31. Bölüm

1.3K 97 12
                                    

Onun için bir mağaza kapattırmıştım.
Gönülsüzce reyonlar arasında gezip ayıp olmasın diye bir kaç şey seçmişti.
İstese bütün servetimi önüne serecek kadar cömert hissediyordum kendimi.
Sanki tüm hayatımı onu mutlu etmeye odaklamış gibiydim.

Paranın satın aldığı şeylerden mutlu olmuyordu, bunu çok net belli ediyordu.
Ben ömrümde hiç fakirlik görmemiştim.
Her istediğim alındı yada yapıldı.
Berkay benim tam tersimdi, bir şey alırken elli kere düşünüyordu.

Paranın hesabını yapmasına gerek olmadığını ben ona anlatamıyordum.
Belki kendini bana borçlu hissettiği için böyleydi, belki aldıkları fazla geliyordu.
Ben bir gömleği bile üç beş defadan fazla giymezdim.
Giyim kuşamıma fazlasıyla para harcardım.

Ama Berkay ile bazı fikirlerim değişiyor gibiydi.
Onun bana hayat dersi vermeye niyeti olmasa da, ben o dersi çok iyi alıyordum.
Oturduğum yerden kalkıp arkasına geçtim.
Kulağına doğru yaklaşıp kulağına eğilince beni fark etmedi bile.

"Çok düşünme bebeğim istediğini seç al"

Hafif irkilip bana döndü. Nerdeyse dudak dudağa gelmiştik. Hatta bir ara dudağı dudağıma sürtmüştü.
Etrafta kamera falan olmasa dudaklarına yumulacaktım.
Kendini toparlayıp bir kaç adım geriye gitti.
Derin bir çekip bakışlarımı dudaklarından alıp gözlerine çevirdim

"Şey bunlar yeterli gidelim mi?"

"Senin için bir kaç şey seçeceğim ve üzerinde görmek istiyorum"

"Tamam"

Onayı alınca reyonlar arasında gezmeye başladım.
İlgimi hemen ipek olan modeller çekti.
Narin bedenine ipek yakışıyordu.
Birde poposuna yapışan tayt kadar ince pantolonlar.

Bedenini seçip ona kıyafetleri verdim.
Berkay giyinme kabinine girince sabırsızlıkla bekledim.
Biraz sonra çıkınca derin bir nefes alma isteğiyle, ciğerlerime bir nefes çektim.
Yine aklımı başımdan alacak bir güzelliğe sahipti.

"Sen neden bu kadar mükemmelsin?"

Utangaç bir gülümseme sunarak

"Bence abartıyorsun"

"Kendi değerini bir bilsen"

Gerçekten bir bilse. Sıcak bastı büyülendim be çocuk.

"Ben üzerimi değiştirip geleyim"

Başımı yukarı aşağı sallayıp reyonları talan ettim. Gözüme güzel gelen her şeyi aldım.
Berkay kasaya gelince kaşları çatıldı.

"Bizden başka kimse yok ama?"

"Onları senin için alacağım"

"Bu kadar giysiyi ne yapacağım? Hepsi fazla"

Berkay'ı ciddiye almayıp kasiyeri çağırdım.
Kasiyer etiketleri geçerken, bir insan için ilk defa giysi seçtiğimi fark ettim.
Ben söylerdim alınırdı. Kendim için olanları ise kendim seçerdim.

Berkay biraz homurdansa da her şeyi alıp arabaya götürülüşünü izledim.
Biz arabaya binince şoför bizi söylediğim yere büyük bir otele getirdi.
Berkay bir şey söylemeden beni takip etmeye başladı.

Sadece yüzümü gören personel tüm işlemleri mi halletti.
Berkay ile asansöre binince onu asansörün duvarı ile arama aldım.
Berkay bana şaşkınlıkla baktı.

"Odaya kadar sabret kamera olur, bir şey olur adın gaya çıkar. Ben ünlü biri değilim bana bir şey olmaz"

Kaşlarım çatıldı

"Kimse bir şey söyleyemez. Sen benimsin"

Biz konuşurken asansör durmuştu.
Berkay'ı elinden tutup hızla odanın olduğu yere getirdim. Şifreyi girip odaya girdim.
Burda da bir şey söylemezdi artık.
Elimi tişörtüne atınca tepki vermedi.
Tişörtü üzerinden çıkarıp yatağın üzerine salladım.

Yavaşça okşayarak boğazından kasıklarına kadar bir çizgiyle indim.
Bakışlarım yüzünün her yerini tarıyordu.
Sanki hâlâ bana kırgın gibiydi.
Ellerimi üzerinden çekip, kendi üzerimde ki gömleği çıkardım.

Şimdi eşitlenmiştik. Elini tutup onu yatağa doğru çekiştirdim. Yatağın kenarına oturup, dizime oturmasını sağladım.
Hemen ellerimle ince belini sarıp sol göğsünün üstüne bir öpücük kondurdum.
Berkay titrek bir nefes aldı.

"Sen üzülünce ben mutlu olmuyorum Berkay. O gece sen ne kadar üzüldüysen bende en az o kadar..."

Durup derin bir nefes aldım.

"Lütfen bana küsme. Bunu kabullenemiyorum.
Seni üzdüğüm için kendime kızıyorum. Amacım asla seni üzmek olmadı"

"Ben kolay bir insan değilim. Ben normal bir insan değilim. Kendime acımıyorum ama diğer insanlar kadar her şeyi, her duyguyu hissedemiyorum. Başkalarının hoş karşılayabileceği bazı şeyler benim ince çizgim  o çizgiyi kimse için aşamam. Aşarsam kendimi affedemem. Kendimi affedemediğim o kadar konu varken, bunlara bir yenisini ekleyemem. Beni anlamanı bekliyorum. Ben sadece kırılmıyorum Saruhan, parçalanıyorum. Çoğu zaman güçlü olduğum konular, bazen en güçsüz olduğum şeye dönüşüyor. Bana ne kadar katlanırsın bilmiyorum ama, benden değişim bekleme"

"Senden bir değişim beklemiyorum. Değişirsen belki sana ilgim bile azalabilir. Sadece bu şeyler benim içinde yeni. Benim hayatıma ailem de dahil kimse müdahale etmez, edemez. Bende sadece beni anlamanı, seni yavaş yavaş keşfetmeyi istiyorum"

Nazik nazik belden üstünü okşuyordum.
Gönlü olduktan sonra onunla sevişmek istiyordum.
Bana borçlu hissettiği için değil.
Hisleri umrumdaydı, beni istemeliydi.

"Tamam biraz abarttım sanırım ama fikrim değişmez bunu bil"

"Tamam bebeğim bu konuları sevişme sonrasına, hatta bir gün sonraya bıraksak? Valla deli oldum"

Berkay omuz silkince bıkkınlıkla gözlerimi kapattım.
Gözlerimi açıp yine yumuşak yola başvurdum.

"Omuz silkme bana, seni istiyorum"

Biraz düşünür gibi yapıp ellerini ensemde birleştirdi.
Daha beni kim durdurabilirdi derken

"Duş alsak terledik"

"Duş mu alalım?"

"Evet"

Kucağımdan kalkıp odanın içinde banyo aramasını izledim.
Bu çocuk cidden sabrımla oynuyordu.
Bir çeşit sabrımı esnetiyordu...

Mafya'ya Mahkum +18  (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin