8.Bölüm⚖️🎖️

43 3 0
                                    

^^Bu bölüm şuana kadar en önemli bölüm,dikkatle okuyunuz. ^^

(ÖZGE BAYSOY)

  Dün onunla mesajlaştıktan sonra uyumuştum, sabah ağrılarla uyanmıştım. Belimin ağrısı canımı yakıyordu, karaciğerimi verirken hiç düşünmemiştim. Bu gece keşke dedirtmişti, keşke vermeseydim diye ama her şey çoktan geçmişti. Haklıydı evlen dediğim zaman ama bu beni yere vurması anlamına gelmiyordu. Benim de bir gururum vardı, çiğnerse canını yakardım. 

Bugün Leyla okula gitmemişti, benimle kalmak istemişti. Güzey beni hiç aramamıştı, beni düşündüğünü biliyordum çünkü gece Leyla onunla konuşuyordu. Onu şuan görmek istemiyordum, mantıklı konuşacaktı. Benim durumumda mantıksızlık üstüne kuruluydu. Bir süre uzak durmalıydım.

Leyla kahvaltıyı hazırlayıp önüme koydu, iştahım çok yoktu. Azar azar yedim yemeklerden, hap içecektim. Yeme işlerim bitince beni yalnız bırakmasını istedim. Başta reddetti, sonradan böyle rahat olacağımı anladı. Özellikle onu bir konu da tembihlemiştim. Annem veya babama asla söylemeyecekti ameliyat olduğumu, beni sinir etmemek için onu da kabul etti. 

Her şeyi bıraktım kenara, aklıma dün ki dava gelmişti. Askeriye davasıydı, hem de Cafer'in ve Üster'in olduğu yerde olmuştu. Sanki tesadüftü ama tesadüflere inanmazdım, her şey kaderdi.

Davayı incelemeye başladım, ölen kişi MEHMET ALİ ŞAHİN idi.  Öldüğü gün 1 MAYIS idi. 10 gün önce ölmüştü, çok yakın bir tarih. Otopsi raporu yoktu, acilen olmalıydı. Hemen adliyeye gidip bu davayla ilgilenmeliydim. 

Hasta hasta gidecektim, ya çok önemli bir şeyse. Hızlıca dolabımdan bir takım çıkardım, kırmızı hoş bir takımdı. 

Hasta olduğum için yüzüm renksiz, beyazdı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hasta olduğum için yüzüm renksiz, beyazdı. Az da olsa yüzümü makyajla topladım. En çarpıcı yer dudaklarım olmuştu, kırmızı ruj sürmüştüm. Saçımı da yapıp odadan çıktım.

Gel şimdi Leyla'yı ikna et.

Ona gözükmeden gitmek istiyordum, ne kadar mümkünse. Sessiz adımlarla kapıya gittim ama benim safoş kardeşim mutfaktan çıkmış bana şaşkın şaşkın bakıyordu.

"Abla nereye?"

"Adliyeye gitmem gerek, hemen döneceğim." Korkarak bana yaklaştı.

"Abla senin dinlenmen gerek, kafayı mı yedin?Koca adliyede savcı mı kalmadı. Buraya kadardı benim sabırım, bundan sonra yanında olmam. Annemi ararım."

Belimin ağrısını ona göstermek istemiyordum, bu sebepten daha fazla ayaktan durursam bayılacak gibiydim. Ama gitmemde gerekiyordu.

"Lütfen son bir kez daha dediğimi yap, sonra hep dinleneceğim söz. Leyla lütfen, çok önemli..."
Masumca baktım yüzüne, ne diyeceğini bilmiyordu.

Gönül Harekâtı(Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin