Yorum gelirse sonra ki bölümü hemen yazabilirm, yoksa meleze yb yazcam djdnedhr
"Kalabalık gittiler, başlarına bir şey gelmeyecek merak etme."
Hongjoong ve Yuta harici herkes dışarıdaydı.“Ama yine de korkuyorum.” Yuta, Hongjoong'un kendi odasında ki eşyaları karıştırmasını izledi.
“Bu çok basit bir şeymiş gibi söylüyorsun.”Hongjoong başını çevirdi ve yer yatağında uzanan omegaya güldü. “Hiçbir şeyin kolay olmadığını artık öğrendik bence.”
“Çok doğru,” Yuta mırıldandı.
Çoraplarını çekip çıkardı ve gerindi.Hongjoong elinde tuttuğu iç çamaşırına burnunu gömerken, Yuta da ayaklarını örtünün altına soktu. "İğrençsin Hongjoong, onları giymiştim."
Alfa tekrar Yuta'ya baktı ve alaycı bir tavırla gülümsedi.
"Bu yüzden güzel kokuyor."Alfa hala Yuta'nın eşyalarını karıştırırken omega uykuya dalmıştı. Bir süre sonra Hongjoong'da örtünün altına girerken kıpırtıdan uyandı.
Onun sıcak, sert bedeniyle ilgili bir şeyler hafif uykusunu dağıtmış olmalıydı çünkü son derece uyanıktı. Ne kadar zaman geçtiğini bilmiyordu ama o sırtüstü yatarken Yuta da yanına kıvrıldı. Bakışları etrafta dolaşırken eşyalarını dağınık halde yatağın kenarında durduğunu gördü. Sinir bozucuydu.Yuta rahat bir pozisyon ararken teni tenine değiyordu. Hongjoong soyunmuştu ve Yuta bacağını onun çıplak bacağının üstüne atınca, iç çamaşırına kadar soyunduğunu fark etti. Baldırını onunkinin üstünde kaydırınca, bacak kılları Yuta'nın bacağımı gıdıkladı.
Hongjoong döndü, elini Yuta'nın küçük beline koydu ve sıktı.
"Uyuduğunu sanmıştım."
Başını kaldırıp alfanın yüzüne baktı. "Neden çıplaksın?"
Gözlerini kıstı.Elini Hongjoongun göğsüne koyup göğüs kaslarının üstünde gezdirdi.
Bedeni çok sertti, yarası henüz tam olarak iyileşmemişti.Hongjoong orada yatmış, Yuta'ya yaslanmışken, olup biten şeylerin hiçbirini düşünmüyordu. Hiçbir şey düşünmüyordu. Ve bu mutluluk verici derecede mükemmeldi. Düşünceleri normalde hiç boş kalmamazdı. Rahatsız edici giysilerini çıkarmıştı Yuta'nın temiz, güzel kokan yatağına girerken. Onun yumuşacık tenine temas etmek istiyordu. Yalnızca boxer iç çamaşırını giyiyordu.
“Yuta" dedi gırtlaktan gelen kısık bir sesle. “Burada bizimle mutlu musun?”
"Daha mutlu zamanlarım da olmuştu." Hongjoongun gözlerine bakarken söyledi ve iç çekti.
"Ama yine de iyi olduğumu düşünüyorum. Burada kendimi güvende hissediyorum. Mingyu biraz rahatsız edici ama diğerleriniz iyi."Hongjoong elini kaldırdı ve Yuta'nın yüzüne koydu.
"Eskiden, tüm bu salgın ve zombilerden önce alfalarla ve betalarla da takılırdım. Yani benim için ilişkinin ve şehvetin cinsiyeti yoktu."
Baş parmağı ile yuta'nın dolgun alt dudağını ezdi. "Ama seni o kadar arzuluyorum ki ve bunun sebebi bir omega olman değil. Tatlısın, karakterin, kısacası sen. Sen çekici birisin Yuta."Yuta ağzını açtı ve alt dudağını ezen parmağı içine aldı. Birkaç saniye emip bıraktı. "Bu tehlikeli alfalar ortaya çıkmadan ve sen kaybolmadan önce ben de size alıştığımız fark etmemiştim. Korktum ve korkuyorum. Yeniden yalnız kalmak ve sizi de kaybetmek istemiyorum."
Hongjoong'un yüzünde yaramaz bir gülümseme oluştu. "Ama böyle şeyler yaparsan aletimi kontrol edemem Yuta." Islak parmağına bakarken şikayet etti.
"Yarana pansuman yapmam bile seni azdırıyor Hongjoong. Korkunç birisin." Yuta da karşılık olarak sızlandı. "Yani özel bir şey yapmama gerek yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Direniş' 🔞
FanficYuta, tüm dünyayı kıyamete sürükleyen bir salgının ardından, Alfaların ipleri ele aldığı, adaletsiz dünya da tek başına bir omega olarak hayatta kalmak zorundadır. Üstelik omegalar.. onlar neredeyse tükenmişti. Bir omega bulmak, yemek bulmaktan bile...