Kırmızı hayal kırıkları

Vingtetun.

Özel Mesaj

Asi: Çağla, Alaz yanında mı?

Çağla: Hayır dün geceden beri onu görmedim, asikuşum.

Asi: Dün gece.... Dün gece birlikte değil miydiniz? Bügün öğlen oldu, Alaz'ı arıyorum, telefonu kapalı, nerede?

Çağla: Gece birden çıktı..
Ben yanına geldi diye düşündüm bilmiyorum.

Asi: Dün gece çıktı, bana haber vermedi.
Ve telefonunu açmıyor. Çağla, ne oldu?
Kötü bir şey mi oldu?

Çağla: Hayır...Ne olabilir ki?
Her zaman ki Alaz...

Asi: Çağla, bir şeyler var?
Benden mi gizliyorsunuz?
Tamam ailesel bir şey olabilir ama Alaz yapmaz, ben deli gibi merak ederken lanet olasıca telefonu kapatıp bırakmaz, beni merak içinde.
Başına bir şey geldi işte, başına bir şey geldi.

Çağla: Asi... Beni de panikletiyorsun, Yaman yanımda. Şimdi stüdyoya gidecek, tamam mı ? Hem sen de bizim ailemizsin, olabilir mi öyle şey?

Asi: Stüdyoya gittim, Tolganın mekanına gittim, okula gittim yok. Çağla...
Bölümdeki insanları tek tek aradım hatta danışman hocasına bile sordum.
Okula filan belki uğrar diye ama hiçbir yerde yok, iyi hissetmiyorum. Alaz nerede?
Kalbim... Kalbim acıyor (silindi.)

Çağla: Ben annemi arayacağım hatta bak geldi annem, bekle.
Bir şey yok, hatta yanına bile geliyordur.

Asi: Umarım... Gelsin hele bir kafasını kıracağım.
Bir ay kendine gelemeyecek.
Kimse de elimden alamayacak.

Özel Mesaj

Asi: Alaz...
Bana bunu neden yapıyorsun?
Dünden beri sana ulaşamıyorum.
Ben mi bir şey yaptım?
Dün gelme, git dedim diye mi sinirlendin?
Bak gerçekten kardeşlerim ile vakit geçir diye dedim.
Tolga mı ya da bu kadar sorunsa söylemem şarkı, çıkmam mekana.
Lütfen yapma... Alaz....
Alaz, yapma.
Aç şu telefonu, kötü hissediyorum.
Annemin gittiği zamanki gibi hissediyorum... Ben saçmalıyorum, değil mi?
Nasıl saçma şeyler düşünürsün Asi diyip arsızca bana bakacaksın değil mi?
Çünkü sen beni bırakmazsın, bırakamazsın.
Alaz korkuyorum, hani korkmam seni kötü yapardı. Aç telefonu sevgilim, lütfen.
(iletildi.)

Özel Konuşma

Tolga: Asi ?

Asi: Tolga... Şu an, konuşacak durumda değilim, sonra konuşalım, lütfen.

Tolga: Sen iyi misin?
Alaz yüzünden mi yoksa?

Asi: Alaz... Alaz'ı nereden çıkardın?

Tolga: Dün gece hayvan gibi içmişti, ayakta zor duruyordu. Öyle görünce delirmişsindir, tabi.

Asi: Sen...
Tolga dün gece Alaz senle miydi?
Tolga, Alaz nerede? Yanında mı?

Tolga: Sen... Asi sen biliyorsun, sandım.
Hayır, yanında değil. Alaz ile eskiden gittiğimiz mekan vardı. Ben açmadan önce benim mekanı, Aspa diye. Dün arkadaşım çağırdı, oraya gittim. Bir baktım Alaz. Sen de olursun sandım, tekti. Ne yapıyorsun dedim, siktir git diyip kovdu. Sonra içti, içti ve içti. Durdurmaya çalıştım, bardağı attı. Ben de sinirlenip gittim, sonra çıktı gitti, takip edecektim ama birden kayboldu.
Haberin vardır ya da sen alırsın diye düşündüm.