5. Bölüm

66 13 5
                                    

2 Gün sonra Londra Kulesi (Saray)- Düğün Günü

Violet kalkalı daha iki saat olmamışken şimdiden ayaklarının patladığını hissediyordu. Gelinin baş nedimesi olmak oldukça zordu lakin kraliçenin baş nedimesi olmak korkunçtu. Elbet bunu kimseye belli etmemesi gerekmekteydi. Özelliklede korku içinde olan Joselyn'e. Kaldıkları malikane hepsine büyük gelirken saray iki genç kızı da dehşete düşürmüştü.  Violetin gülümsemekten ağzı genişlemişti bundan emindi.  Dünkü dans derslerinden ve düğün için yapılan bir takım provalardan Joselynin ayakları kocaman olmuştu. Şimdi ise gelinliğin altına giyeceği papuçlara sığmıyordu. Birde topuk kısımları yüksekti ki nasıl yürüyeceği daha endişe vericiydi. Violet elinde acilen yenisi yapılan papuçlarla odaya girmeden önce derin bir nefes alıp gülümseyerek kendisi için açılan kapıdan girdi. Birde bu abartılı elbiseler vardı. Joselynin giyeceği ise... Violet kızın yanlara doğru ikişer adım genişleyen tarlatanı gördüğünde dişlerini sıkarak gülümsedi. Tanrım... Odanın kapısından yan dönerek geçecekti bundan emindi. "Bunlar hazır." 

"Ne hoş..." Joselyn ellerini yanlara doğru genişleyen tarlatana koyup döndü 

"Joselyn?" Violet gözlerini kırpıştırdı. Lakin kendisine şaşkınlıkla bakan diğer çalışanları gördüğünde boğazını temizledi. "Majesteleri... Saçlarınız?" Joselynin alnı geriye çekilmişe benziyordu. 

"Geniş alnın akıllılık göstergesi olduğunu söylediğinde inanmamıştım lakin bu bir gereklilik imiş. " Joselyn aynaya dönüp iki parmak geriye kadar traşlanan saç diplerine baktı. "Kötü mü görünüyor?"

"Hayır... Hayır majesteleri her halinizle çok güzelsiniz." Violet onu üzerse ağlayacağının bilincindeydi ve Joselyn onun söylediği her şeye çok daha fazla güvenirdi. 

"Pekala..." Genç kız eliyle saçlarını yeniden yokladı ardından getirilen beyaz ayakkabıların ayağına geçirilmesini bekledi. 

"Uydu mu?"

"Bu çok iyi. Biraz geniş lakin günün sonunda ayaklarım papuçları tamamen dolduracak. Bee yi gördün mü?"

"Onu görürsem!" Violet çenesini kapattı. "Kral hazretleri oldukça meşgul ve düğünden önce sizi görmesi uğursuzluk getirir."

"Yapma Violet siz majesteleri deme bana! Sen diyemezsin!" Joselyn kaş çattı. 

"Pekala. Şimdi gelinliği giymelisin." Genç kız kafa salladı. 

"Evet ve ardından senin de hazırlanman gerekecek. Çok güzel olacaksın." Şu bir gerçekti ki Joselyn için Violet bir melekten daha güzeldi. Ormanda sahip oldukları tek şey olan o güzel pembe elbiseyi bir kez olsun giymemişti. Daha fazla yıpranıp Joselynin üzülmemesi için... Şimdi fedakarlık sırası ondaydı. Bu koca sarayda bir başına ne yapacaktı bilmiyordu. Korkuyordu lakin Violeti peşinden sürükleyerek bencil davranmayacaktı. Onu Ryandan ayıramazdı. Hele ki aşkın ne demek olduğunu biliyorken böyle bir kötülüğü asla yapmayacaktı. "Biliyor musun makyaj da yapacağız."

"Evet..." Genç kız gülümsemeye çalışarak elbisesini düşündü. Çok pembeydi. Kabarık ve uzun bir kuyruğa sahipti. Ormanın yeşilliğinde ışıldayan o pembe sarayın kasvetinde cart bir hal almıştı ki anladığı kadarıyla renklerde soylu kesim arasında önemli bir role sahipti. Ne kadar açık olursa o kadar makbuldü. Violetin teni ise o pembede biraz sarımtrak kalmış rengi sanki biraz daha koyulmuştu... Genç kız umursamayacaktı. Joselyn için o elbisenin de renginde anlamını biliyordu. Makyaj... Violet bugün tabuttan iki gün sonra çıkarılmış gibi görünmeye kesinlikle hazırdı. 

---

Genç kız elbise giyme işlemi bittiği vakit arkalıksız geniş pufa oturarak önündeki aynaya ardından şifonyer üzerinde duran şeylere baktı. Başında dikilen yardımcısı saçlarını özenli bir topuz ve parlak tokalar ile süslemeyi bitirdikten sonra Kadının yumurtanın beyazını bir kaseye koyarak karıştırışını izledi. 

DİĞER YARIM (GÖRGÜSÜZLER)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin