-1 Hafta Sonra-
"Merhaba Calum, biliyorum bu sesli mesajı açmayacaksın. Diğer altısında olduğu gibi. Bugün yedinci gün, bana siktiri çektikten sonraki yedinci gün. Sana asla kızmadım sevgilim, gerçekten. Sadece, sadece seni sevdiğimi bil. Yemin ederim hala seni seviyorum, kalbini kırmak istemedim Calum. Sana her şeyi anlatabilirim, etrafımdaki insanlarla konuşabilirsin ama lütfen, en azından birisiyle konuş. Bana inanmanı isterdim, tüm kalbimle fakat inanmadın. Bunun için asla seni suçlamıyorum, haklısın. Fakat, lütfen bana cevap ver. Seni çok seviyorum sevgilim."
Calum sesli mesaj bittiğinde kafasını koltukta geriye atıp yatağındaki kıza baktı. Ardından derin nefes alıp baksırının üzerine şortunu geçirip odasından çıktı.
Merdivenleri kullanarak aşağıya indiğinde karşısında Luke'u görmeyi beklemiyordu.
Luke'la gözleri birleştiğinde Luke'un gözü boynundaki morluklara kaymıştı "Vay," dedi gülerken, "Hiç boş durmuyorsun."
Beraber koltuğa oturduklarında Calum elini saçından geçirdi, Luke ise telefonundaki numaraya bakıyordu.
"Neye bakıyorsun?" dedi Calum, Luke ise derin nefes aldı "Dostum, Dylan ile konuşmalısın. Andrea'nın yanındaymış o gün."
Calum kaşlarını çattı "Sen nerden biliyorsun?" Luke omuz silkip telefonu elinde döndürdü "Fotoğrafta gördüm." Calum dudaklarını ıslattı "Andrea benimle oynadı," dedi güldü ardından.
"Saçmalama Calum, o kız o kadar safki seninle oynamayı bırak sana kızamıyordu bile." pirsingini çekiştirdi "Hatırlarsan, onu groupien için ekmiştin."
Calum'un boğazı düğümlendiğinde kafasını önüne eğdi "Kalbim acıyor," dedi fısıldarken "Andrea," derin nefes aldı "Andrea'ya o kadar çok nefret besliyorum ki."
Luke ayağa kalkmadan önce en yakın arkadaşının omzunu sıvazladı "Sadece, Andrea'yı sevdiysen ona inan Cal."
***
ühühühü
