23. bölüm

144 3 3
                                    

Bölüm şarkısı;
Sen Orada Yoksun-Göksel

Bölüm şarkısı;Sen Orada Yoksun-Göksel

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

YAZAR ANLATIMIYLA

Kapı tıklatıldı. İçeriden "Gel." sesi duyunca içeri girdi Sarp Yumruk. Karşısındaki babasının en büyük düşmanlarından biri olan Cüneyt Kerişan vardı. Aslında mekanlarını yakan, ya da basan olarak görünürlerdi şayet o mekanların sahibi olarak görünürünüldü Cüneyt. Türkiye'nin yasadışı işlerini yapan biri olarak görünür, fakat sadece görünürde öyleydi.

Cüneyt Kerişan, devlet için çalışan görünürde bir mafya babasıdır. Ülkede yasadışı silah satımları, uyuşturucu dağıtımları ile ilgili bilgi sahibi olabilmek ayrıca tehliheli ve ülkeye zararı olan mafya babalarını yok etmek için devlet için çalışırdı ama bunu sayılı kişi bilirdi. Bunlardan biride Sarp Yumruk'tu. Babasının yasadışı işler yapmasını engellemek için bu yolu bulmuştu Yumruk. En yakın arkadaşı Yunus Özkan da dahildi buna. Şayet yeni öğrenmişti Cüneyt'in gerçekte bir mafya babası olmadığını.

Yakın arkadaşlardı, lakin Doğa'nın başına gelenlerden sonra aralarını açmışlardı ve Yunus'a da karşılığını vermek istemişti Sarp, sol bacağından vurmuştu. O yüzden ömür boyu topal olmak zorunda kalmıştı.

Doğa'nın ensesinden boynuna kadar uzanan yara izi de öyleydi. Morlukları azalmış olsa da izi asla geçmiyordu. Biri dokunduğunda acıyla yüzünü buruşturduğunda, ya da inlediğinde, her gördüğünde Yunus'a karşı daha fazla nefret besliyordu. Fakat bu nefreti azaltmak zorundaydı çünkü Yunus ta dahil Ulaş Yumruk'un şirketinde çalışan birçok kişi içeride köstebekti.
O yüzden sesini çıkaramıyordu Sarp.

"Oo Yumruk, görünmüyordun ortalıkta pek bu aralar. Hangi rüzgar attı seni buraya?" dedi Cüneyt alayla. "Cüneyt abi.." diye mırıldandı Sarp.

"İşler karışık." diye ekledi. Cüneyt yavaşça kafasını aşağı ve yukarı doğru salladı. "Duydum. Hastaneye geri dönmüşsün." dedi Cüneyt. "Öyle gerekti." dedi Sarp. "Yanlız konu bu değil." diye ekledi Sarp. Cüneyt oturduğu yerden doğruldu ve dirseklerini masanın üstüne koydu. O sırada odada Yunus da vardı. Birkaç saniye göz göze geldiler Yunusla. Cüneyt devam etti, "Ben sana demedim mi benden habersiz iş yapmayacaksın diye?"

"Cüneyt abi.." Elini sertçe masaya vurdu. "Ben sana demedim mi benden habersiz iş yapmayacaksın diye!" diye bağırdı bu sefer. Sarp çenesini kaldırdı. Hiç bir zaman boynunu eğmedi, eğmeyecekti de. O sırada Yunus büyük bir şaşkınlıkla izliyordu bütün olanları. "Öyle dedin. Lakin benim hastaneye gelmemin sebebi kişiseldi. Hastane işini bırak, çok büyük silahlı bir çatışma olmuş. Şayet bence duymuşsundur zaten. Görünürde on altı yaralı var ama yüzlerce yaralı olduğunu idda ediyorum. Silahlı saldırı babam tarafından yapılmış. Lakin hastane konusuna gelicek olursak hiç birşey olmamış gibi babama duyduğum nefreti hiçe sayıp onun yanına geçince bir terslik olduğunu anlamayacak mıydı? Sezmeyecek miydi? Evet hastanedeyim. Asıl olmak istediğim işi yapıyorum. Şayet hala babamın yanında da köstebek olarak çalışıyorum. Bu neden bir sorun olsun ki?" dedi Sarp.

DOKTORCULUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin