**********POYRAZ************
Gözlerimi yavaşça araladığımda yanımda çırılçıplak yatan Kumsalı gördüm. Dün gece aklıma gelince gülümsedim. Onun bedenine bakınca onu tekrar istediğimi anladım. Tanrım iyice ergenlere benzedim. Daha gece beraber olduğum kızı sabah da istiyorum. Bu kız erkeklik hormonlarımla çok oynuyor. Ona doyamıyorum. Kafasını iyice göğüsüme yerleştirdi. Ben de ona daha sıkı sarıldım. Artık tamamen onun sahibi olmuştum. Gözlerini açmadan
"Günaydın sahip." Dedi güldüm
"Günaydın küçüğüm." Dedim
Gözlerini açtı ve yüzüme baktı. Sonra tam kalkarken kolundan tutup yatağa geri düşürdüm.
"Napıyosun?"
"Daha sabah seximizi yapmadık."
"Poyraz kalk okula geç kalıcaz."
"Sahibine karşı mı geliyosun."
"Galiba evet sahip cezam ne?"
Dedi gülerek. Tek hamleyle altıma aldım ve tam dudaklarımızı birleştirirken aşağıdan Pusatın sesi geldi.
"Kumsal bebeğim nerdesin."
Kumsal bi anda beni yana attı. Hızla ayağa kalktı. Kasıkları ilki olmasından dolayı sızlıyor olmalı ki acıya iki büklüm oldu.
"Pusata anahtar vermiştim." Dedi
Yanına gidip kucağıma aldım ve küvetin suyunu açıp onu içine bıraktım.
"Ben idare edicem. Ama var ya ben bu Pusat ı sikmezsem neyim sabah sexsimin içine sıçtı." Dedim ve Kumsalın kıkırtısı eşliğinde banyodan çıktım. Hemen üzerimi giyindim ve merdivenlere yöneldim. Bu arada Burağn sesli yorumunu duydum.
"Aha Poyraz cidden öldürdü kızı abi ben dedim ama ikisini aynı evde bırakmayalım diye." Gülerek aşağı indim. Yüzümdeki gülümsemeyi silip
"Ne bağrıyonuz lan sabah sabah." Dedim. Burak yine
"Aha dedim işte bakın Kumsal yok."
"Sesi duyunca başta o sandım odasına baktım ama banyodan su sesi geliyodu. Dıştan heralde." Dedim. Pusat Burağın ensesine vurdu. Bu arada biz de kultuklara yığıldık. Biz sohbet ederken Kumsal koşarak merdivenlerden indi ve Pusatın kucağına atladı. Lan bu niye benim kucağıma atlamıyo. Ayrıca o şort ne lan gözükmüyo resmen. Bi saniye ben Poyraz Vuran az önce bi kızı mı kıskandım. Saçmalamaya başladım.
"Hoş geldiniz çocuklar." Dedi
"Hoş buldukta biraz daha çıkmazsak geç kalıcaz kanka." Dedi Burak. Hep beraber çıktık ve okula geçtik. Matematik Hocası sınıfa girince Kumsala yaklaştım. Kimsenin bakmadığına emin olunca dudaklarına bi öpücük bıraktım. Gözleri şaşkınlıktan açılırken
"Sabah ucsuz kurtulduk." Dedim
"Evet ama şimdi yakalanıcaz." Dedi ama buna rağmen sırada bana daha fazla yaklaştı. Elini adonislerime getirdi ve gezdirmeye başladı. Yavaşça elini erkekliğime getirdi. Elini gezdirirken bi anda avuçladı ve ben de ah diye bi ses çıktı. Tüm sınıfın ilgi odağı olduğum için hemen kıvırmam gerekiyodu.
"Soruyu anlamadım." Dedim.
Kumsal da gülerek.
"Siz devam edin hocam ben anlatçam ona soruyu." Dedi ve elini erkekliğimden geri çekti. Rahat bi nefes aldım. Resmen benimle oynamıştı. Ama herşeyin bir bedeli vardı ve ben de onu tek hamleyle sıradan attım ve yere yapıştı. Çoğu kişinin bakışları bize döndüğünde Pusat kalkıp onu kaldırdı. Kumsalın öldürücü bakışları bana döndüğünde zil çaldı ve bahçeye indik. Biz banka yürürken arkadan bi kız bağırdı.
"Esmer sürtük de teşrif etti." Seye herkes Kumsala döndü ve nasıl bir işkence yapacak diye bakarken Kumsal arkasını döndü ve kıza baktı. Sonra dudakları aralandı ve bağırarak kızın üzerine atladı.
"Masalllllll."
Kumsal kızla yere düştü ve Pusat ikisini de kaldırdı.
"Pis sürtük ya insan gidiyorum der."
"Vedalardan hoşlanmam."
Bu arada Masal denen kız Pusatla sarıldı.
"Biliyorum o yüzden ben geldim bebek." Dedi ve devam etti
"O zaman okulu asıyosunuz çünkü bi günlük izin alabildim şu cadoloz müdireden. Onu da seni duyup izin verdi. Pis kaltak."
"Ee Vuran geliyomusunuz." Dedi Kumsal. Hadi ama bu kız onu o kadar it arasında iki kız gezmeye gönderceğimi mi sanıyo.
"Okul sıktı küçük. Hadi çocuklar biz de gidelim." Buğra çantaları almaya gittiğınde Masal
"Ee beni Yunan tanrılarıyla tanıştırmıycakmısın. Kaltak yine bulmuş taşları."
"Ah senin gibi edepsiz bi arkadaşın ha. Ben Poyraz dedim
Diğer çocuklarlada tanıştıktan sonra da arabalara binip bi Kafe'ye sürmeye başladık. Masal beni gösterip.
"Sağlam parça." Dedi
"Kapa çeneni sürtük o benim"
Kumsalın söyledikleri üzerine lafa girdi.
"Yanlış küçük sen benimsin."
"Oha yattınız dimi. Sonunda sen de bizden oldun. Yılı beni dinleyip Savaşla yatmamışsın. Bu maşşalah kalemle çizilmiş gibi."
"Kızlar bende burdayım. Ne kadar sexi olduğumu biliyorum ama ben burdayken yapmayın dedikodumu. Ayrıca lan sen o piçle yatıcakmıydın."
"Saçmalama. Masal ayrıca kimse bilmiyo. Aramızda bebeğim."
"Oo süper demek Pusattan gizli Pusatın arkadaşıyla yatıyosun. Bi de bu çocuk bad boy sevgili de değilsinizdir. Oha çok eğlenceli. Sırrınız bende rahat olun."
Bu kız gerçekten tam Kumsallıktı. Deli, eğlenceli, patavatsız be en önemlisi edepsiz di. Kafe'ye geldiğimizde bi masaya oturduk. Genç bi garson gelip siparişlerimizi aldı ama gözünü Kumsalın üzerinden çekmiyordu. Uzaklaşırken Masal
"Hadi eskisi gibi ." Dedi
Herkes merakla onlara bakarken Kumsal garsona göz kırptı ve çocuk elindeki boş tepsiyi yere düşürdü. Kızlar gülmeye başladığında gurup da güldü. Gülmenin arasında yine konuşan masal oldu.
"Kızım bu arada Melih kafayı yedi." Pusat
"Hani benim yakın arkadaşım olan mı? " diye soru yöneltti.
"Aynen o Pusatım. Kumsal da gözü varmış. Senden korkuyomuş sadece sen gidinece bu açıldı Kumsala sonra işte Kumdalla da arkadaş olmuştu ya seninleyken Kumsal da kırmamak için kibarca reddetti. Tabi herkes Kumsalın ona açılanlara ne yaptığını biliyo .O da böyle olunca umut var sandı. Allahım resmen Kumsalın kölesi oldu. Kumsal ısrarla yapma diyo. Melih ısrarla bunun kahvesini alıyo. Zorla çantasını falan taşıyıp hediyeler alıyodu. Tabi bu mal her seferinde yapma diyo. Bana öyle taş gibi çocuk hizmet edicek götümden ayrılmayacak vallaha bi yapma dersem Allah çarpsınlar tabi o da Kumsal gidince kafayı yedi böyle. Ama hoca nereye taşındığını söylemedi mazallah gelir falan."
"Gelsin Puşt benim arkadaşım olup kardeşime asılmak. Ecdadını sikecem Melihin." Dedi Pusat
Lan kim benim olana göz koyabilir ki. O bebe buraya gelse Pusat dan önce ben sikerim ecdadını.Masal ortamı dağıtmak için konuştu ama daha da içine sıçtı.
"Ee Kumdal burda birileri var mı?"
"Yani İzmir burası kızım erkeği ayrı bi yakışıklı. Şu guruba baksana." Dedi
"Tabi bizden yakışıklısı olamaz zaten de diğerleri de idare eder."
Dedi Pusat. Siparişlerimizi içtikten sonra kaktık baya bi geç olmuştu.
"Kumsal bebeğim sıradaki hedef bar. Sizin eve gidip hazırlanıyoruz. Sonra götü başı dağıtıyoruz. Tamam mı bebeğim. Zaten sabah görüşemeyiz. Abi'm erkene almış bileti." Dedi masa. kumsal
"Ee o zaman ne duruyoruz beyler geçenki barda buluşalım da bar eğlence görsün götü başı dağıtıyoruz." Dedi ve Masalı da çekip arabaya geçti ben de bizimkilere veda edip arabaya geçtim. Eve geldiğimizde ben hemen siyah pantılon ve vücudumu saran siyah bi t- shor giyip kızları beklemeye başladım. Ilk inen Masal oldu. Pembe göbeğine kadar dar sonrasında bollaşan mini bir elbise giymişti. Biz konuşurken merdivenden gelen topuk sesiyle döndük. Kumsalın üzerine siyah götünde biten vücudunu tamamiyle sarmış sırtı ful açık mini bir elbise vardı. Dudaklarına sürdüğü bordo ruj dudaklarıma yapış diyordu resmen. Bu görüntü onu sohbet ettiğimiz yemek masasının üzerinde onu becerme isteği uyandırıyordu ki Masal olmasa bunu yapardım. Masal olduğu için kıyafeti değiştirtememiştim ve böylelikle kulübe geldik. Kızları iki yanıma alıp bellerine elimi koydum.
"Evet bayanlar biri sizi ayak üstü becermeden masaya gidelim. Gerçi ben yanınızdayken o Mert piçin dışında kimse yanınıza yaklaşanaz o da canına susamış sadece." Dedim. Masaya geldiğimizde guruptakiler ağzı açık kızlara bakıyordu. Oturduk ve herkese viski söyledik. Ben kumsalın bacak bacak üzerine atınca zaten götünde olan etiğinin daha yukarı çıkmasıyla gözlerimi bacaklarından alamazken Pusat
"Lan Kumsal indir o ayağını." Dedi
Ben de sertçe yutkunup viskimden hattı sayılır bir yudum aldım. Sohbet koyulaşırken kızlar yarış yapmak için şot istediler. Ikisi de beş şot attıktan sonra iyice sarhoş olmuşlardı ve kendilerini piste attılar. Ellerini vücutlarında gezdirerek insanı tahrik edicek şekilde dans ediyorlardı. Biz de dahil bardaki tüm erkekler resmen nefesini tutmuş ikiliyi izliyordu. Sonra Masal Kumsalın kulağına bişey söyledi ve gülerek pistten indiler. Kumsal elimdeki viskiyi alıp. Kafasına dikti. Sonra masaya koyup kucağıma oturdu. Ben şaşkınlıkla ona bakarken Masalın da Burağın kucağında olduğunu gördüm. Pusata döndüğümde bize bakıyodu.
"Poyraz indir onu."
"Ya inmicem ya Pusat ya."
"Peki inme güzelim. En azından Poyrazın kucağındasın." Dedi ve böylelikle izin vermiş oldu. Tabi kendi kucağındaki hatunla ilgilenmeye başladı. Kumsal boynuma bi öpücük kondurdu. Ama hala Pusat göz ucuyla bize bakıyordu ve tabi Burak dışında madadaki herkes. Herkes derken Emre de bizimle gelmişti. Köprücük kemiğimde kumsalın dilini hissettiğimde ona döndüm.
"N- napıyosun" dedim zorlukla
"Şşş sahip seni mutlu ediyorum." Dedi dudaklarını boynuma sürterken. Ah tanrım beni çok tahrik ediyordu. Etraftaki herkesi siktir ettim ve ona döndüm. Zaten kucağıma Ata biner gibi binmişti ve kısacık elbise iyice açılmıştı. Hadda içindeki dantelli kırmızı tangası bile gözüküyordu. Neden bu kadar baştan çıkarıcı iç çamaşırları giyiyordu ki? Iyiden iyiye boynumu emmeye başlamıştı ve kızları altından kıvrandıran Poyraz Vuran şu anda bi kızın altında kıvranıyordu. Boynumu emerken yavaş yavaş sallanmaya başlamıştı. Kumsal çok inatçı bir kızdı ama ben de onun zayıf noktasını biliyordum. Altımdayken dediğim herşeyi yapıyordu ve birdahaki severe bunu sonuna kadar kullanacaktım. Kumsalın hızlanmasıyla azımdan istemsiz kısa bir inilti kaçmıştı. Kumsal çok hafif yavaşlamıştı. Inemeye yakın boğuk bi sesle
"Sakın durma!" Dedim
"Ahh durmayı düşünmüyorum zaten sahip. Eğleniyormusu."dedi
"Evet ahh daha hızlı devam et. Daha sert olsana!" Dedim sinirli bi sesle. Çok büyük bir zevk alıyordum ve bu daha fazlasını istememe neden oluyordu.
"Pardon sahip." Deyip daha çok bastırdı kendini. Kölem gibi davranıyordu ve bu çok hoşuma gidiyordu. Zaten bunun bir daha olmayacağını bildiğim için sonuna kadar kullanmak istiyordum. Daha sert ve hızlı haraket etmeye başladığında aldığım zevek tarif edilemezdi.
"Boynumu öp!" Dedim emir verir bir ses tonuyla gülümsedi ve boynuma yöneldi. Öpmeye başlamadan önce dudağını kulağıma yaklaştırdı ve sürterek
"Emredersin sahip." Deyi fısıldadı
Köprücük kemiğimden başlayarak küçük öpücüklerle boynuma çıktı. Ordan yanığıma çeneme ve dudaklarıma yükseldi. Bordoya boyalı nefes kesen dudaklarını dudaklarımala buluşturdu. Çikolata tadı azıma geldiğinde çekilmesine izin vermeden parçalarcasına emdim ve tekrar hakimiyeti ona bıraktım. Dudaklarımı yalamaya başladı.
"Aynı nane gibi ama Sigarayla harmanlanmış." Dedi be devam etti.
"Aynı kokun gibi Poyraz."
Adımı ağzından duymak paha biçilemrzdi. Ama onun ağzından duymak istediğim başka bişey vardı. Aykken kabullense bile söylemeyeceği.
"Senin sahibin kim Kusal. Sen kime aitsin."
Kafasını boynumdan kaldırı ve gözlerime bakarak
"Benim sahibim sensin Poyrz Vuran." Dedi bu söylediği içimde bişeyleri canlandırmıştı. Hayatımda bahşettiğim en gerçek gülümsemeyle dudağım kıvrıldı ve bu arada Kumsal kendini bana daha çok bastırıp devam etti.
"Ben sana aitim."
Öylece gözlerine bakıyodum. Sanki sonsuza kadar bakabilecekmişim gibi. Ama bu fırsatı bir daha ele geçiremeceğimden sesimi sinirli gibi çıkararak.
"Neden durdun! Devam etsene em beni. Daha hızlı sürtün." Dedim
Bir anda telaş kapıldı ve hemen kendini bana bastırdı. Hafif kekeleyerek.
"Ö-özür dilerim sahip." Dedi
Daha sonra buna gülmeyi aklımın bir köşesine yazıp ciddileştim.
"Bir daha olmasın. Şimdi senin ağzından adımı duymak istiyorum. Hadi benim için inle. Adımla inle.
Dedim ve kadınlığını avuçladım.
O da boğuk bir sesle
"Poyraz." Dedi
"Evet ah beni mutlu et. Tatmin olcağım şeyler söyle." Dedim. Artık erkekliğim pantılonuma sığmıyoru. Kadınlığına çok fena baskı uyguluyordum. Daha konuşmaya başlamadığını fark edince
"Hemen!" Dedim
"Sen benim sahibimsin. Tanrım beni deli edebilen tek erkeksin. Altında kıvranmak istiyorum. Ahh evet beni beceremeni istiyorum." Diye sayılamaya başladı. Söylediklerine karşı dudağımın sağ tarafı kıvrıldı. Emre'nin bizi izlediğini anlayınca Kumsalı kucağımdan indirip kolunu tuttum. Yüzü asılmıştı. Arabaya geldiğimizde onu arabayla arama aldım ve dudağına bir öpücük bıraktım. Salak kız
"Evde devam edicez." Değince güldü ve arabadaki yerini aldı. Bu olayla onun hakkındakileri de öğrenebileceğim aklıma gelince ona döndüm.
"Neden Ateş." Diye sordum
"..." Anlaşılan anlatmayacaktı ben de en büyük kozu oynadım.
"Beni mutlu etmek için herşeyi yaparsın değil mi?"
"Evet sahip." Dedi dudağım sinsice yukarı kıvrıldı.
"Anlat dinliyorum. Yoksa beni mutlu etmene izin vermem."
Bana yaklaştı ve boynuma bi öpücük kondurdu.
"Sahibimi mutlu etmek istiyorum."
Dedi. Ah bi eve gidelim sen beni nasıl mutlu etçen de önce cevaplar
"Anlat o zaman!" Diye emir verdim.
"Ateş çünkü bir gün Abi'm arkadaşında kalmaya gitti ve O gün bizim evde çok büyük bi yangın çıktı. Çıkartıldı. Her neyse o yangında ikisi de öldü ama ben ateşlerin içerisinden bir yanık izi olmadan bile çıktım. O zamandan beri bana Ateş der Ankara'daki arkadaşlarım." Sora durdu ve kıkırdadı.
"Tabi bir de beş senelik dövüş eğitimim aynı zamanda araba ve motor tutkum yüzünden de." Dedi
Büyük ihtimalle bunu ayıkken anlatmazdı. Eve geldiğimizde yeter bu kadar soru biraz eğlenelim dedim içimden ve eve girdim. Salonun ışıklarının hepsini açıp üzerindeki ceketi çıkardıktan sonra koltuğa yayıldım. Hoperlör setine bağlı tabletten ' Like a Cahampiyon şarkısın son ses açtım.
"Soyun" dedim. Ayakkabılarını çıkarırken gülerek
"Hayır dans ederek ." Dedim güldü. Kalçalarını sallayarak yanıma gelip.
"Fermuarı açarmısın sahip." Dedi
Fermuarı açınca kalktı ve ellerini vücudunda gezdirerek elbiseyi çıkarmaya başladı. Çok sexi gözüküyordu. Yavaşça kırmızı südyenin kopçalarını açıp göğüslerini serbest bıraktı. Sıra tangasına geldiğinde iki yanından tutarak kendisi de onunla birlikte kıvırtarak aşağı çöktü ve kalktığında tamamen çırılçıplak tı. Kıvırtarak dans etmeye devam ederken kalçalarını izliyordum ve yeterince tahrik olmuştum.
"Kucak dansı istiyorum." Dedim
Kumsal yavaşça yanıma geldi ve önümde eğildi. Ben ne yapıyor diye bakarken o pantolonumu sıyırıp attı. Gülümseyerek ufaklığıma baktı
"İşte şimdi daha rahat çalışabilirim." Dei ve kucağıma atladı. Ona baktım anlamamıştım.
"Çalışmak?"
"Benim işim seni mutlu etmek sahip." Dedi keyifle güldüm ve Kumsal üzerimde haraket etmeye başladı. Ellerimi çıplak kalçarına koydum ve kendini bana daha çok bastırmasına yardımcı oldum. Sonra kalçalarını avuçlayıp sıktım.
"Poyraz." Diye inledi
Ikimizinde çok yorulduğuna karar verip Kumsalı da kucaklayıp yukarı çıktım. Gelmeden önce aldığım kıyafetleri kirli sepetine attım. Kumdal çoktan giyinmişti. Yatağa yatıp ona sarıldım. Uyku bastırırken küçüğümün mırıltısını duydum.
"Sev beni olur mu? Bırakıp gitme."
Oldu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sert Sahip
Roman pour Adolescents-Kesit- -burda ne yapıyosun küçük -şey okula yeni geldim de -tamam çekil önümden -ahh sen kendini sert mi sanıyosun --sanmıyorum Öyleyim şimdi çekil - sen sertsen bende sertim -sınırlarını zorlama küçük benim okulum benim kurallarım ben ne dersem o