Ateş Timi (bxb)

-6-

Aradan haftalar geçti. Bu zaman boyunca Sarp komutan sürekli timini çalıştırdı. Bol antrenman yaptırdı ve Ateş Timinin birbirine alışmasını sağladı. Artık o kadar birbirlerini tanıyorlar ve güveniyorlardı ki kim ne yapar ne yapamaz iyi biliyorlardı. Yaklaşık üç haftadır da çarşıya çıkamamıştı Ateş Timi. Tabi bu Semih için kötüydü. Artık junior Semih'e sahip çıkamıyor onu zapt etmekte zorlanıyordu.

O gün herkes yataklarında uyurken bir alarm sesi ile herkes gözlerini açtı. Saat tam da uykunun en tatlı kısmını yani sabaha karşı dört sularını gösteriyordu. Herkes yataklarından hızlıca kalkıp bir dakikadan kısa bir süre içinde giyinip silahlarını kuşandı ve sahaya çıktı. Sarp elinde tuttuğu saate bakıp "AFFERİN LAN SİZE. TAMI TAMINA BİR BUÇUK DAKİKADA HAZIRLANDINIZ. DEMEK Kİ OLASI BİR SALDIRIYA HAZIRSINIZ." Dediğinde Semih sinir krizinin eşiğindeydi. "LA GOMUTAN SEN BİZİ Mİ DENİYON LA SABAH SABAH? YA ÇOK GÜZEL SEKS YAPIYODUM UYKUMDA HAY AMINA GOYAYIM." Diye bağırdığında Sarp güldü. "Sikin değil beynin çalışsın asker. " dediğinde Semih elinde tuttu silahı kendi kafasına dayadı. "Vallahi sıkacam la az kaldı. Bezdim la bezdim." Dediğinde herkes güldü. Baran tek harekette semihin elindeki silahı aldı. "Dur be sabah sabah kan temizletme bize. Midemi bulandırma akşam üzeri sıkarsın." Dediğinde Semih ona boş gözlerle bakıyordu.

Baranla da araları düzelmişti. Hala kavga ediyorlardı ama anlaşma biçimleri böyleydi. Kuzeyle Ceyhun'la ve Erenle de gayet yakınlaşmışlardı. Erenle o seks kaçamağını asla bir daha gündeme getirmediler. Yaşandı ve bitti onlar için. Sarp "ee gençler hazır uyandınız ne güzel. Bugün dövüş antremanı yapacağız." Dediğinde işte bu semihin hoşuna gitmişti. Severdi dövüşmeyi. "Eren Ceyhun sizi alalım baylar." Dedi matı göstererek. Eren ve Ceyhun başa baş bir mücadele sergilediler fakat Ceyhun daha tecrübeli olduğundan ereni yenmişti. Sarp kafasını onaylar biçimde sallayıp "kuzey Semih siz gelin." Dedi. İkili mata çıktığında Semih elini uzattı. "Seni severim bilirsin İzmir güzeli ama birazdan olacaklar için üzgünüm." Dediğinde kuzey gülümsedi. Kıran kırana bir dövüştü. Kuzey daha deneyimli ama Semih daha gençti. Neticede Semih kazandı. Sarp "Ceyhun ve baran sizler gelin." Dediğinde baran iki dakika içinde Ceyhun'u alt etti. Sarp bu sefer baran ve Semih'i çağırdığında dövüş beş dakikayı aşmış ama bir kazanan olmamıştı. Semih "eğlencen bittiyse neden teğmen olduğumu göstereyim sana." Dediğinde baran "kim kimden yerse." Dedi ve yeri boylaması bir oldu. Semih senelerini vermişti bu işe kolay mıydı yenilmek?

Sarp gülümsedi. "Aferin lan sana. Hadi bakalım üsteğmenim siz buyrun birde semihin karşısına." Dediğinde yaman bundan rahatsız olduğunu belirten homurtular eşliğinde matın üzerine geldi. Yaman daha uzun ve daha kalıplı olmasına rağmen Semih daha hızlı ve daha çevikti. Ve en önemlisi azgındı. Bir kaç hamlenin sonunda yamanı yüz üstü yere uzandırmıştı. "Pes et üsteğmen. Kabul et yaşlısın bence emekli ol." Dediğinde yaman hırladı. Kendini geriye doğru çekmeye çalışırken kalçası junior Semih'e çarptı. Semih yamanın kulağına eğilip "yanlış sulardasın yaman. Yakalarsam affetmem." Diyerek o kendini bu sefer kalçalara doğru itti. Bunu dışarısından görenler güç savaşı sanabilirdi fakat bu Semih için karşısındakini azdırma yöntemiydi. Başarılı da olmuştu. Yıllar olmuştu belki yaman ve semihin kaçamağı ama yamanın junior Semih'i unutması pek mümkün değildi. Elini yamanın boğazına doğru götürdü Semih. Bu daha çok baskınlık göstergesiydi. "Özledin mi üsteğmen? Altıma girmek ister misin?" Dediğinde yaman hırladı. "Seni altıma alırım yine de altına girmem." Dediğinde bu Semih için bir savaş çağrısıydı. "İyi izle bundan sonrasını." Diyerek bir iki hamleyle dövüşü kazandı. Sarp "aferin gittikçe gelişiyorsun teğmen." Dediğinde Semih pazılarını sıkarak birer öpücük kondurdu.

Antrenmandan sonra herkes duşa girmişti. Yamanın gözü hep semihin üzerindeydi ve Semih de bunu bilerek yavaş hareket ediyor duşa en son girmeyi bekliyordu. Herkes duşa girip çıktıktan sonra bahçenin ortasında tişörtünü çıkarıp güzel vücudunu gözler önüne serdi. Kuzey ona bakarak ıslık çaldığında Semih şuh bir kahkaha attı. "Bakabilirsiniz ama dokunadabilirsiniz. Bu bir sanat eseri. Bu bir heykeltıraş işi." Dediğinde baran bulduğu taşı ona attı. "Siktir len. Bu soğukta yaptığın şova bak. Bizimki sana kalkmaz aslan hadi işine." Dediğinde Semih karşı tarafta sarpla sohbet eden yamana gülümseyerek "bu vücuda illaki birilerinki kalkıyordur." Diyerek salına salına duş bölümüne gitti.