DOKTORCULUK

16. bölüm

Efendim merhabaalariskoo bu bölümü 2 gün aralıkla atacağım sanırım. Sonunda sınav haftası bitti.

Bu arada kitabım tanınıyor! 1k'dan fazla okuyucu vaar. AYRICA SEN TİKTOK HESABIMI TAKIP ETMİYORSAN ET LUTFEEN BEN BU KİTABI YAZMAK İÇİN GOTUMU YIRTIYORUM O KADAR

(tehtit değil🌹)
tiktok:gozlerinderyadeniz

Cok mutluyumm sadece sınır koymak istemiyorum( Bunu size yapamam💪🏻🥹)

Ama lütfen yorum yapın ve o yıldıza basın!! AAA

Delirtmeyin benii!

İvit şimdi bölümü okuyabilirsin bebeğim🎀🦍

Bölüm Şarkısı;
Mabel Matiz-Bir hadise var

Doğa Denizli

Kapadokya'dan dönmüştük. Sarp hala tatilde yaşadığımız olayla alakalı araştırma yaparken yarınki hastanemizin vakıf gecesini düşünüyordum.

Baş asistan doktor olup genel cerrahide iyi ameliyatlar yaptığım için bende konuşma yapacaktım fakat çok heyecanlıydım.

Kızlarla konuşmuştuk. Hastane çıkışı alışverişe çıkıp hepimiz elbise alıcaktık.

Bugün Sarp'ların lojmanında son günümdü. Yarın bizim kızlarla olan lojmana gidecektim.

Aslında burada gayet iyi vakit geçirmiştim. Ama kendi lojmanıma dönemem şarttı. Ne kadar Sarp ısrar etsede.

Kapadokya'da o gün harici gayet güzel vakit geçirmiştik. Ve bu tatil hepimize iyi gelmişti.

Deniz ise vakıf gecesinin sonrasında İzmir'e geri dönecekti. Deniz de vakıf gecesine misafir olarak gelicekti. Ayrıca başka hastanelerden profesörler ve işinde başarılı olan cerrahlar da bulunacaktı.

Asistan odasında vakıf gecesinde yapcağım konuşmayı hazırlamaya çalışıyordum. Böyle durumlarda çok panik olurdum. Ama emindim ki bir kaç cümle konuştığumda alışırdım.

Birden asistan odasına Baş hekim Barış hoca geldi. Kapıya yaslanmıştı. Barış hocayı görünce hemen ayağa kalktım.

"Buyrun hocam?"

"Doğa biliyorsun ki bir hafta sonrasında yeni asistan doktorlar gelicek hastanemize. Yarınki TUS sınavının sonuçlarını bekliyoruz. En iyi öğrencileri almak, en yüksek puandaki öğrencileri almayı istiyoruz hastanemiz adına." dedi. Başımı salladım. "Sana kabul gören öğrencilerin dosyalarını atarım, ve hepsini departmanlara yerleştirir, ilk günlerinde onları gezdirirsin değil mi?" diye sordu.

"Tabi hocam." dedim. Bu her üç senede bir oluyordu. Ve baş asistan doktor olarak bunu yapmaktan artık sıkılmıştım. Çünkü bazıları sorun yaratıp, fazla soru soruyorlardı. Ama Barış hocaya karşı gelemezdim. "Sağol." dedi ve çıktı.

İçeri Beste, Onur ve Sarp aynı anda girdi. Hala yapıcağım konuşmayı hazırladığım için onları fark etmedim.

"Kız hala şu konuşma mı? Ne stressin ayol." dedi Onur.
"Kes sesini." dedim. Sarp karşıma oturup ellerimi tutup öptüğünde ona gülümsedim.