Bir haftadır Simge'yi hiç görmüyordum. Telefonumu arada kullanmam gerektiğinde ise artık aramalarının olmamasını görmek tuhaftı. Öylece yok olmuş gibiydi. Sanırım yaşanan her şeyden sonra beklediğim tepki bu değildi. Camlardan birini açtırmış şekilde elimdeki sigarayı izliyordum. Parmaklarımda duruşuna bakıyorken çok dalmış olmalıyım ki duymadım arkamdaki sesi.
- Yakayım ister misin?
Duyduğum yetişkin erken sesi ile bakışlarım yana kaydı. Hala bu kadar kalın bir ses biraz tuhaftı. Kafamda birleştirmesi garip geliyordu. Kendisi sigarasını yakarken bana yaklaştı. Bir nefes çekip üflediğinde çıkan duman ile cidden saçları kayboluyor gibiydi. Duman isminin çok isabetli olduğu belli oluyordu.
- Gerek yok canım istemiyor.
Sonra yeniden aşağıya bakıyorken Duman uzanarak benden bile beyaz olan ten renkli elini parmaklarıma götürdü.
- Yeniden böyle görmesi güzel.
Ne dediğini anladığım için cevap vermedim. İkimiz de sessiz kalıyorken o sigarayı tek eline alarak diğer eliyle parmaklarımı ve avcumu çok detaylı inceledi. Belli süre sonra hatırlayıp sigarasını yeniden götürdü dudaklarına. Boğuk bir homurtu ile konuştu.
- Bedeninde yok hiç değil mi?
Söylediği ile başımı hayır anlamında sallayınca elini oturduğum camın yukarısına dayadı. Boyunun böyle uzaması öyle garipti ki. Sanki daha dün kısaydı benden. Gerçi tam olarak ne zaman bu kadar gelişti biliyordum.
- İstersen kontrol edebilirim.
Sesi alaycı ve flörtöz çıksa da endişeli biliyordum. Yüzümde hafif bir gülümseme oluyorken onun sigarasını tutup bir nefes çektim.
- Olsa Sena fark ederdi emin ol.
Benim söylediğime gülmekle sigarasının gitmesi arasındaki mutsuzlukta kalmıştı.
- Kendininkini iç benimkini harcama ya.
Bir iki nefesi ardı ardına çekip yüzüne doğru üfledim geri uzatırken. Yüzü mutsuz bir ifade alınca kıkırdadım biraz. Kısa süre sonra ise yüzüm yeniden ciddi bir ifade aldı. Kafamı dışarıya çevirip izledim biraz caddeyi. Duman da sessizcce bekliyordu yanımda.
- Hiç Sana Bir Sır Vereceğim dizisini duydun mu?
Sorduğum soru ile yan gözle ona baktım. Yüzünde düşünen bir ifade oluştuktan sonra dudaklarından çıkan yoğun bir duman ile birlikte cevap verdi.
- İki sene önce falan bitti sanırım baya popülerdi diye hatırlıyorum da hiç izlemedim. Neden soruyorsun?
Başımı tamamen ondan tarafa çevirip oturduğum yerde dizlerimi daha kendime doğru çektim.
- Geçenlerde izledim.
Duman söylediğime bir şey demeden bekliyordu. Gözlerini bana dikmişken sessiz şekilde konuştum.
- Ana konusu karışık doğaüstü daha. Bir kız var gücü elektrik bu yüzden sürekli eldiven takıyor karşında dokunduğu herkese zarar veriyor sayılır. Sevdiği bir oğlan var o yüzden onunla asla yaklaşamıyorla-
Tam devam ediyorken Duman'ın kahkaha atmaya başlaması ile sözüm bölümdü. Ciddi anlamda gülüyordu. Tek elini omzuna koyup biraz beni sarstı gülüyorken. Sonunda kıkırtılarının arasından konuştu.
- Oha bu kadar bize benzeyen halini nasıl buldun lan.
Hala gülüyorken yüzüm düştü biraz. Aklıma gelenler ile başımı çevirdim. Yeniden boş sokağa bakıyorken Duman'ın gülmesi soldu yavaşça. Duruşunu dikleştiriyorken boğazını temizledi ve elini omzumdan çekip belime doğru indirdi. Daha desteleyen bir halde tutuyorken yüzüme bakmaya çalıştı. Sesi yeniden kalın haline gelmişti.
YOU ARE READING
in a room full of art i'd still stare at you
Fantasysahip olunan, olunabilecek anılar için kaybettiğimiz ve geri alınamayacak anılar için - gerçek adını kimseye söylememeye söz verdiğim ve hikayeyi okuyacağından yüzde yüz emin olduğum biri için.