R.U.A.

XII

Bir şey olacak gibiydi. Fakat bir şey olmuyordu.

Hüseyin Nihal Atsız

🐺

"Bu hayatta bir sarışından daha iyi ne vardır.."

Hilâl komutanın iç çekerek konuşması ile sırıttım. Cengiz komutan hafiften sarıya kaçıyordu ama.. Hadi inşallah. Zaten burada tek sarışın o ve Akay komutandı.

"İki sarışın."

Pat diye konuya dahil olmuştum ama gerçekler..

Boş olan sandalyeyi çekip oturduğumda hepsinin bakışları beni buldu. Kızlar eğlenen bir tonla beni onaylarken erkekler pek memnun kalmamış gibiydi bu durumdan. Hepsi kapkaraydı çünkü..

Emin'in bana fırlattığı eriği havada yakalayarak göz kırptım. Refleks oğlum bunlar. Abim sağolsun. Ben yirmi dört yıldır Oğuz Kağan Alemdar ile yaşıyorum..

Akay komutanda yanıma otururken ona bakmamaya çalıştım. Saçma sapan davranıyordu. Bence buradaki herkesin az buçuk psikolojik sorunları vardı. Başta da ben anasını satayım.

"Lan şunu düzgün ye!"

Gürbüz komutan sinirle Bahadır komutanın ensesine şaplağı attığında eriği şapırdata şapırdata yemeyi kesmişti. Canım çok çekiyordu ya.

"Ne yaptınız?"

Demirkan ters ters bir Akay komutana bir bana baktığında ne olduğunu anlamaya çalıştım. Niye öyle bakıyorsun? Hayırdır?

Tam sorusunu cevaplayacakken lafı ağzıma tıkar gibi Akay komutan benim yerime cevaplamıştı.

Sinirle dudağımı dişleyerek ne cevap vereceğini bekledim. Ona alttan bir bakış attığımda aynı şekilde o da bana baktı.

"Ağzından laf alamadık. İleri geri konuştu."

Ya öyle mi olmuş? Sabırla bir nefes alarak Demirkan'a döndüm. Benim vereceğim cevabı bekliyordu. Aşkım ya.

"Bayılttı."

Hepsi şaşkınca dediğimi dinlerken Abdullah komutan inanmazca Akay komutana döndüğünde ellerini masada birleştirdi.

"Ne yaptı?"

Bana üstten ters bir bakış atarak arkasına yaslandı. Onlar bizim komutanımızdı ve bilmek zorundalardı.

Evet, Emre adamın adını söyleyeceği an bayıltmıştı. Nedeni ise Emre'nin bana sulanmasıymış! Onun normal hâli o zaten.

"Emre'ye acımaya başladım. Çocuk git gel dayak yiyiyor."

Belen komutan dediğinde haksız sayılmazdı. Bir Demirkan bir Akay komutan..

"Hadi Demirkan komutanım kıskandı. Siz?"

Çüş ama. Elif komutanın sesli söylediği şey ile gözlerim kocaman olmuştu. Burada söylenecek şey miydi Allah aşkına? Çoğu sırıtışını gizlemek için değişik hareketlere girmişti.

Gözlerimiz Demirkan ile buluştuğunda ters ters Elif komutana baktı.

"Elif sen ne zamandır şınav çekmiyordun?"

Yerine sinerken ellerini göğsünde birleştirerek gözlerini kaçırdı Demirkan'dan. O kadar tatlı duruyordu ki şu an.

"Biraz oldu komutanım."

"Belli. Açılmış çenen yine."

Kaan komutan masaya başını gömmüş uyurken, gözlerim abimi aradı. Telefonum ondaydı.