4 bölüm-Umut Tohumu

172 11 9
                                    

(Bölüm Şarkısı-Mabel matiz-Sarmaşık.
Kelime sayısı;4000)

Ölüm, Ölüm dört harften oluşan basit bir kelimeydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Ölüm, Ölüm dört harften oluşan basit bir kelimeydi. Derler ya, dile kolay. d

Dile kolaydı, dilime kolay gelen o kelime yıllarımı çürütüyordu, ölümü bekledim. Ölümü hep bekledim, biliyordum birgün beni bulurdu.

Ama bu zamanda istemedim, şimdi istemedim. Yıllar sonra yaşamak isterken bu lanet hastalık öyle bir yerden vurdu ki beni tüm hayatımı yavaş yavaş çürüttü. 2 seneden fazladır süren böbrek yetmezliği hayatımı giderek daha çok soldurdu.

Babamın bende bıraktığı izler beni bir uçuruma itiyordu. Bir salıncak vardı, ben o uçurumun kenarında o salıncakda sallanıp duruyordum. Ne zaman dengem bozulacaktıda öleceğim diye bekliyordum.

Sonra Pusat geldi, kaybettiğim tüm dengeleri birer birer düzeltmek istedi. Ama kader yine bir şekilde bana izin vermedi. Kader Pusat'a izin vermedi.

...

Gözlerim yavaşça aralanıyordu. Bilincim yerine gelirken beni karşılayan beyaz tavan qayet tanıdık bir manzaraydı. Defalarca böyle uyanmıştım, burnumda bir solunum cihazı, koluma uzanan bir serum, mide bulantısı, baş dönmesi.

 Defalarca böyle uyanmıştım, burnumda bir solunum cihazı, koluma uzanan bir serum, mide bulantısı, baş dönmesi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Susluktan kuruyan dudaklarımı araladığımda gözlerim etrafta gezindi. "Nil?" Diye sordu bir ses, beynim olanları algılamaya çalışırken bulanık gözlerim sağa döndü.

Yanımda sandalyede oturan Pusatı farkettim. Üstündeki elbiseler değişmişti, saçları darmadağınıkdı. Göz altlarında ki morluklar daha çok artmışdı, hatta gözlerinin içi kıp kırmızıydı. Uyumamıştı.

Yüzünde günlerin yorgunluğu vardı. Biraz daha etrafa bakınınca, koltukta uyuya kalan Virayı farkettim. Başını koltuğun el kısmına koymuş derin bir uykudaydı. Koltuğun diğer ucunda Fırat uyuya kalmıştı, kollarını göğsünde kenetlemişti başını geri yaslamış uyuyordu.

Çetenin KalbiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin