Boş Kafes (bxb)

42.

Yorum yapın lütfen 🙏
________________________________"Eeghh..."

Kalkıp boynuma sarıldı

"Lütfen!"
"Bu minik kızın isteğini kırmayacaksın değil mi Bulut?"

Dedi Dilan

Kollarımı sırtına doladım

"Evet. Tamam. Sen nasıl istersen."

Dilan yanımıza yaklaşıp Hira'yı aman Liyan'ı kucağına alıp mutfağa doğru yürümeye başladı.

"Neydi bakim senin ismin? Liyan? Hadi yemek yapalım!"

Ayağa kalktım.
Kırık aynanın karşısına geçip yüzüme baktım.
Farklı biri gibi gözüküyordum. Sağ tarafım hala aynı Bulut'tu. Ama sol tarafım tamamen iyileşmişti. Sarı tutamlr yüzüme düşüyordu.

Gülümseyip azıcık uzun saçlarımı siyah bir tokayla bağlamaya çalıştım. Kapüşonumu da kafama geçirip banyodan çıktım.

"Çıkıyorum ben Dilan!"
"TAMAM"

Soğuk ve puslu bir geceydi.
Her zamanki ara sokak yerine başka bir sokağı tercih ettim. Daha uzak ve geniş bir sokaktı. Henüz sokağın başındayken
Birini gördüm.

"Hoey bana bak burası benim mekan yan sokağa git"
Ne
Başını bana döndürdü.
Karanlıktı ama yüzünü seçebiliyordum.

"Denis?"
"Abi?"

Ona yaklaşıp

"Ne yapıyorsun burda"
Omzunu silkti

"Kaçtım."
"Nerde kalıyorsun? Ne zamandan beri dışarıdasın? Kimse birşey yaptı mı sana? Ne bu yüzündeki morluklar? Birşeyin varmı? Elias köpeği birşey yaptı mı sana? İyi misin? İyi gözükmüyorsun."

"Sokakta kalıyorum. Üç gündür. Küçük bir sorun yaşadım. Elias birşey yapmadı. İyiyim şimdi."

"Ne sorunu bu?"
"Bir polis beni biraz uzun kovaladı da zor kurtuldum elinden. Şimdi iuiyim."

Başımı salladım.

"Denis. Yan sokakta ki son evde kalıyorum. Gidip kapıyı çal ve benim gönderdiğimi söyle."

Başını salladı

"Tamam abi."

Yanımdan ayrılıp hızlıca yürümeye başladı.
İleride bir hareketlilik vardı. Denis'in tamamen uzaklaştığına emin olduktan sonra ellerim cebimde oraya doğru yürümeye başladım.

O ne awk

Beyaz küt düz saçlı yeşil çekik gözlü eski zamanlardan kalma asker üniforması giyen bir kadın kaşlarını çatmış kollarını bağlamış bir şekilde önündeki sarhoş ve yarım yamalak ayakta duran kel adama bakıyordu.

Adam kadına yaklaşıp onu köşeye sıkıştırdı. Tam çıkıp yardım edeyim derken
Kadın adamın yakasından tutup yüzüne okkalı bir yumruk geçirdi. Adam yere düştü.

"SEN KİM OLUYORSUN BE! SİZİN GİBİ TERBİYESİZ OÇLAR OLDUĞU SÜRECE BU DÜNYA DÜZELMEYECEK!"

Kadın adama doğru eğilip yakasını kavradı

"YÜZÜME BAK VE BU YÜZÜ UNUTMA OROSPU ÇOCUĞU BAŞAK DEĞİRMENCİ VE DEĞİRMENCİ SOYU SİZİN GİBİLERİ TEMİZLEYENE KADAR ASLA DURMAYACAK."

İsminin Başak olduğunu öğrendiğim kadın adamı yere sertçe atarak bana doğru yürümeye başladı.

Kenara saklandım. Böyle birine bulaşmak istemem. Ya kim ister ki? Kadın inanılmaz havalı ve herkesin olması gerektiği gibi. Ama korkutucu.

"Neye bakıyorsun velet!"

Başımı indirip kaldırdım

"Size saygım sonsuz hanımefendi"

Yürümeye devam etti.
Sarhoş adama bakıp cebimdeki bıçağı çıkardım.

Ona yakınlaşıp yakasından tuttuğum gibi havaya kaldırıp duvara yasladım.
Adam baygındı.

"Şansına acısız bir ölüm olacak."

Bıçağı boynuna yaslamıştım ki adamın zaten ölü olduğunu fark ettim.

Yüzümü buruşturdum

"Iy"

Adamı bırakıp arkamı döndüm.

"AGY"

One amk siyah sweatlı yüzü görünmeyen bir adam öylece karşımda duruyordu.

Ne la bu. Hayalet mi?