1,7

181 8 3
                                    

Aklım bu adamın yapabileceklerini kaldırmıyordu,hani kendi kedine dersin ya yolun sonuna geldim,burdan sonra ne bana ne etrafımdakilere rahat yok diye.Bu adam öyle bir adamdı ki gerçekten vahşiydi.

Avını incitmezdi,canı isteyene kadar.Canı isterse acı çektirmekten geri durmazdı.

Acı demişken ben neden bu kadar acı çekiyorum şu sıralar.Yıllar önce bir anda toz olan adam şimdi niye tekrar karşıma çıkıyor.Herşey yolundayken,benim hayatım gerçekten masumken niye geliyor.

Arda;
"Yetmez mi sence de?"dedikten sonra bile ben hâla sağa sola yürümek ile meşguldüm
"Lütfen sus bak her konuştuğunda aklıma dediklerin geliyor."
"Ne var ya bu adamda.Takım elbisesini giymiş,yanına birkaç koruma lüks bir otomobil.Sonra ise tehtid etsin işte öyle yalandan.Ne yaşıyor bu adam hangi hâyal aleminde."

Sabrım sınanıyordu şuan,her yerden.Sanki herşey üst üste gelmeye yeminli gibi gelmiş kurulmuştu bütün dertler içimde biryerlere.

"Bak herşeyi sana şuan da anlatamam,bunu istesemde yapamam.Ama şunu bil bu adam boş değil.Sana birkaç şey anlatıcam ama lütfen rahat dur ."
"Anlat bakalım neler diyeceksin bizim prens hakkında."
"En baştan alıyorum.İsmi Egemen Zırsan,şuan 27 yaşında eğer gerçekleri bilmeden onunla iletişime girersen bir şirket Ceo'su ama eğer gerçekleri bilerek onunla iletişim halinda olursan;acımasız bir mafya.Tamam o kadar da büyük bir mafya olmayabilir adı sanı duyulmamış ama bizim gibi insanlar için gerçekten bir cani.Bizlere ters bir hayatı var abimle benim aksime on yaşına kadar güzel bir çocukluk yaşamış,babam bize getirmezmiş bazı şeyleri ona götürürmüş,zaten sadece babamız aynı,o yüzden bu ben onun abisiyim ayakları."

Beni dikkatle dinliyordu sanki kaçıracağı her bir detay ona ayak bağı olacakmış gibi.

"Abimi biliyorsun,bir zamanlar birini çok sevdi ama öyle böyle değildi sevgisi.Gerçekten uğruna ölecek kadar.Bunu Egemen öğrendi tabii,kızın başında işler açmaya başladı.Bankalardan gelen abudik gubudik borçlar ki bunları o kız tek başına ödeyemezdi,o kadar zengin değillerdi aile olarak.Sonra işte en olmadık yerlerde gizli gizli maskelerle gelip bellerindeki silahları beline bastırıp bir nevi göz dağı vermek gibi gibi...Kız tabii dayanamadı bir süre sonra Mert abime ayrılmak adına bir konuşma yaptı.Sinirlendi abim bu olaydan sonra gitti karşısına dikildi o adamın,hesap sormak için.Ve sonra ne oldu biliyormusun sırf ona karşı geldiği için abimi cezalandırmak istedi bir tetikçi bulup kızı öl-öldürttü."

Arda'nın yüz ifadesi anlık değişti,yüzünde korku yoktu ama şaşkınlık vardı.Bunu nasıl elini kolunu sallaya sallaya yaptığını düşünüyordu muhtemelen.

"Bunların hepsi tam bir salaklık."
"Keşke salaklıktan ibaret olsa."

Dediğimde boş bir gülümseme sundum ona.
O ise güven verircesine elini belime attı...Şuan da güvendeydim.sığınağımdaydım.Sadece onun yanında güvende hissediyordum sahiden.Bunun adı aşk olamazdı bunun adı sevgiydi.Aşk geçici bir duyguydu,yanıltıcıydı ama sevgi sonsuza dek sürerdi,kendini belli ederdi.

Benim ona karşı içimdeki sevgi de sıkça kendini belli ediyordu..

...

"Bak dur Arda,sen delirdin mi ya?"
"Ne delirmesi,haddini bilecek o sahte abi."
"Bunu yapma Arda,bak sana zarar vericek hissediyorum yapma.Ateşle oynuyorsun,oynama."
Derin nefes aldı,ardından;
"Evden çıkma madem sen bu kadar korkuyorsun,sana birşet olmasın."
"Ben kendim için değil senin için endişeleniyorum,anlamıyor musun hâla."
"Endişelenme sen benim için,sadece kendin için endişelen,kendine,sadece kendine."
Bu cevaba hitaben sadece gözlerimi kapatıp derin nefes aldım.
O sırada Arda çoktan evden çıkmıştı,ben hislerimde yanılmazdım çok kötü şeyler olacaktı...

Nefret mi Aşk mı ?/ Arda Güler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin