20.bölüm

2.1K 148 56
                                    

Gizay'dan:

Sabah Mirzah'ın kollarında uyandım. Dün akşamki aynı pozisyondaydık.

Mirzah'ı uyandırmamaya çalışarak yataktan yavaşça kalktım.
Duş alacaktım.Hızlıca banyoya girip , üzerimi çıkartıp suyu ılık olarak ayarladım. Suyun altına girip ilk olarak kendimi bir güzel lifledim. Sonra saçıma çiçek kokulu şampuan ile iki kere yıkayıp, duruladım.Saçımı duşa kabinin içinde iyice suyunu akıtıp çıktım.

Havluların asıldığı yerden geçen gün kullandığım bornozu alıp, üzerime geçirdim.

Tam banyodan çıkacakken karşımdaki aynadan boynumda ki morluklar dikkatimi çekti. Aynanın önüne geçip dikkatlice baktım.
Bornozu biraz yana çekip göğsüme de baktım.

"Off ne ile kapatacağım bunları."
Mirzah'ta sağolsun resmen vakumlamış beni. Bornozun önünü kapatarak banyodan çıktım.

Yatağa baktığımda Mirzah yüz üstü hala uyuyordu.

Yavaşça giyinme odasına gittim. Büyük dolabın içindeki çekmeceden iç çamaşırlarımı alıp giyindim.

Dolaptan da beyaz tişört ile gri eşofman alıp giydim.
Giyinme odasından çıktığımda Mirzah yavaştan hareketleniyor du.

Şimdi on saat uyanmayacaktı. Aklıma gelen fikir ile hiç düşünmeden yatağa doğru koşarak Mirzah'ın üstüne atladım.

Mirzah üzerine sanki atlamamışım gibi uykulu sesi ile sakince tepki verdi.

"Güzelim benden önce uyanmış demek ha?"
Bende Mirzah'ın sırtında yüzüm boynuna gelecek şekilde yattım.

"Hep sen mi uyanacaksın?"

Kolumdan çekip beni altına çekti.
Kollarını da iki yanıma koydu.
"Benim uyanmam kendi açımdan daha iyi açıkçası "

Gözleri yüzümün her zerresininde gezindi. Ezberlemek ister gibi.

"Neden senin uyanman daha iyi?"
Tam o sırada gözleri boynuma değdi.

Elini kaldırıp boynumda bir yere dokundu.
"Keşke biraz daha dikkat etseydim" diye mırıldandı. "Canın acıyor mu?"
Boynumdaki morluklar çok acımıyor du ama göğsümün üzerindekiler hafiften sızlıyor
du.

"Çok acımıyor" dediğimde inanmamış gibi yüzüme baktı. Sonra elini yavaşça tişörtümün yaka tarafına getirip aşağıya doğru az birşey indirdi.

Orada da gördüğü morluklar ile ağzında bir şeyler geveledi.

Tişörtümü tekrar eski hâline getirdi. Boynuma küçük bir buse kondurup ayağa kalktı.

"Yavrum ben bir duş alayım . Sen istersen in aşağıya"

Kafamı sallayıp kapıya doğru yöneldiğimde oda da Mirzah'ın sesi yükseldi.

"Güzelim" yönümü Mirzah'a çevirdim. Yüzündeki hafif sırıtışa anlam veremesem de şuan gözüme çok yakışıklı geldi.

"Boynundaki morlukları kapatmayacakmısın?"
Anında elim boynuma gitti. Bu morluklar resmen Mirzah ile bir haltlar yediğimin kanıtı idi.

Mirzah hala bana sırıtarak bakarken koşarak giyinme odasına girdim.

Ve kapıyı hızlıca kapadım. Az önceki halime rağmen odanın içindeki makyaj masasına doğru ilerledim. Koltuğa yavaşça oturarak aynanın önündeki makyaj malzemelerine baktım. İçlerinden kapatıcıyı alıp boynumdaki morlukların üzerine sürdüm. Hepsinin kapandığına emin olduktan sonra giyinme odasından çıktım.

MAFYA'MHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin