Multi:Kumsal
Ahh tahmini edin şu an nerdeyim. Bir uçakta. Bundan tam üç yıl önce annemi ve babamı evimizin yanması sonucu kaybettik"-tik " evet Abi'm ve ben ama Abi'm iki yıl önce Türkiye yi gezmek için gitti tabi ailem para sıçıyordu. Halada öyle işlerin başına çok güvendiğim bir adamı geçirdim ve ben okuyorum tabiki okul bitmeden şirketlerin başına geçmem. Ve şu ana gelecek olursak uçağım izmire inmek üzere. Şirketlerimiz Ankara ve İzmir olmak üzere iki şehirde ve çok büyükler ben de tek başıma Ankara da sıkıldım ve izmire taşınıyorum. Beni oraya bağlayan hiçbirşey yoktu. Ailemin vefatından birkaç ay sonra en yakın arkadaşım kardeş bildiğim çocuk Pusat zorunluluklar yüzünden izmire taşındı. Şansım varsa eğer onu bulmayı düşünüyorum."Sayın yolcularımız lütfen kemerlerinizi bağlayın" ve işte uçağım izmire iniş yaptı. Hemen daha önceden buraya yollatığım arabama binip buradaki evime sürdüm.
"Hoş geldiniz Kumsal kızım"
"Hoş buldum ecrin teyzecim"
Ah evet adım Kumsal ama ailemin yanarak ölmesinden ve benim o evden sağ sağlim çıkmam sonucu Ankara'daki arkadaşlarımın geneli bana Ateş derdi tabi buna hırçın olmamın da faydası var. Tam beş sene dövüş dersi aldım ve bir çok erkekten iyi motor ve araba kullanırım motor benim için tamamen bir tutku. Artık lise 3 ün ikinci dönemini burada okuyacağım tabi ikinci dönem geldiğim için hiç bir okul beni kabul etmek istemedi ama sonunda biraz belalı da olsa bir okula kaydımı yaptırabildim sonuçta öyle bi okulun başarısını yükselteceğim derslerim elbette iyi öyle olmak zorunda da ben Kumsal Çağalrım ve hayatımda ailemden kalan son şey olan şirketi asla batıramam. Yolculuğun yorgunluğu üzerime çökmüştü ve yarın okul vardı yemek yeme gereği bile duymadan yattım ve uyudum.
*** ***
"Kumsal kızım uyan"
"Tamam" sabah uzun zamandır olduğu gibi ecrin teyzenin sesiyle uyandım.Ecrin teyze daha annemler yaşadığı zamandan beri yardımcımız ve kimsesi yok. O yüzden beni yanlız bırakmamak için yanımda geldi. Hemen kalkıp yüzümü yıkadım ardından altıma siyah dar mini şortunu giydim üzerine de siyah göbeğimi açıkta bırakan bi t-shor çok az bir makyaj yapıp dudaklarıma çikolata aromalı parlatıcımı sürüp hemen ecrin teyzenin hazırladığı kahvaltıyı yaptım ardından hiç zaman kaybetmeden motoruma atlayıp okula sürdüm. Okula geldiğimde bahçede kimse yoktu hemen deri ceketimi giyip okula girdim.Tam müdürün odasına giderken biri pat diye önüme çıktı
"Ne yapıyosun burda"
" okula yeni geldim de"
"Tamam çekil şimdi küçük"
"Ah kendini sert mi sanıyosun"
"Sanmıyorum Öyleyim şimdi çekil önümden"
"Sen sertsen bende sertim"
" çekil önümden küçük benim okulum benim kurallarım" son sözünü söyleyip gitti. Tabi onu hiç takmayıp müdürün odasına girdim
"Sen Kumsal olmalısın şuben F hadi geç kalma" kafa sallayıp odadan çıktım sınıfın önüne geldiğimde direk içeri daldım tabi.
"Yeni öğrenci olmalısın" yine cevap vermeyip sadece kafa salladım.
"Peki sanırım konuşmayı sevmiyosu o zaman en arkaya Poyrazın yanına otur" çok düşünmeme gerek yoktu zaten iki boş yer vardı biri en arka biri bir önü en arkaya baktığımda sabahki çocuk vardı umursamayıp oturdum yanına
"Oturabilirsin demedim küçük"
"Bende sana sormadım Poyraz" kafamı kaldırdığımda sınıfı. Arkaya baktığını gördüm Poyraz kafasını kaldırınca herkes döndü ben onun duyabileceği şekilde
"Kumsal" dedim
"Hı"
"Adım Kumsal bana küçük demekten vaz geç"
"Umrumda değil küçük ayrıca nasıl bu okula düştün bilmiyorum ama önünü kapat burda zil çaldığı an sikerler seni" önüme baktığımda biraz açıldığını gördüm hemen düzeltip deri ceketimi çıkardım. Tabiki o söylediği şeyden sonra ona tek kelime etmedim. Sonunda zil çalmıştı ohhh tenefüs. Yanımdaki öküz beni iteleyip
"Kalk artık küçük sabaha kadar bekleyemem" yapmacık bi şekilde güldüm artık çok oluyodu bu
"Pardon öküz kalktım" gözlerinden alev fışkırırcasına bana baktı ve öndeki iki çocuğa işaret yapıp gitti. Tamam çocuk öküz falan ama çok yakışıklıydı tabi diğer ikisi de. Benimle konuşamaya çalışan erkekleri takmayıp ceketimi almadan dışarı çıktım hava sıcakta sonuçta. Ve benim şimdiden sigaraya ihtiyacım vardı.Aşağı indim bankta Poyrazı fark edince hiç bakmadan yürüdüm ta ki kolumdan biri çekene kadar. Arkamı dönmemle şaşkınlıktan gözlerim açıldı.
"Ateş"
"P-pusat" tabi Poyraz üç yıldır görmediğim kardeşim olan çocucukla hasret gidermeme izin verir mi tabiki hayır atladı hemen
"Yalancı bir küçük Kumsal mı diyelim Ateş mi?"
"Gerçi sen küçük diyorsun ama bende yalan olmaz. Kumsal adım"
"Poyraz sakin ol siz nerden tanışıyorsunuz."
"Aynı sınıftayız yeni sıra arkadaşım"
"Bi saniye Ateş sen bizim sınınıftamısın daha da önemlisi okulda"
"Evet Pusat ben de senin gibi temelli geçiş yaptım." Bunu dememle Pusat bana sıkıca sarıldı eskisi gibi sanki bir daha asla bırakmıycakmış gibi
"Gidin başka yerde sevişin"
"Kapa çeneni öküz yani Poyraz seni bilmem ama ben kardeşlerimle sevişmiyorum" Poyraz daha bir şey diyemeden guruptan biri atladı
"Pardon da şu Ateş mevzu ne. Çok mu-"
"Sus. Pusat sen de unut o lakabı bitti Ankara'da bıraktım onu."
"Peki güzelim nasıl istersen" dei Pusat ve ekledi "görünüşe göre Poyrazla iyi anlaşamamışsınız her neyse önce sizi tanıştırıyım bu Kumsal benim üç yaşımdan beri kardeşim üç sene önce buraya gelince ayrıldık. Aynı zamanda namı değer Ateş ama galiba artık kullanmıyor. Sen zaten poyrazı tanımışsın"dedi ve arkadaki iki satışını gösterip "Bunlarda Burak ve Buğra" dedi ve tabiki zil çaldı.
"Offfff" dedim. Pusat direk ne oldu diye atladı. "Bu tanışma hesapta yoktu ki ben bunun için çıkmadım"
"Hııı şey bu gün biz derse gitmiycez sınıkıntı olurmu Poyraz bizimle kalsa"
"Ahhh küçük sıra arkadaşımı yakından tanımak mı bana uyar."
"Uyuz"
"Tabi çenesini kapalı tuttuğu sürece."
"Kumsal" diye uyardı Pusat onu mahçup etmememek için
"Tamam bebeğim. 15 yıllık kardeşimizin sözünü de dinleyelim" bunu deyince yüzü güldü ve Burak arkadan
"Eee o zaman Alevle Aslıyı da çağıralım hep beraber otururuz " Poyraz onaylayınca Burak hemen aradı bu arada Pusat çakmak çıkardı. Poyraz "Bana da uzat." Diyip sigarasını çıkardı. Ben kaşlarımı çatında Pusat rota değiştirip bana döndü.
"Abi bi dakika kendim için çıkarmadım."dedi ve dudağıma yerleştirdiğim sigarayı yaktı.Poyraz gülmeye başladı
"Hadı ama bu küçük mü içicek."
Poyrazın bunu demesiyle içime çektiğim dumanı halkalar halinde yüzüne üfledim.Sesli bi şekilde yutkundu ve tam azını açacakken Tic bi ses duyuldu.
"Poyraz" poyraz kısık sesli bi küfür savurdu ve kafasını sallayarak biraz önce yarattığım etkiden kurtuldu. Burak hemen "ee kızlarda geldi ama kime gidiyoruz."
Pusat hemen atladı." O zaman Kumsalın evine gidelim hem nerde kaldığını görürüm.Sana uyar mı abi?" diyerek poyraza dönü neee abi mi hadi ama gurubun lideri o mu.Poyraz bana döndü
" küçük evinde rahat edebilcek miyiz" tebessüm ettim "Senin gibi bir öküzü ağırlamak Şeref."
"Kapa çeneni küçük. Tamam o zama oraya gidelim." Pusat arabasının anahtarını Buğraya attı
"Bebeyim sana emanet."
"Yok artık sen.arabanı.bana.verdin"
"Çok dikkatli ol şu an bineceğim şeyin özlemini üç senedir çekiyorum ben." Motorun anahtarlarını Pusat a attım.
"Ee o zaman sen sür. Motorun yanına gelince herkes şaşkınlıkla motora baktı. Pusat "bu bebeği çok özledim." Dedi "şey ben yolu pusata tarif edeceğim siz takip edersiniz." Herkez arabalarına bindi ve yola çıktık bakalım öküz ve yandaşlarını evde mutlu edebilecekmiyiz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sert Sahip
Teen Fiction-Kesit- -burda ne yapıyosun küçük -şey okula yeni geldim de -tamam çekil önümden -ahh sen kendini sert mi sanıyosun --sanmıyorum Öyleyim şimdi çekil - sen sertsen bende sertim -sınırlarını zorlama küçük benim okulum benim kurallarım ben ne dersem o