K 871 214
                                    

Acı, sadece fiziksel bir his değil, aynı zamanda zihinsel bir labirentti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Acı, sadece fiziksel bir his değil, aynı zamanda zihinsel bir labirentti. Her düşüncem, kaybolmuş umutların ve kırık rüyaların dar koridorlarında dolaşıyordu. Kalbim, geçmişin hayaletleriyle dolu bir oda gibi, her köşede bir hüzün saklıyordu. Anılar, duvarlarda asılı kara resimler gibi, neşenin bir zamanlar var olduğunu hatırlatıyor, ama şimdi sadece hüzünlü bir gölge olarak kalıyordu zihnimde.

Zaman, acının şiddetini hafifleteceğine dair söz vermişti bana, ama her geçen gün sadece daha fazla hayal kırıklığı getiriyordu. Teskin etmek  yerine milyonlarca kin ve öfke biriktiriyordu, kafamın içindeki o sahilin kıyılarına.

İçimde milyonlarca şeytan, babamdan ve annemden kalma, çocukluğum ile harp ediyordu. Baban da annen de seninle gurur duymazdı Yasmin, yapma bunları...

Ben çoktan onların çocuğu olmaktan çıkmıştım. Bana hep iyi bir insan olmamı öğütlemişlerdi, iyi insan ol onlara dedikleri insanlar ise, bizi insan yerine dahi koymamışlardı. 

İçimdeki şeytanlar kan istiyordu. Yok etmek. Bana geçmişten tanıdık gelen, çocukluğumu kirleten her insan, sadece ölüme mahkumdu. 

Her yer cehenneme dönmüştü. Gülümsedim. Cehennem içimdeydi. Biraz da dışımda.

Moderatörü yakmak gibi bir niyetim yoktu. Benzin dökme amacım, üzerinde benzin olduğu için yaklaştığı anda kendini de yanarken düşünsün, uzak dursun diyeydi.

Canlı canlı yanıyorlardı. O gün bizi yaktıkları gibi. Ve bu içimdeki insani olmayan güdünün, serotonin hormonu sağlamasını sağlıyordu.

Gözlerimin yandığını hissederken, elimden biri kavradı. Bakışlarımı o tarafa çevirdiğimde, az önce merdivende beni karşılayan adam olduğunu görmüştüm. Yüzümdeki kar maskesini çıkarıp, elimden tutarak aşağıya indirdi.

İnsanların ağlamalarını duyuyordum sadece. İniltiler..

Dudağıma kibirli bir ifade oluşurken, yanık et kokuları burnumun direğini sızlatmaya başladı.

Hoşuma gitmişti. Geçmişten tek sevdiğim şey bu kokuydu. İnsanlar tahliye edilmeye başlarken, biz de onların arasına sıkışmıştık.

"Kameralar çalışıyor muydu?"

"Korkma, canlı yayındaki tüm insanlar izledi."

İşte bunu sevmiştim. Yüzünde tiksinme ifadesi vardı adamın.

"Bu olayı kimse kolay kolay unutmayacak."

Hedefim buydu zaten. İnsanları korkutmak. Neler yapabileceğimizi göstermek.

En çok da, canımı yakanların ne hale gelebileceğini göstermek. Sonunda dışarıya, arabamın içine girdiğimde, her yerinden duman sızan binayı izledim.

Devrim (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin