SAHTEKÂRLAR VE SADIKLAR 𝑏𝑥𝑏𝑥𝑏 -YARI TEXTİNG-

2.4

Aradan günler geçmişti, Harun hala Salih'in onu
aldattığını bilmediğini sanıyordu. Ama biliyordu.

Salih'in aklında gerçekten iyi bir plan vardı ve bu planı Ateş ile gerçekleştirecekti.

Ayaz ve Kaan arasında ki kavga büyümüştü, Kaan en son Ayaz'a yalvarıyordu, "lütfen, öldürme beni!" diye.

Salih, sabah erken saatte kalkmış ve telefonuna bakıyordu.

Harun ve Ateş de Salih'in ardından uyanmış ve kahvaltıyı hazırlamaya başlamışlardı.

Ateş her zaman ki gibi Harun'a soğuktu, Harun artık meraklanmıştı.

"Ateş, birşey mi oldu?"

"Uhm... Hayır, olmadı. Sebep?"

"Kaç gündür Salih de sen de bana soğuk davranıyorsunuz, ben size ne yaptım?"

Ateş, Harun'un bu sorusuna karşılık elinde ki bıçağı kenara bıraktı ve tezgaha yaslanarak Harun'a baktı.

"Bir düşüneyim... Mesela Salih'i aldatmış olabilirsin?"

Ateş'in dediği üzerine Harun bir an donalaldı.

"N-Ne aldatması lan? Ben niye aldatayım Salih'i!"

Ateş, yaslandığı yerden doğruldu ve bıçağı tekrardan eline alıp domatesi doğramaya devam etti.

"Ah, Harun... Bu daha başlangıç... Aldattığını ikimiz de iyi biliyoruz; o gün beni evden çıkardın, aşağıda otururken de birinin eve girdiğini gördüm. Buna açıklaman ne olacak peki?"

"Onun bize geldiğini nereden biliyorsun! Belki başka bir daireye gitti?"

"Takip ettim. Takip ettim ve sen kapıyı açınca seni belinden kavrayıp dudağına öpücük kondurdu. Bende bunun fotoğrafını çektim, galerimde ifşanız duruyor yani. Salih'e göstersem ne yapabilirsin ki?"

Ateş, sanki Salih'in olaylardan haberi yokmuş gibi konuşuyordu. Planın olayı da buydu zaten.

"N-Ne!" Harun Ateş'in dedikleri üzerine bir şok geçirdi. Salih'i aldattığının gün yüzüne çıkmayacağını sanıyordu. Ama yanılmıştı.

Ateş sırıttı, "Bana bak Harun. Hareketlerine dikkat et, şuan Salih bilmese bile ona gider ben söylerim ve o da öğrendiği gibi senden ayrılıp evden atar. Bunu sende istemezsin değil mi? Çünkü duyduğuma göre şuan da kalacak hiçbir yerin yok.."

Harun ne diyeceğini bilmiyordu, sadece mutfağın ortasında dikiliyordu.

"Salih'i sevmemem benim suçum mu?! Evet, aldattım! Hemde çok güzel aldattım! Ben onunla sevgiliyken başka adamlarla yattım! Salih odunun yapmadığı şeyleri başka kişilerde buldum! Bu benim suçum mu?"

Ateş, iyice sinirlenmeye başlıyordu. Sadece sakin kalması gerekliydi, Tanrı'ya dua ediyordu.

"Sevmiyorum onu! Sevmiyorum hatta nefret ediyorum. Ve en acısı da ne biliyor musun? Ben Kaan'lar ile plan yapmıştım! Salih ile sevgili rolü yapıp onun sırlarını öğrenip Kaan'lara iletiyordum ve onlar da gerekeni yapıyordu! Ben hiç sevmedim ki onu, niye sadık kalayım sevmediğim adama?"

Ateş bu sözleri üzerine elinde ki herşeyi bıraktı, bıçak hariç.

Bıçağı Harun'a doğrulttu ve konuşmaya başladı; "Biliyor musun? En başından beri konuşmalar kayıt altındaydı. Normalde Salih'e söylemeyecektim fakat senin bu kahpeliğini görünce vazgeçtim. Hah, aslında. Söylememe gerek yok ki? Zaten biliyor..."

Elinde ki bıçağı yavaşça indirdi ve tezgaha bıraktı. Yavaş adımlarla telefonu alıp mutfağı terk etti.

"Siktir. Biliyor muydu? Nasıl oğlum! Nasıl bilebilir?"

Harun kendi kendine söylenirken Salih bir anda karşısında belirince irkildi.

"Siktir! Salih...?"

"Salih.. ya, Salih..."

Salih en sonunda ciddiliğe dayanamayıp kahkaha savurdu.

"Gerçekten senin beni aldattığını öğrenmeyeceğimi mi sandın seni küçük aptal?"

"S-Salih, açıklayabiliri-"

"Neyi açıklayacaksın lan?! Kaan'lar ile nasıl plan kurduğunu mu? Benim tüm sırlarımı onlara nasıl aktardığını mı? Başka adamlarla nasıl yattığını mı? Neyi açıklayacaksın lan neyi?!"

"Salih, düşündüğün gibi değil! Sana kim bunları söylediyse yalan söylüyor!"

"Ses kayıtları ve resimler de mi yalan söylüyor Harun? Ben en başından beri telefondaydım! Ateş ses kaydı almadı beni aradı ve bende duydum her şeyi? Ne düşündüğüm gibi değil ha?!"

"Tamam lan, aldattım! Ne yapabilirsin ki? Seni kullandım seni harcadım ve sende aptal gibi bana kandın! Seni altı farklı adamla yatarak aldattım! Inan bana onlar senden daha iyiydi! En acınası şey de ne biliyor musun? Senin bunlardan yeni haberin oluyor!"

Salih Harun'un dediği üzerine kahkaha savurdu.

"Kim söyledi sana yeni öğrendiğimi? Ben bu ayın başından beri biliyordum ki? Seni aptal."

"Ne, nasıl lan? Ateş yeni öğrendiğini söyledi!"

Salih, "Ve sende buna inandın ha? Bu aslında ikimizin planladığı planın küçük bir başlangıcıydı Harun'cuk." diyip göz kırptı ve yanağına makas attı.

"Çek o ellerini üzerimden!"

"Daha geçen yatakta böyle demiyordun ama Har- ah, mesaj geldi. Bir saniye."

--------Salih'e gelen mesajlar ve konuşmaları----------

???:
Salih sen misin kardeşim

Salih:
Buyur yavrum 🤭

???:
Aylakligin sırası değil
Senin Harun diye manitan vardı demi

Salih:
He beni aldatan mı
Vardı evet öyle bi ilişkim vardı

???:
O tek seni aldatmadi
Beni de
Aldattı

Salih:
Kardeş sen kimsin?

???:
Şuan kim olduğum inan önemli değil
Ama Tanrıya yemin ederim ki
O oçu evden atmazsam sana ciddi zararlar verecek
Lütfen inan
Bana yaptı sana da yapilmasina göz yumamam

Salih:
Ne anlatiyon lan sen
Sadede gel olm
Daha harunla konuşmam gerekenler var
Kodugumun salağı beni aptal saniyo

???:
Beni de aptal sandı
Beni de parmağında oynattı
Senden tek bir isteğim var ki
O orospu çocuğunu evden at
*Bir fotoğraf*
Bu sana yeterli bir sebep olacaktır

----------------------------------------------------------------------------------

Salih olanlar karşısında gülmekle yetindi.

"Ciddi misin sen Harun?"

"Ne oldu?"

"Az önce bana millete attığın nudelar atıldı. Siktir git bu evden!"

"Ne? Hayır, Salih bunu bana yapamazsın!"

"Harun, ikiletme adamı. Eşyalarını toplayıp siktir gi-"

"Eşyaları zaten hazır Salih."

Ateş bir anda araya girince ikisi de anlamaz gözlerle ona baktı.

"Ne? Hazır mı? Daha iyi lan o zaman. Şimdi, Harun. Siktir git!"

"Tamam! Gidiyorum! Ama elbet ki intikamım çok acı olacak! Tanrıya yemin ederim bunları yapmamıs olmayı dileyeceksiniz!"

"Ah, Harun. Bekle bir dakika. Gitme, sana birşey demem gerekiyor."

Salih'in aklıma müthiş bir fikir gelmişti, Harun durdu ve onlara baktı.

Salih oyalanmadan Ateş'in belinden kavradı ve kendine çekip dudağına yapıştı. Kısa bir öpüşmeden sonra öpüşmeyi kesti ve Harun'a döndü.

"Bende seni aldatıyordum."

"Intikamım cidden acı olacak!"

"Yaw he he!"