1.BÖLÜM (GÜNCELLENDİ)

6K 179 63
                                    

Her geceki gibi yatakta dönüp dururken düşünüyordum. Ne yaptığını, nerede olduğunu, kimi düşündüğünü her şeyini tek tek düşünüyordum. Geceleri alışmıştım artık bu döngüye. 4 yıldır bu yatakta her gece uyumadan önce bunları aklımdan geçirirdim.

Bu gece genel düşüncelerimin dışında bugün gördüğüm manzarayı düşünüyordum.

Ece'nin pastasını kesmesinin ardından çalan şarkıyı dinlemeye başlamıştık. Ece doğum günlerine çok önem verdiği için bugün de bir parti hazırlamıştık. Geleceğini pek düşünmesemde etrafta Bora'yı arıyordu gözlerim. Sonunda onu bulduğunda bir süre boş bir ifadeyle bakmıştım. Kolunun altında ki kızla ve arkadaşlarıyla konuşuyordu. Normalde neşeli bir insandım fakat onu ne zaman bir kızla görsem böyle oluyordum. Ece'nin partisini bozmamak için kimseye görünmeden gitmeliydim. Biraz daha kalırsam ağlayabilirdim çünkü. Partiden çıkıp bir taksiye bindim.

İçimde ki duygular beni yıpratıyordu her gece. Ama zaten aşk değilmiydi. Gülmekte ağlamakta şaşırmakta sinirlenmekte yokmuydu içinde. Platonikse vardı. Bora'ya yaklaşmak için denemelerde bulunmuştum ama başarılı oldum diyemezdim.

O benim için gerçekten doğru kişi gibi geliyordu. Sanki ben bu adama aşığım diyerek gösterebilirmişim gibi. Güvenebilirmişim gibi.

...

Sabah kendiliğimden uyanmıştım. Herhalde heyecanımdan kaynaklanan bir durumdu. Bugün yükümü paylaşmak için Bora'yla konuşmayı düşünüyordum.

Kendimi tanıtmalıyım ben Hira Saydam. 18 yaşındayım. Annemle beraber yaşıyoruz. Babam yok babam hakkında fazla bilgim de yok.

Okula girdiğimde Ece ve Umut'un dün beni görmemiş olmasını umuyordum. Kızabilirlerdi ama Bora'yı öyle görmek canımı yakmıştı. Onlara bahsetsem belki beni anlarlardı. Kafamda hissettiğim acıyla sağıma doğru döndüğümde kızgın bir Ece gördüm. Anlaşılan dün erken kaçtığımı farketmişti. Onu kolundan tutup çekıştirerek boş bir banka otutturdum

"Sen kızmadan söyliyeyim dün onu bir kızla öyle görünce içimde birşeyler oldu. Daha fazla kalmak istemedim. Üzgünüm" diyerek kızmasını beklemeye başladım.

"Sana kızgınım ama seni anlıyorum hem üzülme bakıyım sonuçta arkadaşıdır. Bilmiyormusun enişte bey sevgili yapmıyor." diyerek bana teselli vermeye çalıştığında gülümsedim ve sarıldım.

Ece'ye bugün Bora'ya açılacağımdan bahsettiğimde önce 5 dakika şaşkınlıktan konuşamayıp, sonra okulda çığlık çığlığa sevinmişti.

Geçen 4 dersin ardından öğle arasındaydık. Bahçeye çıkar çıkmaz gözlerimle bahçeyi taramıştım. Yalnız oturması işime gelmişti ben bu utangaçlıkla yanına yaklaşamazdım çünkü.

Bir anda yanına gidip oturmuştum sonrasında titteyen ellerim ve bacaklarıma rağmen konuşmaya çalıştım.

"Bak ben sana bir şey söyleyeceğim fakat bölmeyeceğine söz ver" dedim o da onaylar gibi başını salladı bende cesaretlenerek devam ettim.

"4 Yıl oldu. Hala farketmedin fakat ben senin gülüşünü kirpiklerinin dizilişini gülerken çıkan gamzelerini mutluyken gözlerini kısıp sonradan gülüşünü kızgınken yumruklarını sıkarken genelde sol elini tercih edişini üzgünken kafanı toplamak için çocuk parkına gidişini basket atarken kısa bir süre çevreye bakınışını--" diye devam ederken bora sözümü kesti.

"Duygularını dinlemek istemiyorum" dediği an kısa süreli bir şoka uğradım. Hislerimin onun umurunda olmayışı sanki beni yıkmış gibiydi.

Zaten ne bekliyordum ki beni dikkate bile almazdı ama benim sevgim bunları hak etmemişti.

Gözleri ifadesizdi hiç bir şey hissetmiyor muydu gerçekten.

Gözlerinin içine baktım o benim izlediğim, sevdiğim adam değildi duygusuzun tekiydi. Oysa ki ben çok güzel sevmiştim o anlayamamıştı.

"Bunlar duygularım değildi yalnızca sana sevdiğim seni de anlatıyordum. Senden beni sevmeni istemedim sadece anla istedim." Deyip yanından ayrıldım. Nereye gideceğimi bilmeden okuldan çıktım.

BELKİ YENİDENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin