Bölüm 7: Sigaranın Acı Yüklü İzmariti

17 3 0
                                    

iyi okumalar...

                                                                                        🍁🍂🍁

Dinleyeni olmadığından değil, anlayanı olmadığından sessizleşir insan.

Osho.

Alçin'den

Âşık olmak, birini gönlünce sevebilmek bizlere bahşedilmiş en büyük nimetlerden biriydi bence. Kalbinin atış hızının değişmesi, gözlerinin onu görmek için çırpınması, onu görmesen bile zevahirinin ince bir perde gibi hep aklında olması... Eşsizdi, her duygu kendine özeldi.

İçimdeki coşkuyu durduramıyordum bugünü düşündükçe, yüzümde hep bir gülümseme oluyordu. Dersin bitmesiyle hep birlikte hazırlanıp Ekimlerle buluşulacak yere doğru gidiyorduk. Neşe ve Umay iki yanıma geçmiş sabah nereye kaybolduğumuzu soruyordu.

"Babamla acil görüşmem gereken bir konu oldu, ben kapıdan geri döndüm Ekim de yalnız gitmeyeyim diye bana eşlik etti. O kadar." Dedim Neşe cümlemle durdu birden sorgu dolu mavilerinin tek odağı ben olduğumdan istemsizce gerildim. "O kadar saat sadece babanla mı konuştunuz?" dedi. Yanlış bir şey yapmışım gibi daha da gerildim. "Ben yani biz, şey ben bir park gördüm. Parkları severim de ben sallanabilir miyim dedim, o da olur dedi." Dedim. Neşe'nin tek kaşı kalktı yukarı fakat bu sorgulamak için değil de daha çok bir farkındalık yaşadığını belirtiyordu. Hatta şoka girmiş gibiydi. Umay "Sen Ekim'i parka mı soktun?" dediğinde kaşlarım yavaşça çatıldı. Kötü bir şey mi yapmıştım? Neşe elimi tutup tebrik eder gibi iki kere salladı "Vallahi tebrik ederim hemşire." dedi uzata uzata tam neden olduğunu soracaktım ki "Hadi artık kızlar!" diye seslendi Bulut. Hepimiz kendimize gelip Uzayla Bulut'un yanına gittik, gözlerim başka birini arıyordu fakat yokluğu dışında bir şeyi algılayamıyordum. Umay kaşları çatık bir şekilde Bulut'a bakıp "Ekim nerede?" dedi, benim dilimin altında dövünen soruyu Umay sorduğunda tüm algım Bulut'a çevrildi. "Bir yerde işi vardı, erken gitti. Hadi bizde gidelim işe geç kalacağım." Dedi ve kapıdan çıktı. İçimdeki mutluluk konfetileri bir bir yeri boyladı. Kötü bir şey yaptığımı hissediyordum, onu üzdüğümü hatta kırdığımı düşünüyordum. Kesinlikle onu parka götürmekle yanlış yapmıştım, canını sıkmıştım belki de. Başıma yavaş yavaş bir ağırlık çökerken tüm enerjim şırıngayla çekilmiş gibiydi.

Otobüse bindiğimizde de sessizliğim devam etti, dışımdan ne kadar sessiz olsam da içim bir türlü susmuyor hep bir yerde hata arıyordu. Yanağıma konan öpücükle Umay'a baktım. "Biz iniyoruz sen de her ne düşünüyor ve kendini yiyip bitiriyorsun yapmamaya çalış, ayrıca anlatmak istersen buradayız." Diyen Umay'la biraz olsun kendime geldim, artık o kadar da yalnız değildim değil mi? Uzay da omzuma elini koyup "Onlara anlatmak istemezsen ben buradayım." Dedi hem ciddi hem de muzip bir sesle, kaybolan gülümsemem yerine geliyordu. Neşe arkadan bana seslenince bakışlarım bu sefer ona döndü. "Alçin'cim sen yine de bize anlat malum Uzay bilince hemen hemen herkes bilmiş kadar oluyor." Dedi gülerek, Uzay hariç hepimiz güldük bu söylediğine. Otobüs durakta durduğunda Uzay Neşe'ye dil çıkarttı ve indi. Umay üçümüze el sallayıp Uzay'ı takip ederken bundan iki durak sonra inecek olduklarından Neşe de oturuşuna çeki düzen verdi. Kahvelerim Bulut'un gözlerine çevrildi, Neşe'yi izliyordu. Bu hali yüzümde küçük bir gülümsemeye dönerken bakışlarımı hissetmiş gibi bana döndü. Yakalandığını fark edince gözlerini benden kaçırdı. "Bulut sen nerede ineceksin şimdi." Dedim. Sınıftayken Neşe bunu çok merak ettiğini ama zaten işle ilgili birden fazla soru sorduğundan daha fazla soru sormayacağından yakınmıştı. Neşe sormayabilirdi ama ben sorabilirdim. "Normalde ineceğim duraktan bir önceki durakta inip sahil yoluna ineceğim." Dedi başımı salladım memnun bir şekilde fakat hemen ardından gelen cümleyle kaşlarım çatıldı. "Bugünlük seni bırakıp öyle geçeceğim ama." Dediğinde üçümüzün arasında bir tek ben şaşırdım. Neşe de biliyormuş gibiydi. Kahvelerim mavilerinin arşınladığında omuz silkti "Bende az önce öğrendim." Dedi. Ne gerek vardı ki şimdi böyle bir şeye.

Sonbaharda SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin