Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İyi okumalarr
Jeon Jeongguk
Koltukça yüz üstü öylece dururken artık kulaklarıma dolan tanıdık film replikleri bile rahatsız etmeye başlamıştı beni.
Öylece instagramda geziniyordum. Taehyung hesabımı muhtemelen Karen'dan bulmuştu. İsmi ise... Tamam... Çok gülmüştüm yalan yok.
Sıkılmıştım, birkaç mesaj attığına emindim ama dönmedim çünkü halim yoktu. Hiç yemeğe çıkma işine sıcak bakmamıştım zaten. Hazırlanmıştım ama caymıştım işte.
Kapım belki de ilk kez bu kadar geç saatte çalarken yanlış duyup duymadığımı kontrol etmiştim. Cidden kapımı tıklıyordu birisi.
Hızla ayağa kalktım, hala sabahki kıyafetlerim üstümdeydi neyse ki. Ayrıca saat on ikiye geliyordu Tanrı aşkına, ya kızlardı ya Taehyung.
Kapıyı yavaşça açarken karşımda gördüğüm bir çift yeşil gözle şok olmuştum. Nicolas gelmişti.
"Nic-"
"Jeongguk konuşalım mı bebeğim?"
"Aslında şu an pek müsait değilim... Bir de bebeğim lafı... Hoşuma gitmiyor."
Yüzü solarken yine de zoraki gülümsemişti bana. İnsanları üzmekten, kırmaktan nefret ediyordum. Evimi nasıl öğrenmişti?
"Jeongguk?"
Arkadan Taehyung'un sesi duyulurken kendimi cidden iğrenç hissetmeye başlamıştım. Hayatımda aksiyon olmadan bir dakika geçmiyordu.
"Hoşgeldin Taehyung? Ne işin var b-"
"Yemeğe çıkaracağım seni dedim, mesajıma bakmadın bile."
"Karen burada değil, evine gitti o, söylersen gelir seninle yemeğe..."
Kalbim deli gibi çarpıyordu. Stres olmuştum. Anksiyete her yanıma yayılmıştı resmen.
"Jeongguk konuşacak mıyız, kim bu ayrıca?"
"Karen'ın sevgilisi, kızcağız da onu bekledi ama gelmeyince gitti... Sen ara bakar o Taehyung."
Taehyung, Nico'ya hiç hoşnut bir şekilde bakmazken geri gitmişti. En azından burada durmamıştı. Ya daha ciddi bir şey söyleseydi... Tanrım...
"Bebeğim... Sahilden beri görmedim seni."
Nico ellerini belimin iki yanına koyarken arkadan Taehyung tekrar çıkmıştı. Nico onu fark etmeden hızla bakışlarını buraya çektim. İlk önce ellerini belimden ittim, sonra da bir adım geriledim.
"Nico... Ben bir ilişkiye hazır değilim, flört etmeye vesaire çok uzağım. Üzgünüm."
"Jeongguk, acele etmeye gerek yok. Bir yemek, bir şey, yiyelim lütfen."
