-14-

196 16 41
                                    

Semih önde savaş arkada merdivenlerden çıkıyorlardı. Sarpın da o sırada merdivenlerden ineceği tutmuştu ya. Şans işte. Savaş "Yüzbaşım ne zamandan beri askerlere gereksiz yere ceza verir olduk?" Dediğinde sarp gözlerini semihe hiç değdirmeden hatta ve hatta o yokmuş gibi davranarak savaşla göz göze geldi. "Benim timim benim kurallarım albay. Eğer bu kurallara itirazı olan varsa timimden ayrılabilir. Kimseyi burada zorla tutmuyorum." Arkasını dönüp yürümeye başladığında ikinci adımında tekrar döndü savaşa. "Hele ki benim verdiğim emirlere uyulmuyorsa... İşte o zaman neler olacağını bizzat gösteririm. Size iyi geceler dilerim albayım." Diyerek arkasını döndü ve hızlıca indi merdivenleri.

Odaya girdiklerinde Semih gerçekten titriyordu soğuktan. "Komutanı çok kızdırdım sanırım. Emre itaatsizlik ettim. Ben gitsem iyi olacak." Dediğinde savaş kaşlarını çattı. "Ben sana bir emir verdim. Benim mi sözüme itaatsizlik edeceksin? Eğer sorun çıkartır ve seni timden çıkartmak isterse benim timimde sana daima bir yer vardır." Dedi gülümseyerek. Semih'in ise asla ama asla aklında böyle fikir yoktu. "Asla albay."

Bir kaç saat sadece sohbetle geçmişti. Savaş ne kadar semihe yanaşmaya çalışsa da Semih'ten olumlu bir fikir alamamıştı. Semih sürekli ona yaklaşan adamı itiyor konu sekse gelince konuyu değişmiyordu. Savaş artık sinirlenmeye başlamıştı. "Semih yetmez mi bu yeni gelin nazın?" "Albayım size saygısızlık etmek istemem ama konu oraya gelmeyecek." Dediğinde savaş Semih'i ensesinden tutarak çekti. Dudaklarına sert bir şekilde yapıştığında Semih bir şey diyememişti. Savaşı sertçe itti. Savaş bunun üzerine çatık kaşlarla ona baktı. Semih artık iyiden iyiye sinirlenmişti. "SEN ALBAYINI NASIL İTERSİN?" Diye sorduğunda savaşın yakalarından tutup çekti. Burun burnaydılar. "Peki sen albay. İstemediğini defalarca dile getiren bir askerini nasıl öpersin?" Dediğinde savaş "DAHA GECEN GÜN ALTIMDA İNLİYORDUN LAN. ŞİMDİ Mİ İSTEMEYECEĞİN TUTTU?" Dedi ve Semih'i masaya doğru iterek kafasını masaya dayadı.

Sarp gürültüleri duyunca bir şey olduğunu sanıp albayın odasına dalmıştı. Ama görüntü hiç de hoş değildi. Semih'in dudakları kızarmış kafası masaya dayanmış arkasında da ona kasıklarını dayayan bir savaş... İkisinin de bakışları ona döndüğünde sarp bogazini temizledi. "Albayım ben bağırışma sesi duyunca bir şey oldu sandım. Kusura bakmayın." Diyerek odadan çıkmak için geri döndüğünde Semih'te savaşın elinden kurtulup onunla birlikte çıktı. Sarpın gözleri merdivenlerde Semih yanında yokmuş gibi davranıyordu. "Komutanım açıklayabilirim." Desede bir yanıt veya bir göz teması yoktu. Odasına geldiğinde sarp içeri girdi arkasından da semih. "Komutanım emrinize itaatsizlik etmek istemedim. Fakat Alba-" elini kaldırdı sarp. "Sus. Senin artık söz dinlemez hallerinden bıktım teğmen. Çık dışarı. Siktir git ne yapıyorsan onu yapmaya devam et." Dediğinde Semih tekrar ağzını açmış ama alacağı yanıtı bilerek geri kapatmıştı.

Doğruca büstün önüne gitti. Hava sıfırın altında dizlerine kadar gelen karla sabaha kadar bekledi. Acaba yanlış bir yol mu izlemişti? Acaba hiç bu toplara girmemeli miydi? Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte yaman uyanmış her zamanki gibi sarpı bekliyordu. Bahçede Semih'i görünce yanına gitti. "Napıyon lan burda?" Ses seda yok. "Semih? Sana diyorum iyi misin?" Yine bir cevap yok. Sadece gözler karşıya dikilmiş nefes alıp verme dışında tek bir hareket dahi yok. Yaman binadan çıkan sarpı görünce yanına koştu. "Komutanım." "Günaydın üsteğmen. Bir sorun mu  var?" Dediğinde yaman eliyle Semih'i göstererek "Han Teğmene seslendim konuştum ama beni duymuyor. Elleri yüzü bembeyaz olmuş soğuktan. İyi değil sanırım" dediğinde sarp da bakışlarını ona çevirmişti. Yavaş yavaş yanına yürüdü. "Teğmen" cevap yok. "Teğmen?" Yine bir cevap yok. Hala hazır ol pozisyonunda öylece karşıya bakiyor. Yamanla birbirlerine baktılar. "TEĞMEN SEMİH HAN RAHAT!" Diye bağırdı yine ses seda yok. "ASKER BU BİR EMİRDİR RAHAT!" Dediği an pozisyonunu bozdu. Yaman "oğlum mal mısın sen? Bu soğukta napıyorsun burda? Hasta olacaksın." Dediğinde Semih "Emir emirdir üsteğmenim." Dedi. Yaman anlamayan bakışlarla ona bakıyordu. Sarp "teğmen git sıcak bir duşa gir. Sonra yat uyu. Bugün izlisin." Dediğinde Semih selam verip gitti.

Ateş Timi (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin