Mafya'ya Mahkum +18 (BxB)

29. Bölüm

Yaklaşık yarım saatlik bir sessizliğin ardından

"Eline ne oldu Berkay?"

Sesi sertti

"Bilmiyorum. Bir şey mi oldu?"

Saruhan sert bir soluk bırakıp

"Elin morarmış. Kendine zarar vermeye mi başladın?"

Gece ve tüm gün boyunca elimde bir ağrı hissetmiş çok umursamamıştım aslında.
Gece elimi demir korumalıklara vurunca olmuştu büyük ihtimalle.
Elimi kaldırıp bakınca epey bir yerin morardığını gördüm.

Önemli değildi geçerdi

"Önemli bir şey değil geçer"

Saruhan sinirli bir soluk bırakıp

"Benim yüzümden öyle değil mi?"

Öyle

"Sorun yok dedim Saruhan"

"Nasıl sorun değil? Bir daha ne olursa olsun kendine zarar vermiyorsun Berkay bu konuda çok ciddiyim"

Titrek bir nefes alıp

"O zaman içki kullandığın zaman yanıma gelme, benden uzakta dur. İçki kokusu olunca seninle sevişme mi, sevişmeyi geç yatağına girmemi bekleme"

Bir süre sessizlik oluştu. Ne düşündüğünü merak ediyordum.
Birazdan senin kaprisinle de, senle de uğraşamam diyip beni kovarsa şaşırmazdım.

"Tamam anladım. Şimdi geç yatağa içmedim hiç bir şey. Anlaşılan bir keyfimiz olan içkiyi de senin için bırakacağız"

Hafif güler gibi olsam da beni ciddiye alması için ona yüz vermeyecektim.
Hem gece kapıyı vurup çıkmanın bedelini ödeyecekti.
Ne kadar zor durumda olduğu mu biliyordu, yine de o kapıyı vurup çıkabiliyordu

Omuzları mı silkince sert nefesi kulağıma doldu.

"Nazın bile ayrı güzel lan. Sonunda kafayı yedirdin bana"

O görmese de hafif tebessüm ettim.
Öküz herif beni sinirlendirse de sözleri kalbimi mest ediyordu.

"Öpmeye izin var mı?"

Yine omuz silkip üzerinden kalktım.
Saruhan hızla ayağa kalkıp beni yatağa itince şaşkınlıkla ufak bir 'ah' döküldü dudaklarım dan.
Yavaş yavaş yatağa çıkıp bacak arama girince kaşlarım çatıldı.

"Öpücüğü mü ne olursa olsun alırım o kadar da değil Berkay bey"

Dudaklarıma doğru eğilince başımı yana çevirdim.
Derin bir iç çekip başımı çevirdiğim tarafa yöneldi, öpmesine yine izin vermedim.
Başımı çevirip diğer tarafa yatırdım.
Yanağıma bir öpücük kondurup

"Yapma bebeğim"

İki eliyle yanakları mı kavrayıp beni kendine çevirdi.
Bir süre yüzme bakıp dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
Dudakları mı aralamayınca alt dudağımı çekiştirip dudağımı dudakları arasına sıkıştırdı.

Dudağımı kavrayıp emmeye başlayınca titrek bir nefes bıraktı.
Öpüşü talepkâr, bir o kadar da şefkatliydi..
Şu an içinin gittiğine emindim.
Bende ondan farklı değildim, karşılık vermesem de dudaklarına ihtiyacım vardı.

Dudakları yeniden nefes aldığı mı hissettiren hayat öpücüğü ile eş değerdi.
Dakikalarca önce alt dudağımı, sonra üst dudağımı emdi, yetmedi ikisini bir ağzına alıp sulu şekilde emdi.

Dudaklarımdan ayrılınca hemen boynuma geçti.
Bugün duş almamıştım nasıl kokuyordum bilmiyorum ama, o boynumu koklayarak minik öpücükler bırakmaya başladı.
Tekrar tekrar koklayınca herhalde güzel kokuyorum diye düşündüm.

Bir süre boynumda oyalanıp kendini yan tarafıma attı.
Kolu koluma değecek şekilde yan tarafıma yatıp, örtüyü üzerimize çekti.
Elini göğsümün üzerine koyup boylu boyunca okşamaya başladı

Dokunuşları bana göre mucize gibiydi.
Kendimi iyi hissediyordum.
Dokunuşları iyi hissettiriyordu.
Saruhan iyi hissettiriyordu.

Okşanmanın verdiği sarhoş hisle gözlerimi kapatmam uzun sürmedi.
Dün gece pek uyuduğum söylenemezdi, o yüzden bu son kaçınılmazdı.
Ama Selen yalnız kalmıştı.
Doğrulmaya çalışınca beni yatağa bastırdı.

"Kardeşini merak etme uyu bebeğim"

Sırtımı ona dönüp iyice ona yaslandım.
Saruhan bana dönüp belimi kavrayıp ensemi öptü.
Nefesini kulağımda hissedince gıdıklandım.

"İyi geceler"

Bir kaç mırıltı çıkarıp kendimi huzurlu bir uykuya bıraktım