Kim bu ya!?

111 31 47
                                    

Multide Sida ile Görkemi gördükten sonra Toygar.

TOYGAR'dan
Dün gece Sida ile bizim sınıfa yeni gelen çocuğu öpüşürken gördükten sonra bugün evden hiç çıkmamaya karar verdim.
Kızı 2 gün tek bıraktım hemen kaptılar ya.
Hayır yani Sida'ya da inanamıyorum. Ayrılışımızın üstünden bir hafta bile geçmeden nasıl başka çocukları öpebiliyordu ki.
Ha yani yakışıklı olsa yine iyi.
Yani benim kadar değil.
Sida nasıl o çocuğa kapılarını bu kadar çabuk açabilir ki.
Biz bile daha onunla öpüşmemiştik.
Ben nasıl nasıl nasıl sorularıyla boğuşurken kapı çaldı.
"Başak ne işin var senin burada?"
"Ya sen kaç gündür telefonlarımı açmıyorsun. Öldün mü kaldın mı haberim yok. Neden haber vermiyorsun bana?"
"Ya kızım kafayı mı yedin!. Bir gecelik bir şey idin.
Bittin gittin.
Kafanda büyütme o geceyi. Senin yüzünden Sidayla da ayrıldık. Onu başka birine kaptırdım. Hepsi senin suçun." dedim bağırarak. Sida'ya böyle bir şey yaptığım ve yaşattığım için kendimden nefret ediyorum.
"Benim suçum mu ciddi misin sen? Ay sanki kafana silah dayadım. Sen de gayet memnundun yaşadıklarından. Hem Sida'yı neden hala takıyorsun. Baksana kız hayatına devam etmeye çoktan başlamış bile..." cümlesine devam etmesine fırsat vermeden şiddetli bir şekilde bağırmaya başladım.
"Lan sen kimsin de Sida'nın hayatı hakkında yorum yapıyorsun. Her gece birinin altındasın.
Bunun gayet farkındayım.
Salak mı sanıyorsun sen beni.
O gece yüzünden beni avucunda tutabileceğini mi düşünüyorsun. Yani o kadar aptal olmadığını umuyorum."
parmağımı suratına doğru sallayarak konuşmaya devam ettim.
"Bir daha sakın bana gelme yaşanmışlıklar umrumda bile değil. Sen ve senin gibi kızlar benim için sadece bir eğlence.
Hiçbir anlam ifade etmiyorsunuz. Şimdi evimden çık ve bu yolu unut." dedim salladığım parmağımı kapıya doğru çevirerek.
"Tamam Toygar tamam. Ama Sida seni sevmiyor bunu bil.!"
"Defoll!" diye bağırdım. Bu sürtük cidden sınırlamı zorluyordu.
Neyse ki tek bir kelime dahi etmeden çıkıp gitti.
Kendimi koltuğa bırakıp saçlarımı avucuma aldım.
Bir süre öyle durduktan sonra hırsla saçlarımı çekip bağırdım.
"Sen benimsin Sida."
Kapıyı kilitleyip Sida'nın evinin yolunu tuttum.
Kapıyı ikinci çalışımda açtı.
"Özür dilerim. Çok pişmanım." gözlerim zaten kızarmıştı. Sida yüzüme doğru bakmadıkça bu kızarıklık çoğalıyordu kontrolsüz bir şekilde.
"Pişmansın. Hıh... Sen git bu yalanlarını Başak'a anlat. Bir daha da adımı ağzına alma.!" sesi yükseliyordu ama her cümlesinin sonunda kendini kontrol altına almaya çalışıyordu.
"Bana Başak deme. O kız gelip geçici bir şeydi..."
konuşmaya devam edemeden Sida sözümü kesti.
Tesadüfe bak bizimkisi de gelip geçici bir şeymiş. Bak senle yaşadığımız şey kocaman bir hataydı. Sen beni hiçbir zaman tam olarak sevmedin. Sevdiysen bile hissetiremedin. Hep aklın başkalarındaydı. Bunu görebilecek kadar zekiyim..." bu sefer ben onun sözünü kestim.
"Ben seni hep sevdim ve seveceğim. Elimden geldiğince bunu sana hissettirmeye çalıştım. Tamam başka kızlara da bakıyordum. Ama hiçbirine sana baktığım gibi bakmadım inan bana. Beni affet bırak o yeni çocuğu hem biz ayrılalı bir ay bile olmadı sen hemen yeni birini buldun. Bu durumda benim değil senin sevginden şüphe edilmeli bence." fazla ileri gitmiş olacağım ki yüzme sertçe inen tokat beni  kendime getirdi. Ve kendini kontrol etmeye çalışan Sida gitti. Yerine hayatım boyunca karşılaşmadığım bir Sida geldi.
"Seni adi pislik demek benim sevgimden şüphe duyulmalı ha? Ulan sen önce çuvaldızı kendine batır sonra iğneyi bana batırmana razı olurum ben. Sen beni aldattın hatırlıyorsan. Ben seni değil. Bizden vazgeçen sendin. Ben değil. Başkalarıyla ilgilenen sendin. BEN DEĞİL. Bu konu hakkında yorum hakkı en az olan kişi sensin. Bak özgürsün git hayatını yaşa.! Her gece başka bir kızla takıl.! Beni boşversene sen ne diye takıyorsun beni?"
"Ben sana aşığım!" dedim bağırarak.
"Bok aşıksın!! Aşık olan başkalarına göz ıcuyla bile bakmaz. Konuşturma beni burada. Senin derdin ayrılmamız değil. Senin derdin senden sonra hemen birini bulmam. Tabii gururunuza yediremediniz değil mi beyefendi.! Görkem çok iyi birisi. Bana kendimi değerli hissettiriyor. Ona olan sevgimi hakediyor. Sense zaman israfıydın. Hadi git şimdi zamanımı çalma daha fazla."
"Sen beni de seviyordun. Bir kaç gün sonra o Görkem midir nedir ondan da sıkılacaksın. Benden sıkıldığın gibi." dedim tek kaşımı kaldırarak.
"Bana bak Toygar beni aldatan sensin tekrar söylüyorum. Ayrılmamızın tek suçlusu sensin şimdi git seni görmeye dahi tahammül edemiyorum. Bir de üste çıkmaya çalışıyorsun..." Görkem'in sesiyle kalakaldı ve gözlerimi kısarak arkamı döndüm.
"Sen kimsin de Sida'yı bu kadar sinirlendirirsin?"
"Asıl sen kimsin lan?" dedim  rahat bir şekilde.
"Ben Görkem Sida'nın sevgilisiyim. Ya sen?"
Görkem piçi sensin demek.! Sidamı elimden alan çocuk.
"Vay vay vay Görkem bey sizsiniz demek. Hani o sevgilimi elimden alan şerefsiz."
"Sen onu aldattın. Sida'yı kaybeden sensin. Kimse zorla almadı elinden. Saçmalamayı kes ve burayı terk et." dedi Görkem piçi rahat bir tavırla.
Tamam istediğiniz gibi olsun. Ama şunu bil ki Sida için sadece geçici bir hevesten ibaretsin. Senden de bir gün sıkılacak. Siz de bir gün biteceksiniz."
Sida konuşmaya başladı.
"Ben Görkem'e aşığım. Ve o senin gibi değil. Lütfen giit. Yalvarıyorum."
Ve bu sözlerinin üzerine ,
"Tamam istediğin gibi olsun ama beni asla unutamayacaksın." derken Görkem Sida'nın yanında yerini aldı.
Fırsatçı.
Kafamı sallayıp yürümeye başladım. Arkamı dönüp baktığımdaysa Sida'nın Görkem'in kollarında teselli aradığını gördüm.
Keşke hiç çıkmasaydım evden geldim de ne oldu.
Eve gidip kapıyı çarptım ve beni her mutsuz olduğumda iyileştiren kitapların arasına döndüm.

Eveet gençlerr yeni bölümle karşınızdayım.
Ya siz ne tatlısınız o yorumlar okumalar MUHTEŞEMSİNİZZZZ.
Ben sizi çok sevdim yaa ☺️
Herkese tek tek teşekkür ederim. CANCAĞAZLARIM😃
İyi okumalar.☺️
BÖLÜM İTHAFI:
devrim_bayram ☺️❤️

LİMON ÇİÇEĞİ'M (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin