(23): Emin misin?

29 5 16
                                    


"Bende kalabilirsin, ben seni korurum."

Demişti, bu sefer bakışlarımı ona ben çevirmiştim. Soru sorar gibi baktığımda hemen eliyle saçlarını düzeltti,

"Y-yani hepiniz bende kalabilirsiniz ben sizi korurum demek istemiştim"

Çağrı ve Nil şüphesiz kabul ederdi.

"Babamın kabul edeceğini sanmıyorum" dediğim an,

Muzipçe gülümsedi,

"Yani kabul etse..." Dedi sinsice ve devam etti "bende kalır mıydın?"

Hemen yerimden kalktım,

"Hayır tabi ki ne alaka?"

"Öyle mi dersin"

"Öyle derim"

Dediğimde güldü onu orda yalnız bırakarak odama gittim yarın akşam yola koyulacaktık uykusuz kalmak istemiyordum. Bu nedenle erken uyumuştum.
******************************
Sabah kalktığımda elimi yüzümü yıkadım. Bizimkilerin yanına gitmek için merdivenlere yöneldiğimde evde misafir olduğunu farkettim, yanlarına vardığımda gözlerim faltaşı gibi açılmıştı,ona şaşkınca bakarken çağrı heyecanla,

"Gelsene yanımıza, Berkay bu kardeşim Açelya"

Berkay gülümseyerek,

"Tanıştığıma memnun oldum Açelya"

İsmimi imalı bir şekilde bastırarak söylemişti. Hemen ardından

"Ben memnun olmadım"

Dediğimde Ateş güldü hemen sonra ciddiyetini korumak için gülüşünü durdurmuştu.
Atlas bana bakarak sırıttı bundan keyif almıştı. Çağrı ise napıyorsun dercesine bakıyordu bana. Gergin ortamı Alev bozdu,

"Açelya çok şakacı birisidir kusura bakma"

Gerçekleri söylemek bizi şakacı kılmazdı ki

Berkay iyi çocuk rolüne bürünerek,

"Hiç önemli değil"

Demişti. Evime kadar girmişti. Bu olaydan Atlasa bahsedecektim. Bu çocuk kesinlikle güvenilir biri değildi.
Yada içgüdü'lerim bu yöndeydi bilemiyorum.

Masaya kahvaltı etmek için geçtik.

Kahvaltı yaparken yine o gülüşü ile bana bakıyordu. Bende dişlerimi sinirle sıkarak ona yapmacık bir gülüş yolladım. Kahvaltımızı yaptıktan sonra bahçede ki oturma yerimize geçtik. Nil hemen yanımda oturmuştu. Ateş, Atlas ve Çağrı Berkayla sohbet ediyorlardı. Gerçi Atlas konuşmuyordu. Sadece onu izliyordu.

Yanıma oturan Nil'e,

"Nil telefonumu uzatsana"

"Evet"

"Evet mi?"

"Aynen"

"Ne saçmalıyorsun kızım uzatsana şu telefonu"

Meğerse bizim Nil Berkayı izlrmekten beni dinlemiyordu bile ellerini yüzüyle birleştirmiş sırıtarak ona bakıyordu. Tabi Berkay sarışındı,
Nerde sarışın ve renkli göz varsa Nil orda bitiyordu. Kendine gelmesi için koluna bitane geçirdim. Acıyla kolunu tutarak,

"Ne oldu ya"

"Gözünle yedin çocuğu"

"Off ama sarışın ve çok tatlı şuna baksana"

Kod Adı: ALTÜSTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin