Evren'den..
1 ay sonra..
Annem pencere kenarında oturup camdan dışarı bakıyordu.Gününün neredeyse çoğunu böyle geçiriyordu.Ancak son günlerde biraz toparlanmıştı ya da ben öyle sanıyordum.
"Anne." dedim kısık sesle.Ruhsuz bakışları bana döndü.Cevap vermedi."Abimi gördün mü?" dediğimde başını iki yana sallayıp tekrardan pencereye döndü.
Sertçe yutkunup boğazımdaki yumruyu çektim.Derin bir nefes alıp verdim, yanına gidip oturdum.Ellerini ellerim arasına aldım."Annem." dediğimde bana baktı.Tıpkı bir robot gibiydi."Seni o kadar çok seviyorum ki kelimeler anlatmama yetmiyor." diyerek başladım.
"Babamın gidişi en çok seni üzdü, ama biz de üzüldük.Fakat hepimiz böyle başka yerlere dağılırsak mutlu olur muyuz ki?" dedim."Babam varken aileydik.Babam yok iken de öyle olmalıyız.Aile dediğin dağılmamalı, seni anlıyorum.Otuz senelik eşini kaybettin.Ben on dokuz senelik babamı kaybettim.Abim yirmi beş senelik babasını kaybetti." dedim.
"Ama hepimiz bunları bahane edip birbirimizden uzaklaşırsak olmaz ki." dedim."Haksız mıyım?" derken annemin gözlerinden yaş geldi.Hızla sildim gözyaşını."Tek bir damla gözyaşın için ölürüm annem, şimdi babam için, hayat arkadaşın için ayakta duramaz mısın?" dedim.
Annem bir süre boşluğa bakarak düşündü.Hemen sonra bana döndü ve kollarını açtı."Annem." diyerek kolları arasına girdim."Oğlum." dedi o da uzun bir süre sonra konuşarak."Çok pis kokuyorum, duş alıp geleceğim.Sen de abini ara.Akşam yemeğe çıkalım." dedi, ayağa kalkıp gözyaşını silerek.
Bende dolu dolu olmuş gözlerim ile başımı salladım.Annem "Oğlum, Oğuz'u da çağır.Bu süreçte çok yardımcı oldu, evin alışverişinde, kirada, faturalarda yardım etti.Onu çağırmamak olmaz." dedi.Tekrardan başımı salladım."Tamamdır, sultanım." dedim titrek sesimle.
Babam anneme sürekli 'Sultanım' diye seslenirdi.Annem, buruk bir gülümseme ile bana baktı."Hadi, eşek sıpası." dedi o da babamın bana söylediği lakap ile.Arkasına dönüp giderken gözlerimi sıkıca kapattım.
Telefonu çıkarıp sevdiğim adamı aradım."Alo, Oğuz." dediğimde Oğuz "Bebeğim, ne oldu, iyi misin, annene mi bir şey oldu?" dedi açtığım gibi."Oğuz, sakin." dedim."Kimseye bir şey olmadı, abim yanında mı?" dediğimde Oğuz "Değil, hayatım." dedi.
"Yine Yunus'un yanında sürtüyordur." dedi.Görmesem bile göz devirdiğini anlayabiliyordum.Güldüm."Onu ara, akşam yani iki saat sonra yemeğe çıkacağız.Annem de geliyor.İsterse Yunus da gelebilir." dedim.
Oğuz"Tamam, gülüm." dedi."Sen nasılsın, annen nasıl?" deyince içimde bir şeyler hareket etti sanki, kalbim küt küt atmaya başladı.Soğuk terler döküyordum resmen.
Bir süre konuşmadığım için Oğuz duraksadı."Evren, iyi misin?" deyince gözlerim doldu.Bir aydır sürekli bunu soruyordu."Oğuz, teşekkür ederim.." dedim fısıldayarak.Afalladığını hissettim."Sanki kendi aile sorunların yetmiyormuş gibi bir de benimle uğraşıyorsun." dedim.
"Evren." diye ciddi bir sesle konuşunca dikkat kesildim.Çok uzun zamandır bana bu şekilde seslenmiyordu."Sakın." diye başladı cümleye."Sakın bir daha bunu söyleme, sen benim aşık olduğum adamsın.Seni bir saniye fazla görebilmek canımı veririm.Seninle uğraşmıyorum ben, seninle tüm bu acılara göğüs geriyorum." dedi.
"Çok seviyorum seni." dedim.Oğuz "Sen bir de bana sor." dedi içi gidiyormuş gibi.
&
2 hafta sonra
Evren'den..
Fatma ile oturmuş onun BTS'e olan aşkını dinliyordum.Kahkaha attım."Bir şey diyeceğim, enişte." deyince gözlerim büyüdü."Ne eniştesi!" dedim şaşkınlıkla."Of, sanki bilmiyorum.Abim ile sen birbirinizi seviyorsunuz ama sevgili değilsiniz." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORBA/BXB
General FictionBxb kurgusudur.Homofobikler girmesin.Kitabım gay kitabıdır, hetero değildir! Yarı texting. Uzun süredir zorbalık gören Evren ve onun biricik zorbası Oğuz.