41-Mingi'ye güvenmek.

111 13 7
                                    

Bebekler artık dört aylık olmuşlardı. Onlarla ilgilenen altı alfa, iki beta ve Yuta vardı.
İkisi de oldukça sağlıklılardı ama dış görünüşlerinin aksine tamamen zıt karakterlere sahiplerdi.
Jungwon çok yaramaz bir bebekti. Asla düzgün uyumuyor, sürekli yaygara koparıyor, ilgi istiyordu. Jaewon ise bir oyuncak bebek kadar sessiz ve sevimliydi.

Hongjoong kucağında ki jaewon'u severken epey keyifliydi. Bebek iri gözleriyle alfaya bakarken o kadar sevimliydi ki.. Hongjoong sızlanıp onu yüzüyle aynı hizaya kaldırdı ve yanaklarına küçük öpücükler bıraktı. Daha sonra yuta'nın burada olmadığını hatırlayıp bebeğin küçük ellerinden birini nazikçe ısırdı. Sadece dişlerini sürtüyordu, bastırmıyordu ama Yuta onu görürse alfanın işi biterdi.

Mingyu ise kucağında ki haylaz Jungwon'u eğlendirmek için yirmi dakikadır aralıksız odanın içerisinde bir o yana bir bu yana yürüyordu. Durduğu anda bebek hemen ağlamaya başlıyordu.
Alfa yere oturmuş halde diğer bebeği seven Hongjoong'a baktı ve iç çekti.
"Ben dışarı gidiyorum. Bebek belki dışarının havasından hoşlanır."

Hongjoong başını kaldırdı ve iri alfaya baktı. "Bence o Yuta'yı özledi."

"Ama yuta uyuyor."

Hongjoong göz devirdi.
"Neden acaba? Dün gece onu uyutmadığın için olabilir mi?"
Diğer alfalar ve hatta Hongjoong bile aylardır omegaya dokunmaktan kaçınıyordu.
Mingyu'nun dün gece ki hamlesine kadar.

"Ne? Oldukça naziktim ve Yuta'da istiyordu. Stresli olduğunu ve onu rahatlatıp rahatlatamayacağımı sordu." Mingyu omuz silkti.

Hongjoong somurttu. Kıskanmış mıydı? Evet. Kendisi dururken neden Yuta'nın Mingyu'dan bunu istediği anlamıyordu.
"Her neyse. Bebeği joshua'ya götür. O bu konu da senden daha iyi."

Mingyu çatık kaşları eşliğinde yerde ki alfaya baktı ve odadan çıkarken bebeği nazikçe göğsüne bastırdı. Bahçeye çıkıp gölge bir yere oturduktan sonra derin bir nefes aldı. Temiz hava bebeğe de iyi gelirdi. "Babandan hoşlanmıyorsun değil mi ufaklık."
Onun minik burnuna işaret parmağını koydu ve gülümsedi.

Bebekte karşılık olarak ona gülümsedi. Adamın parmağını tutup küçük eliyle sıkıca kavradı.
"Siktir, siktir.. çok tatlısın."
Eğilip miniğin yanağını öptü ve kokusunu içine çekti. Asla bir bebeği olacağını düşünmemişti. Dünya böyle bir kıyamete sürüklenmeden önce bile. Yaşlanıp tek başına öleceğinden emindi. Şimdi ise Yuta ve iki bebeği vardı.
Artık eskisi gibi bencil düşüncelere dalamıyordu. Bu hareketlerine de yansıyordu. Artık cumartesi keşiflerine çıkmak onu korkutuyor, başına bir şey gelirse bebeklerinin babasız kalacağını düşünüyordu. Diğer dört alfa da kendilerinin bebeklerin babası olduğunu düşünse de bu Mingyu'nun umrunda değildi.
Ufaklıkların babası kesinlikle kendisiydi.

O sırada Hongjoong odada bebekle tek kalmasını fırsat bilerek onun çoraplarını bile çıkarmıştı. O minicik şirin ayakları ısırdı ve inledi. O kadar sevimlilerdi ki..
Bebeği severken kendinden geçiyordu adeta. Yuta burada olsaydı nazik olması için Hongjoong'u azarlardı.
Bu yüzden alfa şuan istediğini yapmakta özgür olduğu vakti değerlendirmeliydi.


~~~~~

Mingi yolu gösterirken Jeno, Jaehyun, Yeosang ve Johhny onu takip ediyordu. Mingi'nin önceki alfa çetesinin bazı evlere sakladığı yemek, mermi gibi önemli şeylerin yerlerini zulalarını gösteriyordu.
Taşımak zor olduğu için kalabalık yola çıkmışlardı. Üstelik yol da uzundu. Önce ki gelişlerinde üç günde dönebilmislerdi. Şimdi ise dördüncü günün içindelerdi.

Yuta da bu yüzden olsa gerek stresliydi. Neredeyse herkes gitmişti ve günlerdir yoklardı. Başlarına bir şey gelebilirdi. Mingyu'yla geçirdiği gece korkunç düşüncelerinden uzaklaştırmış ve yormuştu.

Mingi girecekleri evin kapısının önünde dururken konuşmaya başladı.
"Burada birkaç sokak ötede ki karakoldan aldığımız gerçekten işe yarar şeyler var. Bu yüzden içeriye birkaç zombi koymuştuk. İnsanlar gelirse girmekten korkmaları için. Onları öldürmeliyiz."

Mingi, elinde tuttuğu bıçaklarla uygun pozisyon alırken devam etti. "Dikkatli olun."
Yakaladıkları iki beta ve bir alfanın ısırılmasını sağladıktan sonra onları gevşekce içeriye bağlamışlardı. Dönüştüklerinde ipleri çözüp evin içinde serbestçe gezinebilmeleri gerekiyordu. Sonuçta onlar içeriye sakladıkları değerli malzemelerin bekçileri olacaklardı.
Bu yüzden üçüncü betayı sağlam şekilde sıkıca ısırılmış olanların görebileceği bir yere bağlamışlardı.
Böylece zombiye dönüşen üçü bağlı insana ulaşabilmek için ipleri uzun süre zorlayıp kurtulacaklardı.

Aslında halihazırda dışarıda gezinen zombilerden oraya bir şekilde koyabilirlerdi ama Seokmin böylesinin daha eğlenceli olacağını söylemişti. Ve diğerleri de umursamadı. Hatta bunu yaparken eğlendiler bile.
İçeriye girdiklerinde kolayca üç zombiyi öldürdüler. Mingi sağlam betayı bağladıkları yere baktı. Etleri kemiklerinden sıyrılmış bir iskelete benziyordu. Yalnızca sol bacağının bir kısmı ve yüzünün bir tarafı duruyordu ve o da çoğunlukla çürümüştü zaten.
Diğer üç zombi bağlı betayı kemiklerine kadar tüketmişti.

Zulayı bulduklarında Jeno ellerini saçlarının arasına geçirdi ve başını iki yana salladı.
"Vay be burası resmen cephane."

"Evet ama hepsini nasıl taşıyacağız?"
Jaehyun söyledi.

Mingi sırtını arkasında ki duvara yaslamış ve kollarını göğsünde birleştirmişti.
"Dışarıda ki arabalardan birini tamir edebiliriz. Düz kontak yapmayı biliyorum."

"Bu mantıklı."
Johnny söyledi ve silahlardan birini eline aldı.
"Bunlar işimize yarayacak."

Mingi bu adamları önemsediğinden değildi ama hepsi aynı şeyi istiyordu bu yüzden onlarla çalışmalıydı. Yuta'yı ve yeğenlerini korumak istiyordu.



Yuta

Yuta

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jaehyun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jaehyun

Jaehyun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 17 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Direniş' 🔞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin