-Nico-
"Nicooo" diye inledi Percy. Kaç saattir Modern Warfare oynuyorlardı ve tabiri caize, Nico Percy nin kıçına tekmeyi basıyordu. Şeytanice gülümseyerek oyuna devam etti Nico.
"Üzgünüm Percy, bu oyunda senden daha iyiyim," diye güldü. Percy ofladı ve oyunu durdurdu.
"Hey!"diye karşı çıktı Nico.
"Bana Kaliforniya hakkında pek bir şey anlatmadın," dedi Percy gözleri parlarken.
Nico derin bir iç çekti, kontrol kumandasını atarak dizini çenesine getirdi.
"Yani, orası bildiğim en mutlu yuvam ve orada dünyanın en iyi arkadaşları vardı. Hava hep güneşliydi ve parlıyordu, aslında hep sıcaktı ama bunu seviyordum. Orası benim evim," dedi omuz silkerek.
Percy gülümsedi ve başını salladı. "Ben de hep merak-"
"Sana bir şey sorabilir miyim?" diye atladı hemen Nico.
"Tabii," dedi Percy kaşlarını çatarak.
Derin bi nefes aldı, "Beni öpmek için can attığını söylemenden önceki şu şey,"
Yüzü kızardı Percy nin, "Ah."
"Senin düz olduğunu sanıyordum, demek istediğim, çok harika bir kız arkadaşın var."
"Evet, var. Ama dürüst olmak gerekirse, bizim için gelecek göremiyorum. Eskiden görürdüm, ama şu anda göremiyorum. Beni eskisi kadar sallamıyor artık. Ayrıca sen geri döndün ve doğruyu söylemek gerekirse, sende farklı bir ışık görüyorum.
Ve öpücükten önce bile durum anlaşılmıştı. Bana kafası karışmış de, gay de, çift yönlü de, istediğin şeyi de. Ama eminim ki, sana ilgi duyduğum kesin Nico. Ama gene de Annabeth e zarar vermek istemiyorum."
"Percy, eğer seni gerçekten seviyorsa, senin için zaman ayırırdı."
Percy yavaşça başını salladı, "Sanırım haklısın. Onu seviyorum ve kolluyorum ama bazen bu, bu anlama gelmiyor. Haksız mıyım?"
"Ah, haklısın. Ama, madem onu seviyorsun, neden ondan ayrılmayı düşünüyorsun?"
Percy kızardı ve kafasını eğdi. "Çünkü, sana çıkma teklifi etmeyi umuyordum."
Şimdi de Nico kızardı. "Be-Benimle mi?
Kafasını salladı Percy. "Sana ilgi duyuyorum demek, senden hoşlanıyorum demektir, yani seni dışarıda bir yerlere götürmek isterdim."
Genişçe gülümsedi Nico. "Bu hoşuma gider, ama diğer kişi olmak istemiyorum. Birlikte olacaksak önce Annabeth'ten ayrıl. İnan bana, aldatıldım ve bu hiçte iyi hissettirmiyor."
Percy kaşlarını çattı. "Aldatıldın mı? Kim tarafından?" diye hırıldadı.
"Evet, eski sevgilim. Octavian'ı hatırlarsın, albümdeki açık tenli sarışın çocuk?"
Gözleri büyüdü Percy nin, dudaklarını birbirine bastırarak, "Ah, demek o," dedi. İğrenmiş gibi konuşuyordu.
"Evet, o. Diğer adamın bundan haberi yoktu, suçlu o değil. Keşke Octavian bunca zamandır beni sevdiğini söylerken gerçekten sevseydi." Nico kafasını eğdi ve gözleri buğulanarak dolmaya başladı, Percy hemen yanına geldi ve kolunu onun omzuna sararak yüzünü Nico'nun boynuna gömdü.
"O buna değmez, Nico. Ağlama lütfen," dedi mırıldanarak. Nico kollarını Percy'nin beline sardı. "Haklısın," dedi Percy'nin göğsünün üstünden.
-Percy-
Percy ellerini Nico'nun saçlarında gezdirdi, gülümseyerek, "Gittiğin günden beri hala çok tapılasısın Nico, anlarsın ya," dedi.
Nico gözlerini devirdi, "Tapılası değilim, asla olmadım da."
Percy güldü ve onu kendine çekti, böylece ikisi de birbirinden destek alıyordu. "Çok güzelsin, inkâr etme," dedi gülümseyerek.
Nico homurdandı ve yüzünü Percy nin göğsüne gömdü, kollarını onun karnına sardı.
"Tamam, öyle olsun. Tapılasıyım," dedi. Percy ona daha çok sarıldı. Ama sonra kafasındaki düşünceler çakıştı ve gülümsemesi kaşlarını çatmasına dönüştü.
"Nico?"
Nico ona baktı, koyu gözleri saf masumlukla bakıyordu. "Efendim?"
Endişeyle yutkundu ve boğazını temizledi, açıkça kızarmıştı, "E-eğer sana çıkma teklifi etseydim, sen... kabul eder miydin?"
Nico da kızardı ve sırıttı. "Tabi ki ederdim, Percy."
Tekrar gülümseyerek rahatladı ve kafasını Nico nun kafasının üstüne koydu, bütün düşünceler ve kara bulutlar kafasından uçmuştu. İlk defa Percy kendini eksiksiz hissetti. Tamamen eksiksiz. Ve hepsi Nico sayesindeydi.
xx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The One That Got Away (Pernico/Percico) |Türkçe Çeviri|
Fanfic|DÜZENLENMEKTE| Hades'in patronu kendinden yaz için New York a gitmesini istediğinde ailesini yeni kitabının tanıtımı için götürürken, Nico ise kalbinin kırıldığı şehre gitmekte isteksizdir. Kötü olan, eski evinde kalması, yanındaki evde ise eski en...