62. BÖLÜM
Yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayınız:)
Sabah uyandığımda duş, alıp siyah bir etek ile, belde biten bir ceket giymiştim. Ayakkabı olarak da siyah stiletto giymiştim.
Uzun sarı saçlarımı da açık bırakmıştım.
Takılarımı da taktıktan sonra çantamı alıp, aşağı inmiştim.
Salonda oturan Eren'e baktım ve "hadi çıkalım, Eren" dedim. Eren ise sesimi duyar duymaz ayağa kalkıp dış kapıya doğru yürümeye başladı.
Bahçeye çıktığımız da Furkan'ı görmemle gözlerimi devirdim ve onu görmezden geldim.
Tam arabaya binecektim ki Furkan yanıma geldi ve "Efil Hanım, bir sorun mu var?" diye sordu.
Kafamı salladım ve "Furkan, seni sevdiğimi biliyorsun ama son iki gündür senden nefret etmem için çabalıyorsun" dedim.
Furkan ise oflayıp "iyi de biz de emir kuluyuz" dedi. Güldüm ve "emir kulu değil Emir'in kulusunuz, sürekli onu dinliyorsunuz. Biraz da başkasını dinleyin" dedim.
Furkan ise "sizi mi dinleyelim" dedi. Kafamı salladım ve "evet, bir kere de beni dinle ve bu adamlarını toplayıp git buradan, beni koruyan biri var zaten" dedim.
Furkan göz ucuyla Eren'e baktıktan sonra bana baktı ve Eren'in duymayacağı bir şekilde "biz bu adama güvenmiyoruz" dedi.
"Ben güveniyorum ama" dedim, sessiz bir şekilde.
Furkan'da güldü ve "sicilinde bir şey olmayabilir ama biz yine de güvenmiyoruz. Yani sizi ona emanet edemeyeceğiz" dedi.
Bu sefer ben de sinirden güldü. "Furkan, beni dinleyip adamlarını çekecek misin? Yoksa başka yollar mı deneyeyim" dediğimde, göz ucuyla etrafına baktı ve "Emir Bey, beni öldürür" dedi.
"Merak etme, öldürmez. Sen emri benim verdiğimi söyle, ve mümkünse hepiniz gidin buradan" dediğimde etrafına bir daha baktı, sayı sayıyor gibiydi.
Bana döndü "peki hepsini alıp gideceğim ama beş kişi burada kalacak. Haberiniz olsun" dedi.
Kafamı salladım ve "girdin gözüme Furkan, hadi görüşürüz" dedim ve cevap vermesine izin vermeden arabaya bindim. Benim arabaya binmem ile Eren'de arabaya bindi.
Furkan ise adamlarını hepsini yanına topladı.
Evden çıktıktan yarım saat sonra şirketin önüne gelmiştik.
Şirkete girdiğimde Derya yanıma geldi ve "hoş geldiniz, Efil Hanım. Bugün yoğun bir programınız yok ama, ilk tasarım için modellik yapacaktınız, onun çekimi var" dedi, asansöre bindiğimiz sırada.
"Güzel, bir kahve içtikten sonra, çekimler için beraber aşağı ineriz." dediğimde Derya'da not alıyordu.
Asansör durduğunda asansörden indik ve odama doğru gittik.
Eren kendi odasına girerken, Derya'da peşimden benim odaya geldi.
"Kahvenizi, ve modellik yapacağınız elbisenin fotoğraflarını getireceğim" dediğinde onu onayladım ve "güzel olur" dedim.
Derya, odadan çıktığında çantamı arkamdaki dolabın üstüne bıraktım ve telefonumu da masanın üzerine bıraktım.
Telefona bildirim geldiğinde, telefonu aldım ve gelen mesaja baktım.
Sevgilimm: Adamlarıma emir de veriyorsun ha?
Sevgiimm: Furkan yalakası da hemen seni dinlemiş, piç.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NYKS| Yarı texting
ChickLit"-Ben sana inanmıştım'' dediğimde yüzüme bile bakmıyordu. "-Suçlu olduğunu bildiğin için susuyorsun, yalvarırım susma, kalk ayağa bağır, çağır ama susma'' yine sessiz kalmaya devam etti. Ben deli gibi ağlarken, o sessizce beni dinliyordu. "-Ne ya...