BU ARA BÖLÜM YAZMAYA ÇOK ÜŞENİYORUM SANKİ AMA MERAK ETMEYİN YAKINDA NE OLDUĞUNU ANLAYACAĞINIZ BİR BÖLÜM YAZACAĞIM, ŞİMDİLİK SADECE FİKİR YÜRÜTÜN :DdD,
Babamın fotoğraflarına ulaşmak için annemin odasına bakmalıydım. Annemin odasının kapısına geldiğim de içimden kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum. O rüyamda gördüğüm adam babam olamazdı. Benim babam bir katil olamazdı değil mi?
Peki ya o küçük çocuk kimdi? Bora'ya çok benziyordu fakat emin değildim. Sadece bir rüya olmasını istiyordum.
Kapı kolunu yavaşça indirip odaya girdim. Sessiz olmaya özen gösteriyordum çünkü kimseye açıklama yapacak durumda değildim. Yatağının yanında ki komidinine bakarak başlayabilirdim.
Çekmeceyi kendime doğru çekerek içinde ki dosyaları aldım. Bunlar yalnızca ehliyetler, sınav belgeleriydi. Çekmeceyi biraz daha karıştırdım fakat bulamamıştım. Doğum belgemi bulursam belki babam hakkında bilgi sahibi olurum diye düşünerek annemin dolabını açtım.
Ben genellikle eşyalarının altına koyardım ve o şekilde güvenli hissederdim. Belki annem de böyle yapmıştır diyerek eşyalarının altına bakmaya başladım. Eşyalarını çektiğim de bir kasa olduğunu gördüm.
Kasayı açmak için şifre lazımdı ve şifreyi daha önce bana söylememişti. Aslında kasa olduğunu bile şimdi öğreniyordum.
Sayılarla olacağı için aklıma gelen tarihleri deneyerek başladım.
10-10-1977 (annemin doğum tarihi)
08-09-1996 (Annemle babamın evlilik tarihi)
23-12-1997 (Benim doğum tarihim)
Şifre bunlardan hiç biri değildi ancak annem de bunları benim bilebileceğimi biliyordu. Aklıma gelen fikirle odanın içinde kağıt ve kalem aramaya başladım. Annemin çekmecesinden bulduğum kalemle tarihleri kağıda yazdım. Kronolojik sıraya koyarak yazdım. Annemin doğum tarihinini, annemle babamın evlilik yılının ayını, benim doğum tarihimin de yılının son iki rakamını yazdıktan sonra şifre olarak bunu denedim.
Kasa açılmıştı ve sevinç çığlıkları atmamamın tek sebebi içindekileri merak ettiğim kadar da korkuyor olmamdı.
Kasanın içinde ki kağıtları ve fotoğraf albümünü aldım. Yatağa oturup kağıtlara bakmaya başladım. Doğum belgem olanı bulduğum da babamın adına soyadına baktım. Heyecandan elim titriyordu.
'Halim Saydam'
Onun hakkında daha fazla bilgi bulacaktım ama fotoğraflarını bulmalıydım. Albümün kapağını kaldırdım.
İçinde benim küçüklük fotoğraflarım vardı. Hepsine tek tek bakıyordum çünkü bunları ben hiç görmemiştim. Son sayfasında bir zarf vardı. Üstünde 'Kızım'a' yazıyordu.
Zarfı açtığımda içindeki fotoğrafa baktım. Bu o rüyam daki silahı tutan adamdı.
Titreye ellerimle içinde ki mektubu aldım.
'Sevgili kızım;
Annenin bunu sana vermeyeceğini biliyorum, belki bulursun diye yazıyorum. Ben iyi biri değilim ve senin baban olmayı haketmiyorum. Senin mutluluğun için seni bırakmalıyım. Annen ve sen benim ne kadar kötü birine dönüştüğümü görmeyin diye sizi bırakıyorum. Belki benden nefret ediyorsun, ki buna eminim ama ben sizi seviyorum kızım. Aşık olduğum 2 kadını bırakıyorum seni ve anneni beni affedin.
Gerçekten kısacık bir veda mektubuyla mı bizi bırakmıştı bu adam. Bu kadar kötü birimiydi ki, kaçmıştı.
Ondan gerçekten nefret ediyordum, beni babasız bıraktığı için nefret ediyordum.
Kapı çaldığında eşyaları olduğu gibi bırakıp kapıyı kitledim. Aşağı inerken göz yaşlarımı sildim ve ifadesizliğimi takındım. Kapı ısrarla çalmaya devam ediyordu ve sinirlenmeme yetiyordu. 'Geldim işte' diye söylenerek kapıyı açtım.
"Bora."